Mimarlar Odası, Demiryolu’nun yer altına alınmasının ardından üzerindeki alana yapılan düzenleme ile ilgili bir açıklama yapıyor.
Yani…
Bizim Hatboyu olarak bildiğimiz alan ile ilgili düzenleme konusunda şunları söylüyor:
- “Kentin tam merkezinde yer alan ve müthiş bir yapılaşmanın ortasında bu tür bir kamusal alan edilmesinin Eskişehir için çok büyük bir fırsat olduğunu görmekteyiz.
Kendi iç dinamikleriyle yaşayan, gerçekten nefes alınabilecek bir yeşil alan tasarlanması gerekliliğine inanıyoruz. Projeyle ilgili yetkililerin tasarımın tartışılacağı ve tüm kesimler tarafından tespit edilen hataların ya da önerilerin dinleneceği bir ortam yaratmasını dileriz”
Yapılan açıklamada öne sürülen görüşlerin altına imzamızı atarız.
Ancak…
Yapılan açıklamada bize göre en büyük sıkıntı, düzenleme adı altında başlatılan projenin neredeyse yarısına gelindiğinde söz konusu bu açıklamanın yapılıyor olması…
Yani…
Projeye başlanılmış, betonlar dökülmüş, vatandaş Hatboyu’nda gördüğü manzara karşısında isyan etmiş, kısaca iş işten geçebildiği kadar geçmiş…
Mimarlar Odası çıkıp bu görüşlerini kamuoyuna açıklıyor.
üstelik söz konusu proje 2 yıl tartışılmasına rağmen…
üstelik söz konusu projede uygulamaya geçilmesine rağmen.
Ve üstelik söz konusu projenin neredeyse yarıdan fazlası tamamlanmasına rağmen…
HHH

Mimarlar Odası, Odunpazarı Belediyesi tarafından Hamamyolu’nda yapılacak proje ile ilgili bir açıklama yapıyor.
Yani…
Proje çerçevesinde yapılacak düzenleme çalışmalarına yönelik Oda’nın görüşlerini açıklayarak, şunları söylüyor:
-“ Şehrin ortasındaki ağacın sökülmesi şehre ihanettir. Mimari, estetik yönden bilimsel değeri yoktur, etik olarak yanlıştır. Ekonomik olarak da kime ne yarar sağlayacağı ortadadır. Kimilerince insani değerlerin yitirildiği ortadadır. Ağzı, dili olmayan hayvanları korumak da insanlık görevi olsa gerek. Sayın karar vericiler, geçici yöneticiler gelin kuşların evlerini yıkmayın. Ağaçların yerini değiştirmeyin. Şehri katletmeyin. Görevlileri insanlığa davet ediyor, yeni de olsa ilkel projenin durdurulmasını yurttaş kimliğimizle talep ediyoruz.”
Yapılan açıklamada öne sürülen görüşlerin altına imzamızı atarız.
Ancak…
Açıklamada bize göre en büyük sıkıntı, projenin tartışılma aşamasından yapım aşamasına geçildiği bir süreçte yapılması…
Yani…
Projeye başlanılmış, kazılan yerler kazılmış, sökülen ağaçlar sökülmüş, vatandaşın bir bölümü  Hamamyolu’nda  gördüğü manzara karşısında isyan etmiş, kısaca iş işten geçebildiği kadar geçmiş…
Mimarlar Odası çıkıp bu görüşlerini kamuoyuna açıklıyor.
üstelik söz konusu proje 2 yıldır tartışılıyor olmasına rağmen…
üstelik söz konusu projede uygulamaya geçilmesine rağmen…
üstelik Belediye’nin uygulayacağı proje ile ilgili Mimarlar Odası’nda bizzat bilgilendirme toplantısı yapmasına rağmen.
Ve üstelik Belediye’nin bu projeye yönelik mimarlardan görüş istemesine rağmen…
HHH

Sonuç olarak…
Eskişehir’de son yıllarda 2 önemli proje başlatıldı.
Mimarlar Odası her iki proje öncesini de pas geçti.
Her iki proje ile ilgili görüşünü de ne yazıktır ki söz konusu projeler başladıktan sonra yaptı.
Projelerin tartışıldığı sürece Fransız kalıp, uygulamalar başladıktan sonra dile getirdiği görüşleri ile etkisiz kaldı.
Kısacası…
İlk yapacağı işi son yapıyor Mimarlar Odası…
Nikah kıyıldıktan sonra ortaya çıkıp “durun” diyen sevgili misali…

.....

Ruhsar Demirel ortaya çıktı…

Ruhsar Demirel 7 Haziran 2014 seçimlerine kadar MHP’nin Eskişehir milletvekiliydi.
Bu seçimlerde MHP Eskişehir’den vekil çıkartamayınca milletvekilliği görevi de sona erdi.
5 ay sonrasında yapılan 1 Kasım seçimlerinde de liste başı olan Demirel, MHP’nin Eskişehir’den yine vekil çıkartamaması üzerine Milletvekili olamadı.
O tarihten bu yana MHP Genel Başkan yardımcılığı görevini sürdüren Ruhsar Demirel’den pek haber alamıyorduk.
önceki gün İsmail Küçükkaya tarafından Fox TV de yayınlanan “çalar Saat” programına katılmış Ruhsar Demirel.
MHP’nin anayasa teklifi ve başkanlık sistemine niçin “Evet” dediğini anlatmış.
Devlet Bahçeli’nin koltuk uğruna asla herhangi bir girişim içinde olmayacağını söyleyip “ülke bir doğumun eşiğinde. Biz çocuktan çok annenin kurtulması için uğraş veriyoruz” diye ilginç de bir benzetmede bulunmuş.
Yukarıda da söyledik ya “Ruhsar Demirel’den epeydir haber alamıyorduk” diye…
önceki gün çıktı ortaya…
Hem de MHP’nin anayasa değişiklik teklifi ve başkanlık sistemine niçin “Evet” diyeceklerini açıklayarak…

.....

Başarısız ekonomik yönetimine yenik düşülürse…

1974 yılında kaporta tamirat atölyesi kuruluyor.
Ardından bu atölyede Türkiye’nin ilk Traktör kabini üretiliyor.
Ardından ilk toprak işleme makinesi yapılıyor.
Ardından Türkiye’den ilk traktör kabini ihracatı yapılıyor.
Atölye tüm bu işleri yaparken 50 Bin metrekareyi aşan fabrikalar haline dönüşüyor.
Ardından Türkiye’nin ilk 4x4 arazi aracının üretimi gerçekleştiriliyor.
Bin kişiye istihdam sağlanıyor.
5 bin ailenin geçim kapısı oluyor.
Sonra, tıpkı diğer sanayi kuruluşları gibi, ülkedeki başarısız ekonomik yönetimin yarattığı sıkıntı yansımaya başlıyor.
Alınmak durumunda kalınan yüksek faizli krediler ve çeşitli anlaşmalar sonunda bir ortağı zorunlu hale getiriyor.
Hisarlar firmasından bahsediyoruz.
Hindistanlı bir firmanın, hisselerinin büyük bir çoğunluğunu alarak ortak olduğu firmadan…
Sonuç olarak…
Eskişehir’in gözbebeği firmalarından biri olan Hisarlar’ın artık büyük ortağı Hindistanlı bir firma.
Ve işin acı tarafı…
Bu işin bu hale gelmesinin en büyük sorumlusu, bu firmanın sahipleri ve onların uyguladığı yönetim sistemi falan değil.
Bu işin bu hale gelmesinde en büyük sorumluluk galiba, ülkenin başarısız ekonomik yönetimine yenik düşülmesi…