Eskişehir, denizi ve sahili olmayan bir kent…

Bir Antalya değil örneğin.

Eskişehir, Ticareti vasat olan bir kent…

Bir İstanbul ya da İzmir değil.

Eskişehir öyle ahım şahım sanayisi olan bir kent de değil.

Yani…

Bir İzmit, bir Bursa da değil.

Eskişehir, yoğun bürokrasinin olduğu bir kent hüviyeti de taşımıyor.

örneğin Ankara gibi…

Eskişehir’de Tarım’ın da belirleyici bir tarafı yok.

Yani…

Bir Adana, bir Gaziantep maalesef değil.

İşin diğer bir tarafı…

Eskişehir’de kara para diye adlandırılan bir para da yok.

Bu şehir öğrencilerin, emeklilerin, orta gelire sahip insanların yaşadığı bir şehir…

Ama gelin görün ki…

Eskişehir’deki konut fiyatları, sahili, sanayisi, ticareti, tarımı olan, hatta kara paranın kol gezdiği yukarıda saydığımız çoğu şehirden daha pahalı.

Vişnelik, Sümer taraflarında neredeyse 1 milyon liraya yaklaşan daireler var.

çıkıp bakıyorsunuz balkonundan, Gültepe manzarasına sahip.

Batıkent’te 1,5 milyona yaklaşan daireler satılıyor.

Balkonundan baktığınızda Ankara karayolu manzarası çıkıyor karşınıza.

Bu nasıl olabiliyor?

Nasıl oluyor da Eskişehir’deki konut fiyatları, başka şehirlerde deniz manzaralı dairelerden daha yüksek fiyata yükselebiliyor?

Hemen herkes bunun suçunu daha fazla kazanmak isteyen müteahhitlere yüklüyor ama işin gerçeği hiç de öyle göründüğü gibi değil.

Daire fiyatlarının bu denli yüksek olmasının tek nedeni, arsa fiyatlarının çok yüksek olması…

Arsa neredeyse tükenme noktasına geldiği için var olan arsalar değerinden kat be kat yükseğe müteahhitlere veriliyor.

Müteahhit de kar edebilmek için imal ettiği dairenin fiyatını yükseltiyor.

Bu durumda suçlu arsa sahibi mi?

Elbette değil.

çünkü belediyeler yeni konut alanlarını imara açmadığı için var olan arsalar alternatifsiz kalıyor ve arsa sahipleri de bu durumu haklı olarak değerlendirip, arsasına olabildiğince fazla fiyat çekiyor.

Anlayacağınız…

Eğer Eskişehir’de daire fiyatları çok yüksekse, bunun tek suçlusu sanki yeni imar alanları açmayan belediyeler gibi görünüyor…

.....

11 Tatar özelliği…

Bir internet sitesinde gördük aşağıdaki yazıyı.

İlginç geldi ve sizlerle de paylaşmak istedik.

çoğunluğu Eskişehir’de yaşayan tatarların 11 özelliği sıralanmış.

İşte internet sitesinin yaptığı ve kökenleri Orta Asya'ya dayanan farklı coğrafyalara yayılmış Tatarlar'ın onlara has harika özellikleri....

1. Hepsi nedense Eskişehirli zannedilir. Ama Kırım, Nogay ve Kazan gibi birçok farklı bölgeden göçmüş Tatar grupları var.

2. Dünyanın en güzel yemekleri onlardadır. örneğin Göbete... Tadından yenmez bu yemekleri bi Tatar'ın elinden yemeden 'ben yemekten anlarım' demeyin.

3. At sütünden içki yapmayı deneyecek kadar emekçi bi toplumdur. Kımız bugün sık tüketilmese de Tatarlar'ın dünyaya bıraktığı mirastır.

4. Bugün modern versiyonları teknoloji sitelerinde rağbet gören Tatar Yayı, Tatarlar'ın teknik anlamda ne kadar yaratıcı olduklarını gösteriyor.

5. Tatar milleti oldukça zekidir. Birçok tarihçi ve yazar Tatar milletinden çıkmıştır ki biz bir tanesi çok severiz: İlber Ortaylı

6. Tatar erkekleri diğer erkeklere göre daha az sakallı ama daha çok yakışıklıdır. Mesela İlhan Mansız 

.....

Kimse bu dünyada adaletten bahsetmesin…

Dünyanın en zengin 8 insanın servetlerini topladığınızda 426 Milyar gibi bir para çıkıyor ortaya.

Dünyanın en yoksul 3 Milyar 600 Bin kişinin servetlerini alt alta topladığınızda ise ortaya 409 Milyar gibi bir para miktarı çıkıyor.

Yani…

Dünyanın en zengin 8 kişinin sahip olduğu varlık, dünyanın en yoksul 3 Milyar 600 bin insanın bir araya getireceği varlık miktarından daha fazla.

Başka bir ifadeyle…

3 Milyar 600 Bin kişi, varlık olarak 8 kişi etmiyor.
Bu rakamları gördükten sonra...

Yani…
3,6 milyar insanın parasal ve gelir anlamında 8 kişi bile etmediğini gördükten sonra...
Bu Dünya'da adaletin olduğunu kim söyleyebilir ki?