1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Büyük sorunları fark edemeyen, küçük soranlarla oyalanır...

 


 


Gerçek, Büyük ve Derin sorunları fark edemeyen toplumlar, bilinç, idrak ve nitelik katliamına maruz kaldıkları için, küçük sorunlarla oyalanırlar.


Yüzeysel-küçük-güncel sorunlar içerisinde bir o yana, bir bu yana sürüklenen toplumlar, nostaljik kültürle, folklorik bir kültürle malül bulundukları için, gerçek zamanları, gerçek dünyayı, gerçek tarihi etkileyebilecek, çözümleyebilecek, yansıtabilecek bir kültür de üretemezler.
Bu ne demek biliyor musunuz?


Bilim bir yandan Mars’a odaklanmış, diğer yandan yapay zekâ’ya…


Mars’a odaklanılmış, çünkü Dünya gelecekte üzerinde yaşayacaklara yetmeyecek.


İnsanoğlu’nun neslini sürdürmesi için yeni yerleşim yerlerine ihtiyaç var.


Mars bu konuda en ideal gezegen olarak tespit edilmiş.


Hepsinden önemlisi.


Bilim bir tıkanma süreci yaşıyor. Mars’a koloni kurma fikri, bilimin sıçraması, yeni keşifler yaratılması açısından önemli bir hedef.


Ay’a seyahat öncesinde, bu hedefi gerçekleştirmek için birçok keşif yapıldığı hesap edildiğinde, mars’a yerleşme hedefinin de ortaya pek çok yeni keşifler doğuracağı söyleniyor.


Bilim yapay zekaya odaklanmış çünkü bu son derece önemli bir konu.


Yakın bir gelecekte aralarında doktorlar, hakimler, mühendislerin de olduğu pek çok mesleği yapay zekaya sahip robotlar üstlenecek.


Tüm mesleklerde insan’dan kaynaklanan hatalar sıfırlanacak.


Robotlar kendi aralarında iletişim kuracak.
Belki duygu sahibi olacaklar, belki de insan neslini ortadan kaldırmaya karar verecekler.


Bu sözünü ettiğimiz iki konu aslında Dünya’nın gerçek, derin ve büyük sorunu…


Biz bunu hala idrak edemiyoruz…


Bilinç, idrak ve nitelik katliamına maruz bir haldeyiz.


Küçük sorunlarla geçiriyoruz zamanımızı.


Yüzeysel-küçük-güncel sorunlar içerisinde bir o yana, bir bu yana sürükleniyoruz toplum olarak.


Ve bu yüzden, gerçek zamanları, gerçek dünyayı, gerçek tarihi etkileyebilecek, çözümleyebilecek, yansıtabilecek bir kültürü de ne yazık ki üretemiyoruz.


çünkü…


Biz şu sıralar bu ülkede, müftülerin nikah kıyıp kıymamasını tartışıyoruz.


Buna bir karar verelim! Mars’ı da, Yapay Zekayı da evelallah hallederiz!


çünkü onlar basit iş!


Zor olan, nikahı kimin kıyacağında!


.....


 


Siyasette değişen bir şey yok ki…


 


-“Ben bir dahaki seçime hazırlanacağım” diyorsanız…
-“Hedefi 2019’a göre yaptım. çünkü 2019 da hem milletvekili hem de mahalli seçimler birlikte yapılacak ve daha çok şans mümkün olacak” diye düşünüyorsanız…
-“Bu seçim benim için hiçbir anlam taşımıyor. Zaten yaşım da müsait, fakat 2019’da yapılacak seçimlerde ben de olacağım” şeklinde plan yapıyorsanız…
Size bazı nasihatlerde bulunmak isteriz…
-İster kale alın bu yazacaklarımızı, isterseniz “Bu ne ukalalık!” diye düşünün.
-İster uygulayın bu nasihatleri, isterse sırf okuyup geçin.
Fakat…
-“belki yararı olur” düşüncesiyle, kulağınızın bir köşesinde kalması açısından yine de kestirip atmayın söyleyeceklerimizi.
Şimdi…
Eğer 2019 yılında yapılacak olan seçimlerde Milletvekili ya da Belediye Başkanı olmak istiyorsanız ve bu günden kolları sıvayacaksanız, öncelikle:
-Aday olacağınız partiye seçimin yapılacağı güne kadar  gidip gelmenize gerek yok. Sakın böyle boş yere vaktinizi alacak bir işe kalkışmayın…
-Parti binasının yerini bilmenize, parti yöneticilerinin kim olduklarını tanımanıza da hiç mi hiç gerek yok…
-Aday olacağınız partiye üye olmanıza falan da gerek yok. çünkü: 12 nci madde diye bir şey var, siz aday olmayı istediğiniz an partiye üye olabiliyorsunuz.
-Eskişehir’de siyaset falan yapmaya da kalkmayın. çünkü, hem zamanınız gider, hem de paranız.
-Bu günden itibaren, 2019’da sözü geçecek en kıymetli insanının kim olacağını tahmin edip, biran önce o insanın en yakınına sokulun. Bu artık geleceğin Başbakanı mı oldur?, geleceğin parti Genel başkanı mı?, yoksa, geleceğin Bakanlarından biri mi olur? Ya da geleceğin, genel başkan üzerinde etkisi olabilecek bir belediye Başkanı mı bilemeyiz. Bunu siz tahmin edeceksiniz.
-2019’da gelecek gördüğünüz insanlara şimdiden hizmet etmeye başlayın. Muhasebeciyseniz, defterlerini tutun, Avukatsanız davalarını üstlenin, uzman olduğunuz konularda danışmanlığını yapın. Bu meziyetlerin hiçbiri yoksa sizde, her gün iki simit alıp kapısına gidin ve “söyle çayları” deyin.
-Eğer Eskişehir’de yaşıyorsanız, biran önce evinizi ve işinizi bu şehirden taşıyın ki, 2019’dan  sonra bu şehre Milletvekili olmanız daha da kolaylaşsın. Zira, bu şehirden gidenler, bu şehre yıllar sonra daha kolay vekil olabiliyorlar.
-2019 seçimlerine kadar geçecek süre boyunca öyle kendinizi partililere tanıtmak için falan uğraşmayın. Zira, partililerin tanımadığı ismin aday yapılma ihtimali daha yüksek.
Kısacası…
Bugünden hesap yapıyorsanız, kesinlikle kendinizi parçalamayın.
İnceden inceye dediklerimizi uygulamaya çalışın.
Şansınız daha yüksek olacaktır buna emin olun.
Ama yine de siz bilirsiniz tabii.
Yok “Ben Eskişehir’de siyaset yapacağım, parti binasından çıkmayacağım, tüm partililerle birlikte hareket edeceğim, hedefe de partililerimle birlikte ulaşacağım” demekte ve bunları yapmakta ısrar ediyorsanız, o tabii ki sizin bileceğiniz iş…
Fakat bu ısrarınıza rağmen aday yapılmayınca da kalkıp “Nerede hak-hukuk? Nerede adalet?” falan diye, boş yere bağırıp çağırmayın…
Bizden söylemesi…


Bunun benzeri yazıları birkaç seçim öncesi yazdık.


Bu gün de aynı yazının geçerliliğini koruyor olması, siyasette yıllardır hiçbir şeyin değişmediğini sizce de göstermiyor mu?


.....


İlginç kıyaslama…


 


Porsuk kenarına konulan “çekirdek çitleyen Eşek” heykeli, konulmasının üzerinden günler geçmesine rağmen konuşuluyor.


Hem de ülke genelinde.


Dün internet üzerinde şöyle bir araştırdık, haber yapmayan gazete, TV ve internet haber sitesi neredeyse kalmamış “çekirdek çitleyen Eşek” heykelini.


Bir anda Türkiye’de en çok haber yapılan konu olmuş.


Antalya’da yaşayan ve sanat ile uğraşan bir dostumuz aradı söz konusu heykel ile ilgili.


-“Biliyor musun? Antalya’da bundan 3 yıl önce “Mizahi Heykel sempozyumu yapıldı. Yurt içi ve Yurt dışından bir sürü sanatçılar geldi. Sempozyum kapsamında hem bilimsel oturumlar yapıldı hem de sanatçıların mizahi heykel uygulamaları bizzat gerçekleştirildi. Sözünü ettiğim sempozyum tam bir ay sürmüştü” diye sordu telefonda.


-“Valla ne yalan söyleyeyim, öyle bir sempozyumun yapıldığını duymadım” deyince, “Hah! İşte ben de onu söyleyecektim sana! Duymaman gayet normal. Halbuki bu sempozyum bir ay boyunca sürdü ama kimsenin haberi olmadı. Eskişehir’e konulan mizahi heykel bir anda Türkiye’nin en çok konuşulan konusu oluverdi. Halbuki Antalya’daki “mizahi Heykel sempozyumu”nu düzenleyen de Büyükşehir belediyesiydi, Eskişehir’de porsuk kenarına konulan “çekirdek çitleyen Eşek heykeli de Büyükşehir belediyesi tarafından konulmuştu. Koskoca bir sempozyum, bir heykel kadar haber olamadı” Dedi.


İlginç bir kıyaslama gibi geldi bize…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi