4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

TERMİK SANTRAL İKNA TOPLANTISI!

                 
            Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri, Odunpazarı, Tepebaşı ve Alpu’daki tüm mahalle muhtarları ve ilçe kaymakamlarıyla toplantı yaparak, Beyazaltın Köyü’nde yapılması planlanan, termik santral ile ilgili ikna toplantısı yaptılar.
            Gelişmiş ülkeler, termik santralleri kapatırken, toplantıda, Termik Santralleri ülkemizin varoluşunu ilgilendiren, hatta bağımsızlığı ile ilgili, bir husus gibi, gösterilmesi, dikkat çekti.
           Eskişehir’e, yapılması planlanan ve büyük tepki de toplayan, termik santralin, artılarının anlatıldığı toplantıda, katılımcılara, termik santralin olumlu yönlerini anlatarak, zararlı olmadığı konusunda, açıklamalar yaptılar!
             Oysa Alpu’ ya,  kurulması düşünülen, termik santral, Eskişehir’ e, zarar verecektir. çünkü kurulacak olan termik santraller, hava, su ve toprak kirliliği yanında, canlılar üzerinde, etkiler yapacak, tarım alanlarını ve bitki örtüsünü geri dönüşü olmayan zararlar verecek, insan sağlığını, olumsuz yönde etkileyecek, çölleşmeyi hızlandıracaktır. Nitekim “NASA bilim adamlarının, yaptığı araştırmalara göre, Türkiye toprakları, bu şekilde kullanılmaya devam ederse, 2040’da, çöl olacak tespitini yaptılar.
              Yine Dünya Sağlık örgütü’nün (WHO), yaptığı ölçümlere göre, zehirli parçalıklı madde (PM 2.5) seviyesi, ülkemizde, halihazırda WHO’nun, “kabul edilebilir” olarak önerdiği rakamın, en az 3 katı seviyesinde. Termik santrallerle, bu oran daha da artacaktır.   
          öte yandan uzmanlara göre de, termik santralden, çernobil kazasının, yaklaşık 2,5 katı,  kadar radyoaktif madde yaydığından, bulunduğu bölgede, kanser vakları artıyor.
             Toplantı da, Alpu’ da gerçekleştirilecek termik santral”.Yeni teknoloji ile kurulacak hassas tesis” olarak tanıtıldı ama termik santrallerin, bir takım önlemlerle (Desülfürizasyon üniteleri, elektrostatik filtreler vb.) bu etkilerin tamamıyla, ortadan kaldırılabileceğine ilişkin iddialar, dünyanın, en gelişmiş ülkelerinde, bile kanıtlanamamıştır.   
            Enerji İşleri Genel Müdürü, Sayın Murat Zekeriya Aydın’ nın, birinci sınıf tarım arazileri seçilmiş deniyor. Devleti, düşman gösterme ve aklımızla alay etmenin yöntemi “ sözleri ilginç olduğu kadar düşündürücüdür de  çünkü termik santrallerle, son 13 yılda, 2,4 milyon hektar tarım arazisinin kaybedildiğine vurgu yapan, TEMA Vakfı Genel Müdürü,  Doç. Dr. Barış Karapınar, “Bu rakam, Türkiye’deki tarım topraklarının, yaklaşık %10’una tekabül ediyor. Son dönemde benimsenen kömür odaklı enerji politikaları nedeniyle, Türkiye tarımının, geleceği için, tablo karanlık görünüyor. “dedi
              Toplantıda, termik santral Eskişehir’de kurulacağı yerin, en az 5 kilometre çapında seracılık ve hayvancılık faaliyetlerinde kullanılmak üzere, maliyetine ısı satışı yapabilir vaatleri ise gerçekleri yansıtmamaktadır. çünkü Termik santralden çıkan gazlar, çevresindeki, tarım ürünleri, hayvanlar, su varlıkları ve ormanlar üzerinde, kalıcı tahribat bırakıyor. Hayvancılık, arıcılık ve balıkçılık yapmak zorlaşıyor,
             Toplantıda, “Yer altı sularımız kirlenecek eleştirisi var. Biz yer altı suyu kullanmıyoruz, nasıl kirlenecek? Yer altı suyuna, bir şey karıştırıyor muyuz?  “Sözleri de gerçekleri yansıtmıyor, çünkü uçucu küllerde bulunan, Fe, Zn, Cu, Pb vb. ağır metaller yağmur sularıyla, yıkanma gibi durumlarla, yer altı suyuna ve içme suyu kaynaklarına ulaşarak kirletmektedir..
             Ayrıca Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun, araştırmalarına göre, Termik santraller, sağlığa ve doğaya, zararlı radyoaktif atıklar üretmektedir. Termik santrallerin, bacalarından çıkan partiküller ve kazandan alınan külde radyoaktivite vardır. Rüzgâr ve yağış etkisi ile küller, çevreye yayılmakta veya toprak altına sızarak, yeraltı sularının kirlenmesine neden olmaktadır.
              Toplantı da, 400-600 metre yerin altında, imalathanelerin kurulması, işletme alanlarının oluşması söz konusu. Yeraltındaki kömürlerin, yılda 6 ile 6 buçuk milyon ton çıkarılıp 6 kilometre mesafede bulunan santral alanına taşındığı bir sistemden bahsediyoruz. Bu yer altı işletmesinde, minimum 2 bin kişi çalışacak..” dendi.
            Termik santrallerde çalışanların ve çevresinde ikametgâh eden insanların, hayatları, risk altındadır. Nitekim Kömür Termik Santrallerden, ABD’ de,  her yıl yaklaşık 24.000 erken ölüm, Avrupa Birliği: her yıl 18.200 erken ölüm, 8.500 yeni kronik bronşit olgusu, 28 milyonun üzerinde, alt solunum yolu hastalığı belirtisi gösteren olgu, 4 milyonun, üzerinde kayıp iş günü oluşmaktadır.
           ülkemiz, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, termik santrallerden vazgeçmelidir. Türkiye, henüz vakit varken de  gezegenimizin ve ülkemizin, değişen iklimini, kirlenen havasını, zehirlenen suyunu, insan sağlığını ve toprağını, korumamıza yardım edecek, hem enerji ihtiyacımızı karşılayacak,  iklimi kurtaracak, hem de daha ucuza mal olacak, yenilenebilir enerji kaynaklarını, harekete geçirmek zorundadır.
            Bu kaynaklar; güneş, rüzgâr, dalga enerjisi gibi, doğada, kendiliğinden var olan ve zamanla tükenmeyen kaynaklardır. Sürdürülebilirlik özelliği taşıdıkları için de tüm dünyada, tercih ediliyor.



 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi