Yunus Emre Devlet Hastanesi’ de, iki gençle yaptığımız sohbette, üniversiteyi bitirdikten sonra, yıllardır iş aradıklarını, ancak bulamadıklarını söyledikten sonra, yurt dışına giderek, iş arayacaklarını söylediler. 

            Yine 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk Bayramı dolayısıyla, mikrofon uzatılan öğrencilerden biri, hayalinin Almanya'nın Köln üniversitesi'nde, tıp okumak olduğunu söyledi. Ve ekledi, 'Ondan sonra da belki Alman vatandaşı olurum.'” Sözleri, aklıselim insanlarımızı üzdü.

             Nitekim AK Parti Milletvekili, Sayın Mustafa Yeneroğlu,”, Dünya'ya, ümitle bakan bir evladımız, hayallerini gerçekleştirmek için, Almanya'da okuyup, Almanya vatandaşı olmak istiyorsa, başta biz siyasiler silkelenip, derin derin düşünmek zorundayız.” dedi.

           üniversiteyi bitidikten sonra, başka ülkelerde iş arayan ve çalışan binlerce insamız vardır. Her geçen yılda,  sayıları artıyor Nitekim Türkiye İstatistik Kurumu’nun, yayımladığı ‘Uluslararası Göç İstatistikleri’ raporuna göre, 2017’de Türkiye’den, göç eden kişi sayısı, yüzde 42,5 artış göstererek, 253 bin 640 oldu.

          Yine Eskişehir Osmangazi üniversitesi, Teknoloji Araştırma Merkezi Müdürü, Sayın Prof. Dr. Muhammer Kaya,“Türkiye, en fazla beyin göçü veren 34 ülke içinde 24. sırada yer almakta olup, maalesef iyi eğitim gören, yüz kişiden 59’unu kaybetmektedir” demiştir

              öte yandan 2017’de 5 binden fazla milyoner, son 3 yılda ise 13 bin girişimci ve iş insanı, Türkiye’yi terk etmiştir. Yalnızca 20 OECD ülkesine göç etmiş yurttaşlarımız üzerinden, ülkemizin kaybı, 220 milyar dolar üzerinde olduğu söyleniyor..

            ülkemizdeki,  beyin göcünün, nedenleri arasında, düşük ücret politikası, vergi oranlarının, yüksek olması, gelecek endişesi, üniversite mezunlarının, iş bulamaması, mezun oldukları bölümlerin dışında, bir iş sahasında çalışmak zorunda kalması, beyin göçünün önemli etkenleri arasında yer alıyor.     

          Ayrıca Türkiye'deki yaşam standardının ve yaşam kalitesinin, gelişmiş ülkelerden düşük olması, Ar-Ge çalışmalarına, yeterli kaynağın ayrılmaması, bilim ve teknolojiye, değer verilmemesi, kayırmacılık, liyakatsizlik, fikir üretiminin, buluşun, para etmemesi ve desteklenmemesi de beyin göçünü tetikliyor. 

           Dünyada ise demokratik, hukuk kurallarının oturmadığı ülkelerde, ekonomik şartlar olumlu olsa da beyin göçü fazladır. Bilim araştırmaları için, teknolojik olanaklarının olmaması yanında, kişi hak ve hürriyetlerin, yeterince hayata geçirilememesi de beyin göçünün, nedenleri arasındadır.

              Dünyada,  ABD, İngiltere, Almanya ve Kanada, en fazla “beyin göçü” çeken ülkeler arasında bulunmaktadır. Her yıl, bu ülkelere, Hindistan, Türkiye, Pakistan  başta olmak üzere, bazı gelişmekte olan ülkelerden, binlerce yetişmiş uzman göç etmektedir.

             Elbette başka ülkelere, beyin göçünün artışının, neden/deneleri vardır.  Türkiye’den yurtdışına giden, “beyin göçü”nün, en önemli nedenleri arasında, yetenekli ve eğitimli insanların, özellikle de gençlerin,  kendi alanlarında, iş bulamaması, siyasi iktidarın kendi  ideoloji ve yandaşlarına, ayırdığı pozitif ayrımcılık ve kayırmacılık da sayılabilir.

            Ayrıca bilim insanlarının ve araştırmacıların, sosyo-ekonomik açıdan, yeterli düzeyde desteklenmemesi, siyasi baskılar ve AR-GE’ye, ayrılan kaynağın, yetersiz olması yanında, sanayi, tarım ve hizmet sektöründe, her geçen gün üretimile ilgili, yatırımların azalması yanında, eğitimde kalitenin düşmesi de beyin göçünün nedenleri arasındadır.

           Dünyamızda, beyin göçü olan ülkelerle, göç edilen ülkeler arasında, gelişmişlik ve imkânlar yönünden, büyük farklılıklar oluşmaktadır. Ayrıca beyin göçü,  göç edilen ülkeler için, büyük kayıp olurken, gelişmiş ülkelerin de en önemli zenginlik kaynağıdır. 
               Beyin göçünde, en büyük sorumluluk siyasi iktidarlarındır. Bugüne kadar gelmiş geçmiş, tüm siyasi iktidarlar, bilim adamlarına, değer vermediği gibi, çalışma şartlarını da zorlaştırdı. Yeterli olmayan ücret politikası, vergi oranlarını yüksek olması, gelecek endişesi ve sürekli siyasi ve ekonomik istikrarsızlık, beyin göçünü daha da hızlandırdı

             Yurtdışında, öğrenim sürdürenlerin,  %78’si, ülkeye kesin dönüş yapmak istememektedir. Türkiye, bugün iyi eğitim görmüş gençlerin sadece %41’nin elinde tutabilmektedir. 

            YöK’ün verilerine göre de 24 bini Almanya’da, 15 bini ABD’de olmak üzere 50 binden fazla Türk genci, yurtdışında eğitim görmektedir. Türkiye, yurtdışına, en çok öğrenci gönderen ülkeler arasında 11. sıradadır.

             Beyin göçünün, önlenmesi için, öncelikle yıllara gör, işgücü planlaması yapılmalıdır. Yetişmiş kadrolar arasında, din, dil, mezhep, ırk, cins, ulus ve etnik köken ayrımı yapılmaksızın; siyasi, akademik, demokratik, ekonomik ve yaşamın, her alanında eşitlik, özgürlük ve barış içinde, yaşayabilecekleri, demokratik bir ortam sağlanmalıdır. Her alanda istihdam olanakları da artırılmalıdır,

           ülkemizde, beyin göçü, önlenir mi zaman gösterecektir. Ancak ülkemizde, beyin göçü mutlaka önlenmelidir. çünkü beyin gücü,  milli servettir.. Beyin göçü ise uzun vadede ülkemiz, açısından  ise milli felakettir.