Delege seçimleri yaklaşınca CHP’deki hareketlilik arttı.

Yaşananlar ise, parti içi demokrasiden çok ötede.

öylesine şeyler duyuyoruz ki;

Partililer arasında ki çekişme artık “Bu kadar da olmaz” dedirten türde oluyor.

Bir cenazede bile CHP’li gruplar farklı farklı bölgelerde toplanıyorsa;

CHP’deki rekabetin siyasetle alakalı olmadığını söyleyebiliriz.

“Bu iş artık tamamen parti içi yarıştan çıkıp,

Kişiler arası mücadeleye dönmüştür” cümlesini kolaylıkla söyleyebiliriz…

“Kişiler arası mücadele” diyoruz…

çünkü;

Delege savaşları içinde yer alan bir kişiyi gören farklı gruptaki diğer CHP’li aynı yere oturmuyor.

Bir araya gelmekten bile imtina ediyor!

Gerekçesi “O muhalif grupla hareket ediyor” oluyor.

Parti toplantılarında ha keza…

Birbirine muhalif olanlar asla yan yana gelmiyor.

Tam anlamıyla CHP’liler birbirlerine “sıtmalı” muamelesi yapıyor.

Farklı gruptan olan herkes birbirinden kaçıyor.

Tüm bu olaylar delege seçimleri yapılıp, teşkilatların belli olduğu güne kadar sürüyor.

Sonrası kısa süreli bir barışa dönüşüyor.

Seçim sonuçlarına göre, birbirine tahammül edemeyen insanlar bir anda yan yana gelebiliyor.

Bir sonraki teşkilat seçimlerinin hazırlığı işte o gün başlıyor.

Yeni gruplaşmalar ortaya çıkıyor.

Bir önceki seçimde birbirine düşman olanlar, bu kez bir arada siyaset yapmaya başlıyor!

Aynen bu şekilde günler geçiriyor CHP…

Parti içindeki iktidardı ele geçirmek adına kıyasıya bir yarış yaşanıyor.

Fakat yukarıda da söylediğimiz gibi geçici bir iktidar savaşı bu.

Oysa;

CHP’lilerin gözden kaçırdıkları bir şey var.

O da şu;

“CHP zaten Eskişehir’de iktidar”

Buna rağmen parti yönetimleri için birbirlerinin yüzüne bakamayacak derecede düşman oluyorlar.

Kısacası;

CHP, bir bütün olarak iktidar olma psikolojisini bir türlü yakalayamıyor.

CHP için olması gereken nedense hep yarış, hep kavga, hep çekişme oluyor.

Ve bu psikolojinin atlatılması da tüm partililerin “iktidar olma gerçeğini” kabul etmesiyle aşılacak.

Fakat;

CHP’de bu yönde bir gelişme yok!

Her üç belediye ile de, her üç belediyenin gücüne de sahip olsalar da,

İktidar anlayışını kavrayamadıkları için bu gücü kullanamıyorlar.

Dahası;

Bu tavrı sonlandırmak, birlikte hareket etme kültürünü geliştirmek adına da tek bir adım dahi atamıyorlar.

Ve bu böyle sürüp gittikçe de;

Her seçimde CHP’nin adayları paraşütle inerek önemli makamlara yerleşebiliyorlar.

Kalan CHP’lilere yine delege seçimlerinde birbirlerine düşman olmak kalıyor…