HEM GÜNAH, HEM DE GÜNAH İŞLEME RİSKİ, İSM-İSMİ


İki hafta önceki köşe yazımda, Kur’an’da “Haram” konusuna değinmiş, belirleyebildiğim haramların neler olduğunu açıklamış ve bunların birer yasak olmaları nedeniyle de uymamanın “Büyük Günah” olarak azap cezalı olacağını belirtmiştim. Geçen hafta ise yine Kur’an’da biz insanlardan yapmamız gerekenler bulunduğunu, yapmamızın tavsiye edildiğini ve bunları yapmamanın, azap cezasız, ancak olumsuz puan şeklinde ve “Günah” kapsamında değerlendirildiğini vurgulamıştım. Bu köşe yazımda da yine bazen doğrudan kişinin hem kendisine ve hem de başkasına, diğer bir ifade ile iki yönlü zarar verici özelliği nedeniyle veya günaha yol açma riski taşımasıyla günah kapsamında değerlendirilen bazı davranışlar “İsm veya İsmi” kelimesi ile Kur’an’da ifade edilmiştir. 
A’raf-33 ncü ayette kişinin hem kendine, hem de başkasın veya başkalarına zarar verme potansiyeli olan durum, haramlardan sayılmış, dolayısıyla da bunu yapma büyük günaha neden olacak diye ikaz yapılmıştır (A'raf-33. Ey Peygamber! Söyle onlara: "Benim Rabbim sizlere şunları haram /yasak etmiştir: Açık veya gizli yapılan olumsuzlukları /çirkin davranışları, hak gaspı ile kazanımı ve kendine ve /veya başkasına zarar verecek, günaha yol açacak büyük olumsuzlukları /kötülükleri (vel isme), kibirlenip şımarmayı ve Allah'ın hiçbir ilahi yetki ve güç vermediği şeylere Allah’tan öncelik vererek Allah’a şirk koşmanızı ve hiçbir bilginizin olmadığı Allah hakkında konuşmanızı”). En’am-120 nci ayette ise, ism’in doğrudan günah olduğuna değinilmiştir (En’am- 120. Ey insanlar! Dikkat edin ve günahların /ismlerin açığını da, gizlisini de bırakın. çünkü günah /ism kazananlar, işlediklerinin karşılığını mutlaka alacaklardır).
Necm-32 nci ayette ism /isim, çok yönlü zarar verici olarak tanımlanmış ve bunlardan kaçınılması gerektiğine dikkat çekilmiştir (Necm-32. Güzel davrananlar ise, ufak tefek kusurlar dışında, büyük zararlar vermekten /günah riski taşıyan olumsuzluklardan /ismlerden ve çirkin davranışlardan, aşırılıklardan kaçınırlar. Rabbinin affetmesi /mağfireti geniştir ve onların bu günahlarını da bağışlar….).
Bakara-85 nci ayette, esir düşenlere karşılık fidye alınması, karşı tarafa zarar verici bir davranış olması nedeniyle ism olarak tanımlanmış ve böyle bir davranışın büyük günahlar içinde sayılıp, cezasının azap olacağına da değinilmiştir (Bakara-85. Halâ birbirinizi öldürüyor, ayrılığa düştüklerinizi yurtlarından çıkarıyor, onlara zulüm etmede birleşiyorsunuz. Onları yurtlarından çıkarmanız zaten yasaklanmışken, bu yetmiyormuş gibi, size esir düştüklerinde düşmanlarıymış gibi bir de onlardan serbest kalmalarına karşılık fidye olarak onlara maddi zarar /ism de vermek istiyorsunuz. Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz?).
Bakara-173 ve Maide-3 ncü ayetlerde “ism” kelimesi, zorda kalınınca yenmesi haram olarak sayılanlardan yenmesinin günah olmayacağını belirtmek üzere kullanılmış, dolayısıyla zarar verici veya zarar görücü olmayacağı açıklanmıştır (Bakara-173. Allah, size sadece leş, kan, domuz eti ve Kendisinden başkasının adına kesileni yasaklamış /haram kılmıştır. Her kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, bilerek ve ısrar ederek istismar etmez ve aşırıya kaçmamak koşuluyla, yemesinde bir sakınca /ism /olumsuzluk /günah işleme riski /zarar riski yoktur. Allah bağışlayan /Gafur ve sevgisi ile merhameti oldukça bol olandır /Rahim’dir. Maide-3. …….Şu da var ki, kim açlıktan dolayı zorda kalır da, sırf sağlık nedeniyle ve günah işleme kasdı olmaksızın haram edilenlerden yerse, kendilerine bir zarar /sakınca /olumsuzluk /günah olmaz. çünkü Allah bağışlayandır ve sevgisi ile merhameti bol olandır). Benzer şekilde Bakara-219 ncu ayette büyük bir ism şeklinde bilinci bulandırıcı ve sarhoş edici madde almak, dolayısıyla da alkolik oluş ile eğlence amacı dışındaki paralı kumar oynama, kişinin hem kendine, hem de yakınındakilere zarar verebileceği riski olması nedeniyle haram olarak belirtilmekte iseler de “Azında da fayda vardır” denerek, zarar oluşturmayacak az kullanıma olur verilmektedir (Bakara-219. Ey Peygamber! Yine insanlar, Sana aklı-bilinci-muhakemeyi bulandırıcılardan (alkol gibi bilinci bulandırıcı maddeden - Uyuşturucu hariç) ve kumardan da sorarlar. De ki; "O ikisinde insanlar için büyük ismler / zararlar /aşırı olumsuzluklar /büyük günah işleme riski, fakat az da olsa faydalar var! Ancak zararları /olumsuzlukları, faydalarından daha fazladır").
İsm için doğrudan günah olacağı yanında, bir günahı engelleme girişimin ise, o kişiye isme /günaha sebep olmayacağı konusuna Bakara-181 ve 182 nci ayetlerde değinilmiştir (Bakara-181. Kim kabul edilmiş bir vasiyeti öğrendikten sonra aynen uygulamaz ve değiştirirse, ism /zararı /sakıncası /günahı o vasiyeti değiştirene olur. Şüpheniz de olmasın ki Allah, her şeyi işiten ve her şeyi bilendir. 182. Fakat kim ki vasiyet edenin yanlışlık veya haksız bir paylaşım yapmış olduğunu görür ve ism /zarar olacak /günah işlenecek endişesi ile haksızlığı düzeltmek üzere araya da girer ve durumu düzeltirse ism /günah işlemiş olmaz. çünkü Allah, çok bağışlayandır /Gafur’dur ve  sevgisi ile merhameti bol olandır /Rahim’dir).
“İsm” kelimesinin doğrudan birer günah davranışına neden olacağı örneği olarak rüşvete Bakara-188’de, Hac uygulamasının ilk iki gününden sonrasını eksik yapmanın, takva sahibi oluş şartı ile günah olmayacağı örneğine Bakara-203’te, bir başkasına iftira etmenin günah olacağına Nur-11’de ve Allah’ın gücünü küçümseyerek kibire kapılınması örneğine Bakara-206’da açıkça vurgu yapılmıştır (Bakara-188. Mallarınızı /veya her türlü imkânınızı aranızda haksız yollarla /haksızca gasp ederek almayın. Başkasının malını /imkânını haksız yere almak /yemek amacıyla da, yetkililere rüşvet /zarar oluşturucu /günah olanı vermeyin. Bunu böyle bilin. Bakara-203. Hac'cın sayılı olan günlerinde Allah’ı içtenlikle anın. Takva sahibi olmak şartıyla kim ki bu günlerden ilk 2 gün olanını (Arafat ve Mina’da geçen) bitirip gitmek isterse, onun için bir sakınca /zarar /günah işleme riski olmaz. Veya Hac'cın sayılı günlerinden fazla kalanlar için de bir günah olmaz.  Allah'a karşı takva sahibi olun ve hesap için O'nun huzurunda toplanacağınızı bilin ve daima düşünüp öyle yaşayın. Nur-11. Dikkat edin, böylesi bir zina iftirasını, ancak içinizden kişiliği bozuk olanlar yapar. Sizi üzecek böyle bir iftira /zarar verici /günah işletici olayın sizin için kötü olduğunu sanmayın, aksine sizin için hayırlıdır ve size olumluluklar sağlarken, bunu yapanları ise şiddetli bir azap beklemektedir. Bakara-206. Bu kişiye "Allah'a karşı takva sahibi ol, Onun buyruklarını düşün" dendiğinde, cahilce bir kibir gösterip Allah’ın gücünü küçümser ve daha çok isme /zarara /günah işleme riskine yönelir.  Böylelerinin hakkından ancak Cehennem gelir. Orası ne kötü bir yerdir bir bilseniz!).
Haftaya Tevbe ve kabul şartlarına değineceğim. İnşallah!.
NOT-1: Ayrıntılı bilgiyi NöVAK Vakfının "SON DAVET KUR'AN (Kısa tefsirli tercümesi)", "İSLÂM'IN ŞARTI SADECE 5 DEĞİL" ve "OKU! KONULARINA GöRE KUR'AN AYETLERİ" kitaplarında  bulabilirsiniz.
NOT-2: 22 Şubat 2017 çarşamba günü saat 17.30-19.00 da özdilek Sanat Merkezinde Halka açık "KUR'AN SOHBETLERİ"ne inşallah devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gazi Özdemir Arşivi