Hz. MUHAMMED'İN VEDA HUTBESİ HAKKINDA-1

Hz. Muhammed, 632 yılında Hac'ca gitmeyi kararlaştırınca Medine’ye çok sayıda insan geldi. Medine’den Zilhicce 18 Cuma günü çıkıldığında onunla birlikte eşleri, Ehl-i Beyti diye tanımlanan kızı Fatma, kocası Ali ve bunların çocukları Hasan ile Hüseyin,  ayrıca Muhacirler, Ensar ve diğer Arap kabilelerinden büyük bir topluluk vardı. Hz. Muhammed bu Vedâ haccında, Kasvâ adlı devesi üzerinde, Arafat Vâdisi'nin ortasında, Mina'da, daha sonra Medine'ye dönüşte Gadir-i Hum denilen yerde 90-120 bin sayıda olduğu ileri sürülen bir kalabalığa parça parça konuşmalar yapmıştır. Değişik yer ve zamanda irade buyurulduğu için de hutbe, birçok kişi tarafından birbirinden farklı şekillerde rivâyet edilmiş; kişinin ya da grubun duyduğunu diğerleri işitmediğinden, hutbenin tamamının biraya toplanmasında bu farklı rivâyetlerden yararlanılmış ve daha sonraki yıllarda bu üç ayrı yer ve zamanda buyurulan hutbe tek bir hutbe olarak bir araya getirilmiş ve VEDA HUTBESİ olarak isimlendirilmiştir. Bu hutbe sırasında Hz. Muhammed’in, Hz. Ali’yi övdüğü ve kendi yerine Halife olarak önerdiğini kabul eden Alevi toplumlar tarafından GADİR HUM BAYRAMI olarak kutlanmaktadır.


İnternete girerek bulduğum 13 ayrı sitedeki Veda Hutbesinin içeriklerine baktığımda, önemli bazı yönlerinin birbirine uymadığını ve farklı olduğunu, Peygamberin açıklamalarının bazı hutbe metinlerinde bulunurken, bazılarında olmadığını veya farklı kelimeler bulunduğunu gördüm. İncelediğim 13 Hutbe içeriğindeki farklılıklara, bulundukları örnek sayılarını belirterek değinecek ve yorumu siz sayın okuyuculara bırakacağım. Yorumunuzu Kur’an temelli yapmanızı özellikle isteyeceğim. Hz. Muhammed Veda Hutbesi olarak şunları söylemiştir:


"Allah'a hamd-ü senâ ederiz. O'na döneriz. Nefislerimizin fenalıklarından ve kötü amellerimizden O'na sığınırız.  Allah'ın hidâyet ettiğini, kimse doğru yoldan çıkaramaz. Allah'ın şaşırttığını kimse yola koyamaz. Şehâdet ederim ki başka İlah yoktur, sadece Allah vardır! Bir'dir, eşi ve benzeri yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed, O'nun kulu ve Rasûlüdür”.


“Ey Allah'ın kulları!..Allah'tan korkmanızı ve O'na itaat etmenizi vasiyet ederim” (ŞİMDİYE KADAR OLAN KISIM, 13 HUTBE öRNEĞİNİN 4 üNDE VAR, DİĞERLERİNDE YOK)


“Ey İnsanlar!...Sözlerimi iyi dinleyiniz... çünkü bu seneden sonra bir daha sizinle burada tekrar buluşup buluşamayacağımı bilmiyorum”.


“Ey İnsanlar!..Bugünün ne günü olduğunu biliyor musunuz? Burası, Belde-i Haram'dır.(Mekke'dir) Bugününüz nasıl mukaddes bir gün, bu ayınız nasıl mukaddes bir ay, bu şehriniz nasıl mukaddes bir şehir ise, biliniz ki canlarınız, mallarınız, ırzlarınız da birbirinize karşı mukaddestir. Bunlara tecavüz haramdır”.


 “Ey Ashabım!...Yarın Rabbinize kavuşacaksınız ve bugünkü bilinçli her hâl ve hareketinizden muhakkak sorulacaksınız. Sakın benden sonra eski dalâletlere (sapıklıklara) dönüp de birbirinizin boynunu vurmayınız! Sakın benden sonra kâfirlerin yaptığı gibi birbirinizle boğuşmayın. Aklınızı başınıza alın da benden sonra birbirinizin boynunu vuracak şekilde dalâlete, vahşete düşerek cahiliye devrine dönmeyin”.


“Ashabım! ...Eskiden câhiliyet devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdulmuttalib'in torunu İlyas bin Rabia'nın kan davasıdır”.


“Ashabım! ...Her türlü riba (tefecilik) /veya Faiz kaldırılmıştır İlk kaldırdığım riba, Abdulmuttalib'in oğlu Abbas'ın ettiği ikrazlardır(borç vermelerdir) Allah'ın emriyle riba artık yasaktır. Eski câhiliyet devrinden kalma bu çirkin âdetin her türlüsü ayağımın altındadır. Borçlular, alacaklılara yalnız aldıkları parayı ödeyeceklerdir” (SADECE BİR öRNEKTE RİBA /TEFECİLİK,  7 SİNDE FAİZ DENMİŞ, 3 öRNEKTE BU KONU Hİç YER ALMAMIŞTIR)


“En büyük Allah düşmanı, kendisine herhangi bir kastı olmayan birini sebepsiz yere öldürendir, kendisine el kaldırmayana sebepsiz yere vurandır”.


“Ey İnsanlar, yalan yere Allah'ın adını anarak yemin etmeyin. Yalan yere Allah adına yemin edenin yalanını Allah açığa çıkarır” (SADECE BİR HUTBE öRNEĞİNDE VAR). “Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız”.


“Ashabım!.Kimin yanında bir emanet ve borç varsa, onu sahibine versin. Hediyeler, hediye ile karşılanır. Başkalarına kefil olan, kefaletin sorumluluğunu üstüne alır” (BU KISIM SADECE 2 öRNEKTE VAR).


“Ey İnsanlar! Bugün şeytan sizin topraklarınızda yeniden nüfuz ve saltanat kurmak gücünü ebedî sûrette kaybetmiştir. Fakat siz; bu kaldırdığım şeyler dışında, küçük gördüğünüz işlerde de ona uyarsanız, onu sevindirmiş olursunuz. Dininizi korumak için bunlardan da sakınınız!”


“Ey insanlar ! ...Kadınların haklarına riayet ediniz. Bu hususta Allah'tan korkunuz. Siz kadınları, Allah emaneti olarak aldınız; onları namuslarını ve ismetlerini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde haklarınız olduğu gibi, onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız; onların aile şerefini, sizin hoşlanmadığınız hiçbir kimseye çiğnetmemeleridir. Eğer razı olmadığınız herhangi bir kimseyi aile yuvanıza alırlarsa, onları uyarıp, sakındırabilirsiniz” (AYNI İFADE 2 öRNEKTE VAR, 8 öRNEKTE DöVEBİLİRSİNİZ DENİYOR, 2 öRNEKTE İSE BU KONU Hİç YOK). “Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, meşrû bir şekilde her türlü yiyecek ve giyecek ihtiyaçlarını sağlamanızdır. Onlar sizin haklarınıza riayet etsinler.Siz de onlara nezâketle muamele edin. Bir kadının kocasının izni olmadıkça onun malından bir şeyi başkasına vermesi, helâl olmaz.”


Kölelerinize gelince... Onlara da yediğinizden yedirmeğe, giydiğinizden giydirmeğe çalışın. Affedemeyeceğiniz bir hata işlerlerse kendilerine izin verin. Fakat asla eziyet etmeyin. çünkü onlar da Allah'ın kuludur (BU PARAGRAF 3 öRNEKTE YOK).


Veda Hutbesine kaldığım yerden gelecek hafta inşallah devam edeceğim.


NOT-1: Yeni kitabım “KUR’AN’IN KULU KöLESİ MEVLANA” Kitap Fuarında sunulacak. İmza günleri: Perşembe-Cuma-Cumartesi ve Pazar


NOT-2: 18 EKİM 2017 çarşamba günü saat 17.30-19.00 da özdilek Sanat Merkezinde (Kanatlı AVM arkasında eski MİT merkezinde) Halka açık "KUR'AN SOHBETİ" nin 86 ncısına inşallah devam edeceğim.


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gazi Özdemir Arşivi