Eskişehir'e, Tülomsaş'a ve YHT'ye Sahip Çıkın!



Bir kez daha sonu baştan söyleyerek başlayayım: Eskişehir'e, Tülomsaş'a ve Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesine sahip çıkın! Bu görev; 24 Haziran'da Meclis'e gitmek isteyen milletvekili adaylarından kamu bürokratlarına, seçilmiş yerel yöneticilerden meslek odalarına, sektör firmalarından sivil toplum kuruluşlarına kadar herkese aittir. YHT Projesinin Eskişehir ve Tülomsaş dışında başka seçeneklere savrulması bölge ekonomisine darbe vurmak anlamına gelir. Böyle bir gelecek fırsatı kaçırılamaz.

Neden böyle söylüyorum? Kısaca geçmişte bazı yazdıklarımı hatırlayalım: "Devrim'in hikâyesini hatırlamakta bir riski ve tehdidi ifade etmek var. YHT setlerinin üretiminde zaman içerisinde artan oranlarla yüzde 74'e varacak olan yerli katkı oranı ve teknoloji transferi konusu yüksek ihtimalle yabancı YHT üreticilerinin işine gelmeyecektir. Bu şirketlerin, YHT setlerini –yerli katkı olmadan veya çok düşük yerli katkı oranlarıyla– 'tam paket' halinde satarak kendi görece kolay kazançlarını öngörmeleri hiç şaşırtıcı olmaz." Hiç kuşkusuz; bu kazanç arayışı içinde kendilerine 'uygun yerli ortaklar' bulmakta da fazla zorluk çekmeyebilirler.

Devamla: "Başka Eskişehir iş dünyası olmak üzere YHT İhalesi vesilesiyle ortaya çıkan yerli katkı ve teknoloji transferi fırsatlarını sonuna kadar kovalamak zorundayız. Yabancı üreticilerin yerli katkıyı düşürmeye veya niteliksizleştirmeye yönelik talepleri karşısında YHT teknolojisinin ülkemize ve kentimize kazanılması konusunda ısrarlı olmak değerli bir misyondur. Seçilmişlerden kamu görevlilerine, sanayicilerden sivil toplum kuruluşlarına kadar tüm kesimler özetlenen bu çerçevede tavizlere yol açacak politika yumuşamalarına karşı uyanık olmalıdır."

YHT ihalesinin iptal edilme fısıltılarının gelmeye başladığı günlerde yazdıklarımdan bazıları ise şöyleydi: "Yeni yüksek hızlı tren setlerinin Tülomsaş'ın katılımıyla Eskişehir'de yapılması planlanıyor. Bu konudaki ihale şartnamesi daha önce yayınlanmıştı. Herhangi bir değişiklik olmaması durumunda ihaleyi dünya ölçeğinde bilgi ve deneyim birikimi olan büyük şirketlerden birinin kazanması bekleniyor. Projenin önemli bir bölümü –giderek artan yerli katkı oranlarıyla– Tülomsaş tarafından yapılacak. Bu durum, ihaleyi kazanan şirketin Eskişehir'de yeni yatırım yapması ve Tülomsaş'la birlikte çalışması anlamına geliyor. Dolayısıyla –binlerce farklı parça içeren bu projede– yerli firmalarımız için hem yabancı şirketle hem de Tülomsaş'la yeni iş yapma fırsatları doğacak. Yerli katkı oranı ne kadar yüksek ve nitelikli olursa fırsat sayısı ve kalitesi de o denli artacak."

Devamla: "Bu tür işbirliklerinin hem Tülomsaş hem de yerli firmalar açısından bilgi ve deneyim birikimini artırma ve teknoloji transfer etme anlamına geldiğini sıkıca bellemek gerekir. Hiç kuşkusuz; YHT ihalesi gibi çok yüksek proje bedeli olan bir projenin çok sayıda yabancı tedarikçinin ilgisini çekmesi beklenir. Hem yabancı ana tedarikçi şirket yerli katkının azalmasını hem de tedarik zincirinde yer alabilecek yabancı firmalar 'yerli' katkının çoğunu almayı isteyeceklerdir. Bu durum, hem ulusal hem de yerel düzeyde uyanık ve muhtemel kazançlarımızın takipçisi olmamız gerektiğini ortaya koymaktadır. Ülkemiz ve bölgemiz açısından YHT, vazgeçilemez önemdedir."

YHT konusu uzun soluklu bir projedir. Stratejik önemi ve değerinden dolayı bir ekonominin, bölgenin ve ilin ekonomik ve sosyal çehresini çok yönlü olarak değiştirebilecek özelliklere sahiptir. İşte bu nedenle; Eskişehir'e, Tülomsaş'a ve Yüksek Hızlı Tren'e sahip çıkın! Bu görev; milletvekillerinden kamu bürokratlarına, seçilmiş yerel yöneticilerden meslek odalarına, sektör firmalarından sivil toplum kuruluşlarına kadar yaşadığı, ekmek yediği yer hakkında duyarlı olan herkese aittir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi