Hedef; "Araştırma Üniversitesi olmak"

Hedef; “Araştırma Üniversitesi olmak”
Gazetemizi ziyaret eden Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, üniversite olarak iyi bir yola girdiklerini kaydederek bundan sonraki hedefin araştıran bir üniversite ortaya çıkarmak olduğunu kaydetti.ESOGÜ Rektörü...


Gazetemizi ziyaret eden Osmangazi üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, üniversite olarak iyi bir yola girdiklerini kaydederek bundan sonraki hedefin araştıran bir üniversite ortaya çıkarmak olduğunu kaydetti.

ESOGü Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Arslantaş ve Kurumsal İletişim Merkezi Müdürü Doç. Dr. Oytun Meçik gazetemize bir ziyarette bulunarak devam eden çalışmalara dair bilgiler verdi. Ziyareti sırasında üniversitenin son durumuna gelişmeleri anlatan Rektör Şenocak; “Bilgi toplumu için bilgi birikimi gerekli, üniversite olarak bu bilgiyi üretmek zorundayız. Hedefimiz araştırma üniversitesi olmak” dedi.

ESOGü Rektörü Prof. Dr. Kemal Şenocak, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Arslantaş ve Kurumsal İletişim Merkezi Müdürü Doç. Dr. Oytun Meçik dün gazetemize bir nezaket ziyaretinde bulundu. Yazı İşleri Müdürümüz Murat Taşkın ve Sedat Aydoğan ile görüşen ESOGü yöneticileri, devam eden çalışmalara dair bilgiler paylaştı.
üniversite olarak iyi bir yola girdiklerini ifade ederek sözlerine başlayan Rektör Prof. Dr. Kemal Şenocak, bundan sonraki süreçte ise daha çok araştıran ve bilgi üreten bir üniversite olmak istediklerini kaydetti.
“10 YIL AYNI BİLGİYİ ANLATIRSANIZ TüRKİYE YERİNDE SAYAR”
Bu doğrultuda akademisyenler ile düzenli olarak toplantılar yaptığını kaydeden Rektör Şenocak; “üniversitemizin işleyişi için 12 alanda danışman kadroları oluşturduk. Arge’den, sanayiye, sağlığa, uluslararası ilişkilere, kurumsal yapıdan, mali işlere kadar düzenli bir kurum oluşturduk. Bu yapı içerisinde her ay düzenli toplantılar düzenliyoruz. Toplantılarımızda eksiklikleri gündeme getirip, eleştiriler yapabiliyoruz. Akademik Kurulda ise, tüm yılın bir röntgenini çekiyoruz. Bizler buralarda hesaplaşmalıyız. örneğin “Araştırmalar neden az?” diye soruyorum. çünkü, bilim toplumu olmak için bilgi birikimi gerekli. Oturduğunuz yerden bu işler olmuyor. Biz üniversiteler olarak bilgi transferinden sorumluyuz. Hocalarımızdan ders kitaplarını yazmalarını istiyorum. Ancak üst üste iki yıl bu kitapların aynısını da basmak istemiyoruz. Kitaplar her yıl yeni bilgilerle yazılsın istiyoruz. 10 yıl aynı bilgiyi anlatırsanız Türkiye yerinde sayar” ifadelerini kullandı.
HEDEFİMİZ ARAŞTIRMA üNİVERSİTESİ OLMAK
Rektör Şenocak, bundan sonraki sürece dair de görüşlerini paylaşarak; “Herkes kendi hocasını geçecek, geçtiği hoca gibi de bir öğrenci yetiştirecek. Biz olaya bu mantıkla bakıyoruz. Taşra’da görev yaptığım dönemlerde çalışan hocaların dışlandığı, çalışmayanların da görev aldığını gördüm. Biz ise istişarelerle karar verip “çalışanın yanında olacağım” mesajını hocalarımıza veriyoruz. Bu noktada hocalarımızın bilgi donanımlarına çok dikkat ediyorum. Tek dikkat ettiğim konu bu. Kimsenin dünya görüşü ile ilgilenmem ve hiç kimsenin dünya görüşünü de bilmem. çünkü akademi bunlarla değil, bilimle, liyakatle uğraşır. Bu yüzden bilime odaklanıp, araştıran ve bilgi üreten bir üniversite olmak istiyoruz” diye konuştu.
EĞİTİM BAŞKENTLİĞİ UZATILMALI
Rektör Şenocak, Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerin geçmişte kurdukları bilim kentleri ile bugünkü noktaya geldiklerini de sözlerine ekleyerek; “Fen fakültelerinde öğrenci sayısını az tutarak yanlış yapıyoruz. Oysa kurulacak bilim laboratuarlarında bahsettiğim ülkelerin yaptığına benzer adımlar atılabilir. Bunun için geç kalmadık. Dünya artık bilgi dünyası Bu bilgiyi de üniversiteler ortaya çıkarır. Biz üniversite olarak bilgi üretmek zorundayız. Avrupa Birliği Projelerinin içinde olmak zorundayız. Belki de Türk Dünyası Eğitim başkentliği iki yıla çıkarılıp bu laboratuarlar üniversitemizde kurulup desteklenebilir” şeklinde konuştu.
DERDİM MAKAM, KOLTUK DEĞİL
“ülkemin geleceği için ne gerekiyorsa onu söylerim” diyerek sözlerine devam eden Rektör Prof. Dr. Kemal Şenocak; “Benim derdim makam değil. Bu yüzden ülkemin geleceği için neyi söylemem gerekiyorsa onu söylerim. Senato toplantılarının ardından bir serbest kürsü kurarız. Herkes eşit şartlarda konuşsun deriz. Bu konuşmalarda pek çok eleştiriler bile yapılır. Eğer demokrasi varsa gelişim oluyor. Kavga ve gürültünün olduğu yerde üretim olmaz” diyerek sözlerini tamamladı.
Gerçekleştirilen ziyaret karşılıklı fikir alışverişi ile sona erdi.













HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.