"Bireysel çabalarla salgın önlenemez"

“Bireysel çabalarla salgın önlenemez”
Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nesrin Ekici, Tabip Odasından uğurlanarak Şair Fuzuli Caddesinden, Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüdü.Başkan Ekici, maskesi ve özel koruma kıyafetiyle Tabip Odası önüne...

Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr. Nesrin Ekici, Tabip Odasından uğurlanarak Şair Fuzuli Caddesinden, Eskişehir İl Sağlık Müdürlüğü'ne yürüdü.
Başkan Ekici, maskesi ve özel koruma kıyafetiyle Tabip Odası önüne geri geldi.
Doktorlar Caddesi’nde bulunan Eskişehir-Bilecik Tabip Odası önünde sağlık çalışanları ve demokratik kitle örgütleri tarafından alkışlarla karşılanan Ekici, ardından basın açıklaması gerçekleştirdi.
“HER GüN HATIRLATACAĞIZ”
Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Nesrin Ekici, yaptığı açıklamada, suçu vatandaşa, yükü hekimlere ve sağlık çalışanlarına yıkanlara tarihsel sorumluluklarını yılmadan her gün hatırlatmaya devam edeceklerini söyledi.
Sadece hekimler ve sağlık çalışanlarının değil, babaların, annelerin, kardeşlerin  öldüğünü de hatırlatan Ekici, “Daha çok olduğunu bildiğimiz ama resmi olarak açıklanan rakamlarla dahi her gün 50 yurttaşımız, önlenebilir bir hastalık olan COVID-19’dan hayatını kaybediyor.  COVID-19 salgın sürecinin bilimsel yöntem, şeffaf veri ve ilgili tüm kesimlerin katılımı ile etkin ve koordineli bir anlayışla yönetilmesini istiyoruz. COVID-19 salgın sürecinin bugüne kadar ki yönetiliş biçimini yetersiz ve kaygı verici buluyoruz. ülkeyi yöneten  yetkili kişi ve kurumlardan salgın tedbirleri, salgın bütçesi, salgın koordinasyonu, salgın planlaması konusunda acil, kapsayıcı ve inandırıcı program açıklamalarını bekliyoruz” dedi.
“BİREYSEL çABALARLA SALGIN öNLENEMEZ”
Hiçbir salgının vatandaşların bireysel çabalarıyla önlenemeyeceğini kaydeden Ekici,“Bireysel tedbirler merkezi ve kapsamlı bir irade ve güven verici kararlarla birlikte uygulandığında anlamlı olur. Bu nedenle Sağlık Bakanlığı il Hıfzıssıhha kurullarını işlevli kılmalı, başta Belediyeler ve kent konseyleri olmak üzere işçi-memur sendikaları, hemşeri-köy derneklerinden, kültür sanat dernek ve vakıflarına kadar bütün demokratik kitle örgütleri ve  sivil toplum kuruluşlarını sürece katmalıdır.
Hekimler ve bütün sağlık çalışanlarının ölüm-kalım savaşına dönüşen COVID-19 mücadelesinde  yalnız bırakılmayacaklarını, korunacaklarını, bu insanüstü çabaların farkında olunduğunu gösterecek; maddi ve manevi olarak destekleyecek, hastalanan ve vefat eden arkadaşlarımızın “meslek hastalığı” tanımını kabul edecek Sağlık Bakanlığı ve hükümet tutumu istiyoruz” şeklinde konuştu.
“çALIŞMA KOŞULLARI EMEKçİLER GöZETİLEREK YAPILMALI”
Ekici, sağlık çalışanlarının taleplerini şöyle sıraladı: “Yıllardır dillendirdiğimiz ve AKP hükümetlerinin “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile cisimleşen; sağlıkta özelleştirme – performans sistemi ve kamu özel idaresi odaklı milyarlık kiralara neden olan “şehir hastaneleri”nin COVID-19 salgını ile insanı değil sermayeyi ve karı öncelediği görülmüş oldu. Sağlıkta dönüşüm programı yarattığı tüm sonuçları ile birlikte iptal edilmeli, salgın biliminin öngördüğü üzere kamusal bir sağlık programı hayata geçirilmelidir.  “Koruyucu hekimlik –sağlık” hizmetlerinin öncelenmesi  geçmişte kalmış bir nostalji değil, bugünün ve geleceğin sağlık perspektifidir. İlk adım olarak birinci basamak sağlık hizmetlerinin kamusal bir görüşle yeniden düzenlenmesini, Aile Sağlığı Merkezleri’nin varlığı ve çalışanları ile birlikte kamu sağlık merkezi olarak tanımlanmasını ve acil olarak tüm ASM binalarının kamu eli ile temini ve onarımı ile ek sağlık personel ataması yapılmasını istiyoruz. Salgının yaygınlaştığı ve uzun süreceğinin yadsınamaz hale geldiği bir dönemde hekimler ve sağlık çalışanlarının çalışma sürelerinin 6 saate indirilmesini, dinlenme yer ve zamanlarının pandemi göz önünde bulundurularak yapılandırılmasını ve yeterli sayıda kişisel koruyucu ekipman sağlanmasını, bu hususta hiçbir aksama yaşanmamasının sağlanmasını istiyoruz.
çalışma yaşamı, ulaşım, eğitim başta olmak üzere toplu bulunma ortamlarına dair insan yaşamını önceleyen, insan emeğinin değerini koruyan yasal  ve idari düzenlemelerin hak kaybı yaratmadan ve en dezavantajlı, yoksul kesimleri - emekçileri gözeterek ivedilikle yapılmasını bekliyoruz.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.