SEVİYORUZ İŞTE VAR MI DİYECEĞİN(0-0)

Kendi evimizde oynayacağımız bir maç için zorunluluktan ötürü yollara düştük. TFF’nin değil, sanki sistemin Eskişehirspor’a verdiği ceza gibiydi yaşanılanlar. Buna rağmen Afyon’a çıkartma yaptık. Siz deyin 1500, biz diyelim 2 Bin… Zaten sayı ne fark eder ki? Sonuna kadar maçı yaşayan bir kitle vardı Zafer Stadı’nda…

Her iki takım içinde neresinden bakarsanız bakın altı puanlık maçtı. Gönül isterdi ki zaferle dönelim… Ama olmadı.  Futbol oynamaya pek de elverişli olmayan bir zeminde ortaya konulan mücadele çok şeye bedeldi. 5.dakikada Eren Keleş’in pasında Furkan özçal’ın boş kale yerine topu dışarı vurması sanki işlerin bizim adımıza iyi gideceğinin habercisi gibiydi.

Finali beceremiyoruz

Baştan sona kıran kırana geçen ve hatta ikinci yarısında temposu daha da yükselen müsabakada Eskişehirspor’un final pasları ve son vuruş eksikliği yine vitrine çıktı. 40’ta İbrahim Halil öner ön direkte daha net bir vuruş yapabilse gol bulmamız içten bile değildi. Alperen ile yokladık. Mete Kaan Demir ve Mehmet Feyzi ile son çizgiye kadar indiğimiz anlarda son işi yapamadık

1 puanın önemi

Her şeye rağmen sahada duruş sergileyen ve sonuna kadar mücadele eden bir Eskişehirspor vardı. Futbol diliyle konuşacak olursak, çok mu üretkendik? Hayır… çok mu iyi oynadık? Rakibe karşılık verecek kadar oynadık… Kazanmayı hak ettik mi? Bu mücadeleye rağmen kaybetseydik yazık olurdu… Ekrem’in son dakikalarda yaptığı kurtarış 1 puanın önemini bize anımsattı. Bu yüzden böylesine bir ortamda ve süreçte bazen kazanmak kadar kaybetmemek de değerlidir. çünkü dün alınacak bir yenilgi büyük bedeller ödetirdi.

Aferin çocuklar

Verdiğiniz katıksız mücadeleden ötürü aferin çocuklar. Siz üzerinize düşeni yapıyorsunuz. Şüphesiz ki yapmaya da devam edeceksiniz. Biz bugün hala başımız dik şekilde bir heyecan yaşayabiliyorsak, bu sizin ortaya koyduğunuz ruh ve mücadele ile alakalı. Ama dün bitti. Artık önümüze bakacağız. çünkü kayıplarla uğraşacak vakit yok! Siz böyle savaştıkça bizim yaşayacağımız heyecan daha çok… Haydi gel bakalım Altınordu. Biz kaybedeceklerimizi kaybedeli çok oldu… Şimdi sen düşün…