1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Haydi CHP! Göster bakalım vefanı. Tabii varsa!

AK Parti hakkında yüzlerce olumsuz düşünceye sahibiz…


Partinin bize olumsuz gelen yönlerini de zaman zaman bu sütunlardan da zaten yansıtıyoruz…


Yani…


Partinin bize olumsuz gelen ve eleştirdiğimiz yönlerinin bir listesini yapmaya kalksak, o son derece  uzun bir liste olur.


Bu denli olumsuz düşünceye sahip olduğumuz AK Parti’nin elbette olumlu bulduğumuz tarafları da yok değil…


Bunların başında da, partideki  “vefa” düşüncesi ve mekanizmasının son derece iyi işletilmesi geliyor…


Yani…


AK Parti’nin, tek adam hakimiyeti dahil bir çok olumsuz özelliği bulunmasına rağmen, vefa’nın unutulmadığı ve vefalı bir parti olduğunu, bunun da son derece güzel bir özellik olduğunu düşünüyoruz.


Elbette, partiye bir şekilde hizmet ettikten sonra unutulmuş, mağdur edilmiş, köşesine çekilmeye zorlanmış insanlar muhakkak vardır…


Ancak…


Kurulduğu 2002 yılından bu yana geçen süreci şöyle bir gözünüzün önüne getirdiğinizde, AK parti’nin vefalı bir parti olduğunu(En azından Eskişehir için) açık seçik söyleyebiliriz.


örneklerle hatırlatmak gerekirse, AK parti’nin Eskişehir’de seçim kaybeden 3 büyükşehir belediye başkan adaylarından biri Antalya’ya genel müdür, diğeri üniversiteye Rektör, bir diğeri ise öce Milletvekili ve genel başkan yardımcısı oldu…


Milletvekili sıralamasına konulmayan parti kurucularından bir başka isim önce bakan yardımcısı, ardından büyükelçi yapıldı.


7 Haziran seçiminde milletvekili listesinde olup, 1 Kasım seçiminde listeye alınmayan isime genel merkezde görev verildi.


Partide yöneticilik ve adaylık yapmış isimler arasında, sonradan bürokrat olan, kurumların yönetimlerine giren, kurum ve kuruluşların mal ve hizmetlerini üstlenenleri de sayarsak, söz konusu  liste daha da uzar.b


İşte bu saydıklarımızın tümü AK Parti’deki vefanın açık bir göstergesidir.


 


GELELİM ŞİMDİ CHP’YE


 


Aslında yazıya AK Parti’den girdik ama bu yazıyı yazmamızdaki asıl amacımız aynı vefanın CHP’de olup olmadığının bir kıyaslamasını ortaya koymaktı.


Daha doğrusu…


AK parti’de olan vefa’nın, CHP’de olmayışını anlatmaktı.


Ne yazık ki, AK parti’ye sirayet eden "ahde vefa" ile CHP yönetiminin "vefasızlığı" iki parti arasındaki belki de en temel ayrışmayı gözler önüne seriyor.


“CHP kendi evlatlarını yiyen ve partiye geçmişte hizmet etmiş insanların bir köşede unutulduğu bir partidir” şeklindeki yerleşmiş tanımlama dahi,  iki parti arasındaki "vefa" uçurumunu ortaya koyan somut bir gerçek olarak kendini gösteriyor.


Sonuç olarak…


AK Parti’de var olan vefa CHP’de var olan “derin vefasızlık” olarak çıkıyor karşımıza…


 


 


“YOK. BU BöYLE DEĞİL” DENİYORSA, GöRELİM CHP VEFASINI O ZAMAN?


 


 


Buraya kadar yazdıklarımız eğer, kendisini CHP’li kabul edenlerle, partinin yöneticiliğini ve seçilmişlik görevlerini üstlenenler tarafından yanlış bulunuyorsa ve “Bu eleştiriyi kabul etmiyoruz. CHP vefalı bir partidir” deniliyorsa, haydi bunu göstermenin tam zamanı şimdi…


Anlatacağımız kişi ve olay üzerinden görelim bakalım CHP vefasını? Tabii varsa!


 


 


ESKİ İL BAŞKANI HAK ETMEDİĞİ BİR HAYAT YAŞIYOR.


 


 


Gerek SHP gerekse CHP’nin geçmişte il başkanlığını yapmış bir isimden bahsedeceğiz şimdi size…


Siyaset yapmanın zor olduğu ve korkulduğu yıllarda, ailesinden, parasından, zamanından büyük fedakârlıklarda bulunarak il başkanlıklarını üstlenmiş bir kişiyi anlatacağız…


Aslıda bu yazıyı kaleme almamızın da asıl nedenini oluşturan kişinin,  neler yaşadığını, ne halde bulunduğunu aktaracağız.


Sözünü ettiğimiz kişi, hiç de hak etmediği bir yaşamı umutsuz ve çaresizce sürdürmeye çalışıyor şu sıralarda…


Hassasiyet sahibi olduğunu bildiğimiz için, refüze olmasına ve gereksiz utanç duyabileceği ihtimaline sebep olmamak için ismini vermeyeceğiz…


Fakat, buraya kadar yaptığımız tanımlamalarla bile, CHP’li olan herkesin yakından tanıdığı  bir isimden bahsediyoruz…


Sözünü ettiğimiz isim, iyi bir mesleği olmasına ve hem partide hem de kamuoyunda düzeyli ve saygın konumuna rağmen, bir anda,  bir insanın karşılaşabileceği bir dizi kötü olaylarla karşılaştı.


önce sağlık sorunları çıktı ortaya…


Mesleğini yapamaz hale geldi.


Ardından güvendiği, kol kanat gerdiği insanlar tarafından dolandırıldı.


Ne kadar malı mülkü varsa satmak zorunda kaldı.


Yetmedi, icralar gelmeye başladı sahip olduğu her şeye.


Şu anda bomboş evinde yapayalnız, tek başına yaşıyor…


Emekli maaşının üzerindeki icralara rağmen her gün bomboş odasında, duvarlara bakmakla geçiyor günleri..


Partiden ne arayanı var ne de soranı…


Bize kalırsa, “Vefası yok” denilen CHP’nin, bu algıyı yalan çıkartma adına yapabileceği en büyük sınav.


Bir vefa gecesi mi düzenlenir?


Yoksa…


Kamuoyu bile duymadan bir organizasyon yapılıp, bu insanın bu sıkıntılarından kurtulması için harekete mi geçilir bilemiyoruz?


Haydi bakalım CHP’liler!


Gösterin vefanızı…


Tabii varsa!


“Vefasız parti” söylemi tamamen yalansa!


Haydi bakalım!


,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


 


Ya olaylara siyaseten bakanlar?


 


 


AK parti Milletvekili Nabi Avcı Sakarya’nın Serdivan Belediye Başkanını Yusuf Alemdar’ı makamında ziyaret ediyor.


önce boynuna Sakaryaspor atkısını takıyorlar…


Ardından ikili sohbet edip, fotoğraf çektiriyor.


Nabi Avcı’nın boynunda Sakaryaspor atkısı…


Bu ziyaret, Prof Dr Nabi Avcı sosyal medya hesabından paylaşılıyor…


Paylaşımın yapılmasıyla birlikte sosyal medya üzerinde, özellikle Eskişehirspor taraftarlarından müthiş bir eleştiri başlıyor…


Boynuna Sakaryaspor atkısı takılmasına izin verdiği için Nabi Avcı’ya verip veriştiren paylaşımlar peş peşe geliyor.


öncelikle şunu söyleyelim ki, eleştiride bulunanların büyük bir kısmı Eskişehirspor taraftarı ve sevdalısı olan kişiler.


Yapılan eleştiri paylaşımlarının sayfalarına baktığınızda bunu anlıyorsunuz.


Benzeri bir durum kısa bir süre önce Gaye Usluer’in de başına gelmişti.


Aynı şekilde Gaye Usluer de sosyal medya üzerinde ağır eleştiri ve hakaretlere maruz kalmıştı.


Bu eleştirileri yapanların da büyük bölümü Eskişehirspor taraftarı ve sevdalılarıydı.


O yüzden, her iki olayda da gerçek Eskişehirspor traftar ve sevdalılarını haklı bulmak durumundaydık.


Zira…


Gerek Usluer gerekse Avcı tarafından söylenen ve yapılanları hazmedemedikleri belliydi.


Bize ilginç gelen ise…


Eskişehirspor sevdası umurunda olmayan, olaya sadece siyaset gözüyle bakıp Gaye Usluer’i acımasızca eleştiren bazı kişilerin, Avcı’ya tek söz söylememeleri ve Usluer’in sözlerine tek bir şey söylemeyenlerin, Avcı’yı eleştirmeleri oldu…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi