1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bu seçim çok daha farklı olacak...

Mahalli seçimlere adım adım yaklaşıyoruz.
Seçimlerin havası şimdiden esmeye başladı bile.
önümüzde ki seçim şüphesiz diğerlerinden farklı ve bambaşka bir seçim olacak.
Tıpkı diğerleri gibi bu seçimde de, bir tarafta Büyükerşen, karşısında da iktidar partisi olacak sonuçta ama…
Bu seçimin sonunda:
-İktidar partisinin aday belirleme konusunda bu güne kadar yaptığı hataları tekrarlayıp tekrarlamadığını anlayacağız.
-Sol’un kendi içinde birbirine düşüp düşmeyeceğini, bu yüzden belediyeleri kaybedip kaybetmeyeceğini göreceğiz.
Bu seçimde belki…
-Büyükerşen’in 5’nci dönemi kazanarak bir rekor kırdığına ya da ilk kez seçim yenilgisi yaşadığına şahit olacağız.
Belki…
-"Büyükerşen’i kendi kulvarında hiç kimse geçemez" söyleminin ne kadar doğru olduğuna bir kez daha şahitlik edeceğiz.
Belki de…
 AK Parti’nin izleyeceği, diğer seçimlerden farklı bir strateji sayesinde,  farklı bir sonuç çıktığını  göreceğiz.
Belki…
-"Ortada bir Marka varsa, o marka ile mücadele yöntemi de vardır" düşüncesinin hayata geçtiğine şahitlik edeceğiz.
önümüzdeki seçimlerde belki de:
-"Şehrin kazanımları kaybedilmesin" diyenlerle "Şehrin değişime ihtiyacı var" diyenlerin yarıştığı bir seçim platformu çıkacak karşımıza…
Belki de…
Bugüne kadar yapılanların aksine, Ankara’da esen rüzgarın, adayların da önüne geçtiği bir seçimi yaşayacağız…
Sonuç olarak…
Büyük ihtimalle diğerlerinden farkı bir seçim yaşayacağız bu seçimlerde…


.....


 


Bu çok
hoşumuza gitti


Sermayesini bankaya yatırıp gül gibi geçinmek varken, üretim ve satış yapacağım diyerek yer kiralayıp mülk sahiplerini zengin edecek…
Onlarca hatta yüzlerce işçi çalıştırıp verdiği maaşla her gün kendisine küfür ettirecek ve bunu sineye çekecek…
Kazanmadığı halde vergi ödeyecek…
Haftada birkaç defa Maliye SGK, Belediye, çevre sağlığı, çalışma Müdürlüğü gibi burnundan kıl aldırmayan denetçilere “sahtekâr, hırsız veya vatan haini” olmadığını anlatmaya çalışacak.
Maliyetine güç bela satabildiği malı alırken mağazayı da beraberinde alıyormuş gibi kapris yapan müşteriye hala güler yüz gösterebilecek…
TL ile sattığı malı Dolar olarak alacak…
ödeyemediği vergi borçlarını faiziyle ödeyecek…
Bu kadar çabadan sonra hala kazandığını gördüğünde yatırımını yetersiz bulup büyütmek için bankaların kucağına düşüp sesini çıkartmayacak…
Bin tl’ye 2 ay önce aldığı malı 1100 tl’ye sattığında “bugün de siftah ettik” diye sevinecek. Aynı malı 1400 tl’ye alarak Nasreddin Hoca’yı bile kıskandıracak bir ticarete imza atacak…
Eve gittiğinde ertesi günkü ödemeleri hangi figürlerle atlatmayı düşünürken karısının ve çocuklarının istekleri karşısında hala sinirlenmeden olur diyebilecek…
Bunca tecrübeden ders almadan hala çocuklarına iyi bir eğitim vermeye çalışarak ülkenin kurtuluşunun yine üretimde olduğunu empoze etmeye çalışacak…
Herkesin devleti talan ettiği bir dönemde haksız kazancın haram olduğunu anlatmaya çalışarak dürüstlüğün faziletlerinden söz ederken verecek örneği olmadığı için sıkıntıya düşecek…
Geleceğini kurtaramadı anda sefalet içinde ölmekten korkmayacak…
Yaş haddi sebebiyle iş değiştiremeyeceğinden sermayensin son damlasına kadar savaşacak…
MASUM  ESNAF VE TüCCARLAR ARANIYOR!


.....


Siyaset ve ceza


Köylünün biri, sürekli tarlasına zarar veren ve tarlayı perişan edenin ne olduğu anlamak için, bir plan yapar. Bir kuytu köşeye çekilir ve gece gündüz beklemeye karar verir. Akşam karanlığı yeni çökmüştür ki; bir hışırtı duyar ve dikkat kesilir. Bir de bakar ki kocaman bir ayı. Tarladaki ekinden koparıyor, kokluyor beğenmediklerini atıyor, beğendiklerini karnını doyuruncaya kadar yiyor. Köylü çok şaşırıyor ve emin olmak için, bir akşam daha bekliyor. Ertesi akşam yine aynı ayı, aynı şekilde geliyor ve ekinleri koparmaya başlıyor. Köylü dayanamıyor, tüfeğini doğrulttuğu gibi ayı orada vurup öldürüyor. Olay resmi makamlara intikal ediyor...
Hakim duruşmada soruyor:
- Evladım! Sen av yasağı olduğunu bilmiyor musun? Bu hayvanlar koruma altında. Nasıl bu hayvanı öldürürsün? Yasalara göre; tutuklanman ve 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılman gerekiyor.
Köylü çok şaşırıp, hakime soruyor:
- Nasıl olur hakim bey bu hayvan benim bütün tarlamı mahvetti. Hatta bana da saldırdı. Ben de onu öldürdüm!
Hakim:
- Vallahi evladım! Bu kanunu ben yazmadım. Bunu meclistekilere soracaksın ben sadece uyguluyorum.
Köylü bir kez daha şaşırır ve şöyle der:
- Bu ayının da mecliste adamı varsa pes doğrusu!
Sonuç; Oylarımızla seçip meclise gönderdiğimiz vekiller sürekli yasalar çıkartıyor çıkartmasına da, bu yasaların onlara oy verenleri ne denli koruduğu şüpheli…

***

Diktatör bir akşam bar içeri girer. Tezgâhtara yaklaşır. Hafif içkili bir adamın yanına çöker. Oradan buradan konuşurlarken sorar:
- Böyle her gün içmek için ne kadar kazanıyorsun?
Sarhoş:
- Günde 2 bin lira.
- Peki kemerleri biraz sıkalım diye ücretleri azaltıp, koşulları ağırlaştırsak, ne kadar kazanırsın?
Sarhoş:
- 4 bin lira.
- Peki biraz daha sıkarsak kemerleri?
- O zaman 5 bin liraya para demem.
Diktatör:
- Bu ne biçim iş. Köküne kadar sıkarsak?
- O zaman muhakkak 10 bin lira kazanırım!
Diktatör iyice şaşırıyor, adamın ne iş yaptığını da çok merak ediyor.
- Şeytan mısın, nesin? Ne iş yapıyorsun?
- Mezarcıyım!...
Sonuç: ülkeyi ekonomik dar boğazdan kurtarma adına yönetenlerin çok sık başvurduğu politikalar, daima birilerini daha çok zengin ediyor değil mi?

***

Adamın biri yolda giderken, birden ayağı kayıp düşmüş. Arkasından gelen adam, kalkmasına yardım etmiş. Düşen adam teşekkür ettikten sonra:
- Sizin bu iyiliğinize nasıl karşılık verebilirim? Demiş.
Vallahi ben şimdiki iktidar partisinin bir üyesiyim. İlk seçimlerde bizim partiye oy verirseniz, ödeşmiş oluruz...
Adam ters ters bakmış karşısındakine:
- Beyefendi... Beyefendi... demiş.
Ben düşünce k...çımı yere vurdum, kafamı değil!...
Sonuç: Siz ne yaparsanız yapın, insanların kafasında oluşan partiye oy vermesini engelleyemezsiniz. Fransız politikacı boşuna “Ben çok konuşmalar dinledim. Hepsi beni çok etkiledim. Ancak, hiçbiri vereceğim oy ile ilgili kanaatimi değiştiremedi” dememiş.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi