1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Bu kez Osman Yüksel kırmızı kalemle çizdi...

Partinin kurucu il başkanı…
Partinin ilk İl Genel Meclisi Başkanı…
Partinin ilk kez yapılan iki adaylı kongrede, delegenin teveccühü ile seçilmiş il başkanı…
Partinin ilk kez zorla görevinden istifa ettirilen il başkanı…
Ve…
Partinin “üzeri kırmızı kalemle çizilmiş”, genel merkezin nazarında,  artık ne günah işlediyse günahını tamamlayamamış, cezası bir türlü bitmemiş, yıllardır bildiğiniz cüzamlı muamelesine maruz kalmış bir isim…
Osman Yüksel’den bahsediyoruz.
Hani şu her seçimde AK Parti’den aday adayı olmasına ve temayül yoklamalarında birinci çıkmasına rağmen bir türlü listelere alınmayan Osman Yüksel’den…
Parti içinde kendisini sevip sayan bir kitle olduğu bilinmesine rağmen, aday adayı olduğu her seçimde itilip kakılan, dikkate alınmayan, refüze edilen Osman Yüksel’den…
Kısacası…
Bağ’da otururken dağdan gelenlerin kovduğu Osman Yüksel’den bahsediyoruz…
Partide yıllardır hiçbir şans vermediler.
Küçücük bir oyun alanı dahi bırakmadılar.
“Nasıl olsa üzeri çizili” denilerek sürekli ittirip kaktırdılar…
Minibüste annesinden dayak yiyen çocuğun  “Hem dövüyon hem ağlama diyon” misali uğradığı haksızlıklardan yakınmasına bile tahammül edemediler.
Israrla sabretmesine ve partide kalmasına rağmen “Senin burada işin olmaz” demeye getirdiler…
Açık açık ve yüzüne karşı “Git bu partiden” demediler ama kendisine karşı takındıkları tavırlarla resmen gitmesini hissettirdiler…
O da sonunda dayanamadı gitti…
MHP’den Büyükşehir aday adayı oldu…
Muhtemelen MHP’nin Büyükşehir adayı olacak…
Muhtemelen MHP’nin oyunun üzerine koyacağı kişisel oylarıyla AK Parti’ye seçim kaybettirecek…
Kısacası AK Parti, yıllardır elinin altında duran, beğenmediği, güvenmediği ve ihtiyaç duymak istemediği kendi silahıyla vurulacak ki bunun kabahatlisi kesinlikle Osman Yüksel olmayacak…
Tüm bu anlattıklarımız sonrasında, AK Parti’de bir karış dahi oynayacak yer bırakılmayan Osman Yüksel’in MHP’ye geçmesinin çok da sürpriz olmadığı anlaşılıyor.
Ancak…
Her şeye rağmen AK Parti kurucu il başkanı Osman Yüksel’in MHP’ye geçişi ve MHP’den muhtemel Büyükşehir belediye Başkan adayı olması, seçim öncesi yaşanabilecek en büyük sürpriz olarak görüldü…
Bizi asıl şaşırtan ise, AK Partililerin, MHP’ye geçip, oradan aday adayı olan Yüksel’i haklı bulup, kendi partilerini eleştirmeleri oldu…
öyle ya…
Partilerde, başka bir partiye giden, üstelik o gittiği başka partiden aday olanlar, bildiğiniz linç edilir…
Tanıdığımız, bildiğimiz AK Partililer özellikle sosyal medya üzerinden resmen “Adam haklı! Yaşadıklarını ben yaşasam çoktan gitmiştim” diyor, buna sebep olan kendi partilerini ve yöneticilerini ise yerin dibine sokuyor…

Sonuç olarak…
Yazının başında da söylediğimiz üzere Osman yüksel AK Parti içinde yıllardır “üzeri kırmızı kalemle çizilmiş” bir simdi…
Yaptığı son hamle ile bu kez o partisinin üzerini kırmızı kalemle çizdi ve gitti…


.....


 


Demek ki MHP Eskişehir siyasetini AK Parti’den
daha iyi okuyor…


Osman Yüksel’in, kurucu il başkanlığı yaptığı partiden ayrılıp MHP’ye geçmesinde elbette partisinde yaşadığı büyük ve haklı mağduriyet var.
Ancak…
Burada Eskişehir MHP örgütünün siyasi zeka gerektiren müdahalesini göz ardı etmemek lazım.
öyle ya…
Osman Yüksel partisinden istifa edebilir.
MHP’ye de gelip kaydını da yaptırabilir.

Ancak…
Osman Yüksel’in muhtemel MHP Büyükşehir belediye başkan adayı yapmak, MHP’nin Eskişehir’deki yönetimlerinin müthiş bir siyasi stratejisi olduğu çıkıyor ortaya…
Bakın şimdi!
MHP il başkanı, örgütün ve kendisinin istemediği hiçbir aday adayının elinden tutup Ankara’ya götürmez.
MHP il başkanı, örgütün ve kendisinin istemediği hiçbir aday adayını başta genel başkan olmak üzere partinin en üstündeki yöneticilerin yanına girmesini sağlamaz.
MHP il başkanı, partinin oyunun üzerine oy katacağına inanmadığı hiç kimse için böylesine bir siyasi müdahalede bulunmaz…
Sırf bu operasyon bile, MHP’nin Eskişehir’deki mahalli seçimlerde ne denli iddialı olduğunun göstergesidir…
Sırf bu operasyon bile, MHP’nin Eskişehir siyasetini AK Parti’den daha iyi okuduğunun ispatıdır…
Sırf bu operasyon bile, siyasette rakibi kendi silahıyla vurmanın kanıtıdır…


.....


Herkese gönderilen Volkan Doğan’ın ses kaydı…


“Merhaba. Ben Volkan Doğan. AK Parti Odunpazarı Belediye Başkan adayı. Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanan Odunpazarı Belediye Başkan adaylığımız şehrimize, ilçemize ve siz değerli hemşerilerimize hayırlı uğurlu olsun. Sizlere inancımız sonsuzdur. çünkü biz büyük bir aileyiz. çünkü biz biriz beraberiz. İçiniz rahat olsun. Kalın sağlıcakla.”
Volkan Doğan’a ait bu sözlerin ses kayıtları dolaşıyor ortada…
Herkes, adaylığı resmen açıklanmamasına rağmen adaylığı açıklanmış gibi konuşan  Volkan Doğan’ın bu ses kaydını birbirine mesaj olarak gönderiyor…
Belli ki adaylığının ilan edildiği gün herkese gönderilmek üzere hazırlanmış ses kaydı.
Fakat birileri daha adaylığı açıklanmadan Volkan doğan’a ait bu ses kaydını sosyal medya üzerinden sızdırmış…
Söz konusu ses kaydını herkes paylaşmaya başlayınca, “henüz adaylığı açıklanmayan Volkan Doğan kendi kendine adaylığını açıkladı” konumuna düşmüş…
Volkan Doğan bunu fark etmiş olmalı ki kendi sosyal medya hesabından “Seçim kampanyası sırasında düzenlenen bir ses kaydı dolaşıma grince bir takım yanlış anlamalara vesile olmuş. Şahsi hesap numaram dışında tarafımdan direkt paylaşılmayan hiçbir kaydın dikkate alınmamasını rica ederim” duyurusu yapmak durumunda kalmış.


.....


 


En dikkat çeken yorum!


Osman Yüksel’in AK Parti’den istifa edip MHP’ye geçmesi ve büyükşehir aday adayı olmasına çeşitli yorumlar yapılıyor.
En dikkat çekici yorumu tanıdık bir AK partili yaptı…
Dedi ki:
-“Burhan Sakallı 2 dönem üst üste Odunpazarı adayı gösterildi. İki kez partinin belediye başkanlığını yaptı. üçüncü kez Odunpazarı adayı olması istendi, bunu kabul etmedi. Reis ‘O bize ihanet etti” dedi. Koskoca 5 yıl ortalarda dahi gözükmedi. Şimdi ise aynı parti onu büyükşehir adayı yaptı. Osman Yüksel ise yıllardır çile çekti. Her defasında aday adayı oldu ama listenin yanına dahi sokulmadı. üzeri çizildi, nefes dahi alamadı. Sen olsan bu durumda gitmez misin? Ben çoktan giderdim. Geç bile kaldı.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi