1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Ne ülke olurduk o zaman ama!

Türkiye’nin en büyük şirketlerinden birinde mühendis olarak çalışan bir yakınımız var.
Şirketin, binin üzerinde mühendisin görev yaptığı AR-GE bölümünde çalışıyor.
Geçenlerde şöyle bir şey söyledi:
-“Araştırma-Geliştirme bölümünde sürekli inovatif, yani yenilikçi teknoloji arayışları gerçekleştiriyoruz. örneğin yeni bir şey bulduğumuzda, hemen patentini almak için girişim yapıyoruz. Bir de bakıyoruz ki, bizim bulduğumuzu çin yıllar önce bulmuş ve patentini almış. çoğunlukla, her defasında böyle oluyor. Her bir buluşumuzun, yıllar öncesinde çin tarafından bulunarak patentinin alındığına şahit oluyoruz. İş öyle bir hale geldi ki, artık teknolojinin ve dünyanın nereye gittiğini çin’e bakarak tahmin etmeye çalışır hale geldik”
Duyduğumuz bu son derece şaştırtıcı bilgi karşısında, bunun nedenini öğrenmek istedik.
öyle ya…
çin bu hale birden gelmedi.
özellikle teknoloji konusunda Dünya’nın söz sahibi ülkesi olmasının altında mutlaka bazı sebepler vardır…
Bunu öğrenmek için sorduk kendisine…
-“Asıl neden eğitim mi? yoksa teknolojiye yapılan yatırım mı? ya da bilime verilen değer mi?” diye…
Bu saydıklarımızın hepsinin mutlaka payı olduğunu söyledi önce…
Ardından da…
-“Ama asıl neden ülke yönetiminin tutumundan kaynaklanıyor. Devlet başkanı ‘Bu yapılacak’ diyor, ne yapılıp ne ediliyor o söylenen derhal yapılıyor. Bürokrasi yok. Zaman kaybı yok. İmkansızlık ve olanaksızlık yok. İşte asıl neden bu. Yukarıdan verilen ‘yapılacak’ talimatının anında yerine getirilmesi. Yukarıdan verilen ‘yapılacak’ talimatları genelde ülkeye katkı sağlayacak talimatlar olduğu için çin bugün bu hale geldi ve her ne kadar ülkenin  yönetim şeklinden kaynaklanan sıkıntıları olsa da dünya liderliğine oynuyor” dedi.
***

Şimdi gelelim ülkemize…
Her ne kadar meclis ve Bakanlar Kurulu olsa da, ülke yönetiminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son derece büyük ve geniş bir etkisi mevcut.
Ağzından çıkan ve ‘yapın’ dediği her şey, yapılmak zorunda.
Nitekim bunun yakın zamanda örnekleri de mevcut.
örneğin “Adam otomobil sürerken sigara içiyor. Böyle şey olur mu?” diyor, daha söylediği gün ülkede otomobil sürerken sigara içilmesi yasaklanıyor.
-“sürücüler yayalara saygı göstermiyor” diyor örneğin…
Anında yönetmelik çıkıyor, yayalara yol vermeyen sürücülere ceza uygulanmaya başlıyor…
Mesela “ülke genelinde fidanlar dikilmeli. Her yer ağaç olmalı” diyor, ertesi gün ülke genelinde fidan dikme kampanyası yapılıyor.
Bu saydıklarımız yerinde, güzel, takdir toplayan ve yapılması da gerekli uygulamalar aslında…
Normal bir yönetim tarzında planlamaya kalksanız, bürokrasi, bütçe, zaman ve imkânsızlıklar yüzünden gerçekleştirmeniz belki de ayları bulacak işler…
Fakat ağzından çıkan tek bir söz ile ertesi gün hayata geçiyor.

***
İşte, insan önce çin’i anlayıp, sonra da Erdoğan’ın ülke yönetimindeki etkinliğini görünce,  insan kendi kendine;
-“Erdoğan yarın çıksa da:
-“ülkede Bağımsız, eşit, hızlı ve hiçbir yakınma duyulmayacak bir hukuk veyargılama yaratmanız lazım”
-“demokrasi ve insan haklarının harfiyen uygulanması lazım”
-“Bilim ve teknolojiye önem vermeniz, sıkıntılarını gidermeniz ve bilim adamlarının önünü açmanız lazım”
-“Hizmetliden genel müdüre kadar her türlü alımda liyakati dikkate almanız lazım”
-“ülke kaynaklarının çar-çur edilmemesi lazım”
-“Siyasetin camiye-Okula-Kışlaya girmemesi lazım” falan dese…
Bu dedikleri de, hemen ertesi gün, tıpkı araç içinde sigara içilmemesi, sürücülerin yayalara yol vermesi ve ülkenin her tarafında fidanların dikilmesi gibi anında yerine getirilse…
Ne ülke olurduk ama değil mi...!


....


İlla ki cenaze ya da düğün mü olacak?


Milletvekilleri, Belediye Başkanları, Bürokratlar ve Oda başkanları.
Bunlara diğer Sivil toplum örgüt yöneticilerini de ekleyin.
Pek sık bir araya gelmiyorlar.
Gelmedikleri gibi…
Hemen her ortamda birbirlerine laf söylemekten ve birbirlerini eleştirmekten geri de kalmıyorlar.
Aynı insanlar…
Bir cenaze ya da nikah töreninde rahatlıkla buluşabiliyor.
Buluşmakla kalmıyor, yan yana da oturuyorlar.
Aralarında ki sohbete şahit olsanız, adeta "Bunlar 40 yıllık dost gibi" dersiniz.
Dahası…
Aynı insanların birbirlerini eleştirmelerine ve laf sokmalarına bir türlü anlam veremezsiniz.
Ama…
Cenaze ya da Nikâh töreni bitiyor, her şey eskiye dönüveriyor.
Anlamadığız nokta işte bu.
Cenazeler, Nikâh törenleri ve açılışlarda bir araya gelen şehrin yöneticileri, normal zamanda niye bir araya gelmiyor?
Cenaze, nikâh ve açılışlarda birbirleriyle yaptıkları sohbeti, normal zamanda niye yapmıyorlar?
Madem bu tür törenlerde bir araya gelip, hoş sohbet içinde olabiliyorlar da…
Normal süreçte bunları yapmak çok mu zorlarına gidiyor?
İnsan merak ediyor doğrusu...


.....


O’nu bu ülkenin tamamı anmalıydı!


Atatürk kuşağının az bilinen, gölgede kalmış en önemli temsilcilerinden biridir aslında.
Milli Mücadele tarihinin önde gelen komutanlarındandır örneğin.
Sevkiyatlardan sorumlu bir komutan olarak çanakkale ve Kurtuluş Savaşlarında büyük hizmetlerde bulunmuştur.
Demiryollarının kurucusu v ilk genel müdürüdür.
Cumhuriyet döneminde Bayındırlık Bakanlığı ve Büyükelçilik görevlerinde bulunmuş, Milli İstihbarat Teşkilatının kurucusu olmuştur.
Paris Büyükelçisiyken, Nazi işgali altındaki Fransa’da yaşayan 20 bin Yahudi’yi Türk Pasaportu vermek suretiyle kaçırmış ve resmen ölümden kurtarmıştır.
Soyadını Atatürk vermiştir. Bu adı verme sebebi, kişiliğidir.
11 Kasım 1961 tarihinde yaşama veda etmiştir.
Tek bir vasiyet bırakmıştır.
Mezarının, ilk demiryolu genel müdürlük görevini üstlendiği Eskişehir’de İzmir-İstanbul-Ankara hatlarının birleştiği yere yapılması…
İsteği yerine getirilir: kabri bugün trenlerin Eskişehir çıkışında, Afyon, Kütahya ve İstanbul yol ayırımında Enveriye tren istasyonunun yanındadır.
Bu önemli isim Behiç Erkin’dir…
önceki gün ölüm yıldönümünde, Enveriye İstasyonu yanındaki  mezarı başında anılan Behiç Erkin…
üstlendiği görevlere ve Türkiye Cumhuriyeti için yaptığı katkılara baktığınızda, bütün ülkenin şükran ve minnetle anması gereken ama sadece  Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç ve bir grup vefakar Demiryolcular ile hassasiyet sahibi bazı insanların mezarı başında andığı Behiç Erkin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi