4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ACİL SERVİSLER

           Acil servislerin, acil sağlık hizmetlerindeki rolü oldukça önemlidir. 24 saat kesintisiz hizmet veren acil servisler, hastanelerin vitrini konumundadır. Ayrıca derhal müdahale gerektiren akut vakaların tanı ve tedavilerinin gerçekleştiği, en kaotik, riskin en çok olduğu, iş kazalarının ve iş risklerinin, en yoğun yaşanabildiği birimlerdir.


         Acil servislerin, en büyük sorunu, hasta yoğunluğudur. Bu sorun, o kadar büyük, o kadar yaygındır ki devlet idarecileri bile, aldıkları kararlarda, acilin yoğunluğu nedeniyle bazı hususları acil servisten muaf tutmaktadırlar


           ülkemizde, hastaneye başvuran her üç kişiden biri ''acil'' servislere başvuruyor. Gelişmiş ülkelerde, yüzde 5-8 arasında değişen acil servise başvuru oranı, Türkiye yüzde 28-30'ları buluyor.


            Acil servislere, acil olmayan hastalar da gelmektedir. O nedenle de yoğunluk fazla olduğu gibi, acil durumda müdahale bekleyen hastalara, müdahale gecikmektedir. Oysa Acil servislerde, sağlık hizmetini, en kısa sürede hızlı ve kaliteli bir şekilde sunmak ana hedeftir


        çünkü Trafik kazasında yaralanan, kalp krizi geçiren, ya da zehirlenen bir kisiyi hayata döndürmek çoğu zaman saniyelerin rol oynadığı bir süreçtir. Ana damarlardaki bir kanama, insani 5-6 dakika içinde öldürebiliyor. Duran bir kalbi 3-4 dakika içinde, yeniden çalıştırmak için, mutlaka müdahale edilmesi gerekiyor. Bu süre geçtiği takdirde, oksijensiz kalan beyinde, çok ciddi ve geri dönüşümü çok zor zararlar oluşuyor.


               ülkemizde, acil servislerin, hastalar tarafından uygunsuz kullanılması, acil servise uygunsuz-gereksiz sevklerin yapılması, acil servisin, fiziksel alanın yetersiz olması, malzeme temini konusunda sorunlar yaşanması, personel sayısının, yetersiz, iş yükünün ve mesai saatlerinin fazla olması ve yönetici-çalışan-hasta yakını arasında iletişim eksikliği/bozukluğu, temel sorunlar olarak gündemdedir.


               Acil servilere, acil olamayan hastaların gelmesinin, en önemli sebebi, ülkemizde sevk zincirini gerektiği şekilde hayata geçirilememesi, yönetimdeki karar alıcılar tarafından, toplum, acil servis ve sevk konusunda bilinçlendirilmemesi ve birinci basamak sağlık hizmetlerinin, toplum tarafından da yeterince, dikkate alınmamasıdır.


               Sağlık Bakanlığı, yayınladığı tebliğe göre, acil servislerde hasta yoğunluğunun azaltılması ve hasta memnuniyetinin artırılması için 'triyaj' (seçme/sıralama) işlemi, acil servisin girişine yapıldı.


             Acil servisten müdahalede bulunulması gerekenler, Yeşil alan1'deki poliklinik odalarında muayene edilecek. Branş muayenesi olması gerekenler de acil servis dışında bu birime yakın bir yerde kurulan, yeşil alan 2'de, mesai kaydırma veya vardiya branş polikliniklerinde tedaviye alınacaktır..


             Kırmızı alan hastaları ise triyaj ve kayda dahil edilmeden, doğrudan bu alana alınacak. Triyaj sonrası, sarı alan hastaları bu alana ve ilgili tabibe gönderilecek.


             Bu düzenleme, acil servislerde, uzun yatış ve klinik hasta takibinin önüne geçilmesi amacıyla da düzenlemeye gidildi. Ancak gördüğümüz kadarıyla, bu genelge pek çok acil serviste yeteri kadar kullanılmıyor. Bunun, en büyük nedeni, acil servise gelen hastaların büyük bir kısmı, bu tebliğden haberi yok. çizgilerinde, ne ifade ettiğini bilmiyor.


            Ayrıca düzenleme ile acil servislerde, basit fiziksel iyileştirmeler de yapıldı. Bu kapsamda, acil servis bünyesinde veya yakınında, acil vakaların normal hasta odası ve yatağında yatırıldığı ve kısa süreli gözlem altında tutulduğu, tedavilerinin yapıldığı ya da ilgili kliniğe çıkıncaya kadar, doktor ve hemşire bakımının yakından yapıldığı, en fazla 20 yataklı tam teşekküllü servisler de mevcut. Ancak acil olmayan, hastaların da gelmesi nedeniyle de bu alanlarda da sıkıntılar yaşanmaktadır.


            Oysa birinci basamak sağlık hizmetlerinin, çağdaş bir yaklaşımla yeniden düzenlenip yaygınlaştırılması ve tüm toplum bireyleri tarafından tercih edilebilir şekilde sunulması sağlanmak amacıyla 2005 yılında, uygulamaya başlanılan ve 2010 yılı itibariyle, tüm ülkede hizmetine sunulan Aile Hekimliği Uygulaması ile birinci basamak sağlık hizmetleri sağlık sitemi içinde hak ettiği öneme kavuşmuştu.


            Ancak ülkemizde, diğer gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, birinci basamak sağlık hizmetleri, özellikle de “AİLE HEKİMLİĞİ” ve “SEVK ZİNCİRİ”,  yeteri kadar sağlık sektöründe yerine almadı. Nitekim Sağlık Bakanlığı’ nın haziran ayında, İstanbul için, 886 yeni aile hekimliği kadrosu açtı. Yalnızca, 35 hekim, boş kadrolara başvurdu ve bu başvuruların da 21’i ile sözleşme imzalandı.


              Acil servislerle ilgili tebliği ve çalışmalar, yeniden gözden geçirilmeli, acil hastaların dışında hastaların gelmemesi için de yeniden düzenleme yapılmalıdır. çünkü acil olmayan hastaların gelmesi nedeniyle, hastalar, mağdur olurken, Acil servisler ağır iş yükü altında eziliyor.  Bazen de hasta yakınları tarafından, şiddete   maruz kalıyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi