4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

EĞİTİM DEVLET POLİTİKASI OLMALI

Türkiye, Köy Enstitüleri ile eğitim ve öğretimde, “öğrenciyi merkeze” koymuş ve onun etkin kılınmasını, temel almıştı. Ekip çalışmaları ve bireysel etkinlikler, öğrenci kişiliğinin geliştirilmesi açısından, vazgeçilmez koşuldu.
UNESCO tarafından, Köy Enstitüleri, dünyaya, Türk eğitimi,  model örnek olarak gösterilmiştir. çünkü Köy Enstitüleri, eğitim modeli ile öğrenciler, anlıyor, düşünüyor, sorguluyor ve üretiyor. Yaptığı işin verdiği mutlulukla, yaşamına anlam katabiliyordu.
çok partili dönemde, UNESCO’ nun övgü ile dünyaya tanıttığı, Köy Enstitüleri  eğitim sisteminden vazgeçildi.  Türkiye’de, iktidara gelen her siyasi otorite de Mili Eğitim programlarına ve sistemine el attı. Yani, biri geldi yaptı, diğeri geldi bozdu, Tablo bu olunca da Milli eğitimdeki icraat, yaz-boz tahtasına dönüştü.
AKP İktidarı da Milli Eğitim de, pek çok projeyi gündeme getirdi. Ama Eğitim öğretim, AKP döneminde de yazboz tahtası haline geldi. Nitekim AKP iktidarının, Milli Eğitim Bakanlarından, Sayın Prof. Dr.Nabi Avcı, Antalya’da, düzenlenen Türkiye özel Okullar Birliği, 14. Eğitim Sempozyum’da, gerek yaş, gerek meslek, gerek cinsiyet, gerek bilgiler itibariyle, eğitim dünyasının, tam bir yazboz tahtası olduğunu belirtmişti.
Ayrıca AKP iktidarında, 14 yılda 7 milli eğitim bakanı değişirken, milli eğitim bakanlarıyla birlikte, eğitim sistemi de değiştiriliyor. AKP iktidarında hayata geçirilen, 4+4+4 eğitim sistemi yerine, 3+3+3+4 eğitim sisteminin getirileceği iddia edilmişti.
AKP iktidarı, 5 yıl içinde, değiştireceği, eğitim-öğretim sistem ve programları ile sınavlar değişecek, sınavla öğrenci alan, lise sayısı azalacak, lise son yıl, üniversiteye hazırlık sınıfı olacak, akademik liseler oluşturulacak. Okul öncesi eğitimden itibaren, dönüşüm başlayacak,  müfredatta değişecek.
Ayrıca MEB, 5 yıllık planda, bütün kademelerinde de kendisini yenileme kararı da aldı. Bakanlık, bürokratik yapısı ve mevzuatı, okul yöneticiler, öğretmenler ve eğitim tüm kademelerinde, kökten değişiklikler yapılacak.
MEB’in, planlarına göre, geçen yıl tamamı değiştirilen müfredat “yeniden” değiştirilecek, tüm sınavların, içeriği, soru tipi ve yapısı, yeniden düzenlenecek, ilkokullarda not sistemi kaldırılacak, lise son sınıfı üniversiteye, uyum yılı olarak dönüştürülecek ve sınavla öğrenci alan lise sayısı azaltılacak.
çocukların, her ders ve düzeyde yeterliliklerinin belirlenmesi, izlenmesi ve desteklenmesi için, “Yeterlilik Temelli Değerlendirme Sistemi” kurulacak. Her çocuk için bir “e-portfolyo” (e-dosya) oluşturulacak
Tüm sınavlar; amacı, içeriği, soru tiplerine bağlı yapısı ve sağlayacağı yarar bağlamında yeniden düzenlenecek. Akıl yürütme, eleştirel düşünme, yorumlama, tahmin etme ve benzeri zihinsel becerilerin sınanması öne çıkacak.
öğrencilerin, e-portfolyoları oluşturulacak ve üst öğrenime geçiş ile kariyer gelişimlerinde katılım sağladıkları bilimsel, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetler dikkate alınacak, bir yapı kurgulanacak. Sınav sonrası yerleştirme puanının hesaplanmasında, öğrenci  okul başarı puanı da dikkate alınacak.
İlkokulda, çocukların değerlendirilmesi, not yerine beceri temelli etkinlikler doğrultusunda yapılandırılacak. Teneffüs süreleri artırılacak. Türkçenin korunması ve geliştirilmesi temel eğitimin omurgası olarak ele alınacak
 Liselerde, ders çeşitliliği ve haftalık zorunlu ders saatleri azaltılacak. Ortaöğretim son sınıf öğrencilerinin yükseköğretime hazırlık amacıyla, okul dışı kurumlara yönelmesi nedeniyle, 12. sınıf yükseköğretime hazırlık ve oryantasyon programı olarak düzenlenecek. Bu kapsamda öğrencilerin yükseköğretime okul bünyesinde hazırlanmaları sağlanacak.
5 yaş zorunlu eğitim kapsamına alınacak. 3-5 yaş grubunun eğitime katılımını artıracak  toplum temelli hizmet sunum modelleri çeşitlendirilerek, esnek zamanlı farklı eğitime erişim modelleri geliştirilecek.
özel öğretim kurumlarıyla ilgili, bürokrasi azaltılacak. özel sektörün eğitim yatırımlarını desteklemek amacıyla yasal düzenleme yapılacak ve tedbir mekanizmaları geliştirilecek. özel öğretim kurumlarına devam eden öğrenci oranları artırılacak.
öğretmen ve okul yöneticilerinin atanmaları, çalışma şartları, görevde yükselmeleri, özlük hakları ve benzeri diğer hususları dikkate alan öğretmenlik meslek kanunu çıkarılacak
Ak Parti hükümeti, 17 yıldır iktidarda olmasına rağmen, eğitim alanında sorunlar, her geçen yıl artarak devam etmiştir.   O nedenle de eğitim sistemimiz,hükümet politikası değil, bir devlet politikası olmalıdır. 
Ayrıca eğitim alanında,  başarı bekleniyorsa,  toplumdaki tüm kesimlerin, mutabakat kaldığı,  ülke gerçeklerine uygun, öğrenci merkezli, bilimsel, akılsal, evrensel ve laik eğitim sistemi, sürekli ve kalıcı olarak uygulamada tutulmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi