Geçen yıl transfer tahtası açılmayınca, gençler çıktı sahaya.

İyi ki çıkmışlar!

Futbolcu üretmenin nasıl bir şey olduğunu görme imkanımız oldu.

Ki, daha ilk seneden birçoğuna teklif yağmaya başladı.

önümüzdeki yıllarda esas hedefin ne olduğunu görmek için somut örnek teşkil etti “Bizim çocuklar”

+++

Ancak!

Ortada ekonomik darboğaz var.

Yeni yönetim hangi borçları ödeyeceğini şaşırmış durumda.

Mevcut kadroyu tutsalar, eski oyuncuların borçları var.

Eskileri ödeseler, yenilerine sözleşme imzalatamıyorlar.

Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal durumu!

+++

Malum, Dorukhan bedelsiz gitti Beşiktaş’a.

Liverpool 15 milyon Euro teklifle çalmış Beşiktaş’ın kapısını.

Kaçan balığın ne denli büyük olduğunu görüyor muyuz?

Bu arada sahi Dorukhan bedelsiz olarak nasıl verildi ki Beşiktaş’a?

Bir ara yetkili bir ağız lütfen bunu kamuoyuna açıklasın.

Açıklasın da, belki de tüm borçları tek bir transferle halledeceğimiz bu iş nasıl olmuş bilelim.

+++

Neyse…

Son olarak Fıratcan gitti Trabzon’a…

Profesyonel yaptığınız bir oyuncunun istediği transferi yapmak elbette en doğal hakkı.

Yetiştiği yerden para kazandırmadan gittiği için asla Fıratcan’ı suçlayamayız.

Bu yüzden yönetimin nasıl bir ikilem arasında kaldığına lafı getirelim.

Fıratcan ile sözleşme uzatsanız, belki de hak etmediği bir ücreti ödemek zorunda kalıp, ekonomiyi zorlayacaksınız.

Bu kez bir başka kulübe verdiğiniz zamanda, tıpkı bugün olduğu gibi;

“Kendi yetiştirdiğimiz oyuncuyu nasıl kaptırıyorsunuz?” diye eleştirileceksiniz.

Demem o ki;

Eskişehirspor yönetimi belki de bugüne kadar gelen yönetimler içinde en zor sınavı veren yönetimlerden birisi olmuş durumda.

çünkü;

Bugüne kadar hazır oyuncu alıp satanlar yönetimler vardı.

Şimdi ise kendi yetiştirdiğimiz oyuncuları ya tutmak ya da kaptırmak arasında hengâme yaşayan bir yönetim topluluğu var.

Umarız hangi oyuncu ile ilgili olursa olsun doğru kararı verirler.

İnşallah gönderilen oyuncu, gönderildiğine;

Elde tutulan genç oyuncu ise sözleşme imzalamaya değmiştir!

Bunu da zaman gösterecek.

Tarihin en zorlu günlerini yaşayan yönetime “kolay gelsin” diyoruz…

NOT; Birkaç günlüğüne izin istiyoruz sizlerden. Şehir dışı programımız nedeniyle ayrı kalacağız. Dönüşte sohbetlerimize devam edeceğiz. Şimdilik sağlıcakla kalın…