Eskişehirspor’da bir transfer yasağı çıkmazıdır sürüp gidiyor. -6 puan gelme endişesi de cabası… 

Kulübü camiayla paralel olarak yönetemeyenler, futbolculara yedirdikleri transfer ücretlerinin üstüne fatura ettiklerinin bedelini de koca kulübe ödetiyorlar.

Peki kimse neden sormuyor?

Kim sırtlayacak bu tabutu?

Eskişehirspor’un ecelle anlaşmalarını yapan başkanlarından başka!

***

Borç utancının neredeyse madalya gibi taşındığı ve üstüne üstlük tüm yükün takımın idamesi adına İcra kuruluna yüklendiği bu dönemde, iş yapması gerekenler olanları izlerken bütün yanlışlarını doğru sayıyorsa. Orada yanlış giden bazı işler vardır. Geçmişte yanlışlara kucak açanların doğruya yer açması da mümkün değildir…

Bu şehirde Eskişehirspor’u yönetme becerisinin adı laf yetiştirmek, futbolcu yetiştirmek değil zaten.

Asıl acı olan taraf, kulübü borç batağına sürükleyenlerin boynuna astığı ihanet kolyesi de, altyapı oyuncularının alın teriyle silinmeye çalışılıyor.

Altyapı mı?

Şuan ki oyuncuların dahi mecburiyet nedeniyle oynatıldığı bir dönemde yaşananların adı, ikiyüzlü sahtekar bir yatırımcılığın ta kendisidir.

***

Böyle bir dönemde bir kaç gönül adamı ortaya yürek koyup, kendini öne atarak icra kurulunu oluşturup Eskişehirspor’u yaşatmaya çalışmasa acaba ne olurdu?

Fakat diğer acı olan da, bunu dahi fırsata çevirerek kenara çekilip önüne konanları yiyenler, acaba ardında bıraktıkları çöplere yan gözle bakar mı?

Transfer tahtasının açılmasını çıkış yolu gösteren ve herkesin gözünü kamaştıran bir başkanın daha önce olduğu gibi yine kendini kurtarmak uğruna geçmişte ne bedeller ödettiğini, içler acısı tablolar anlatıyor zaten...

***

Hiç düşününüz mü?

Şuan ki borç olarak nitelendiren meblağların dörtte biri altyapıya harcanmış olsaydı, kaç yetenekli futbolcu çıkardı ortaya?

Eskişehirspor’un geleceği transfer yasağının kalkmasına kurtaracaksa;

Bunun cezasını Süper lige çıktığımızdan bu yana görev yapan tüm başkanlar ve yöneticiler üstlensin.

Transferde menajerlere yedirdiklerini ödemek de onların boynunun borcu olsun!

Doğru olanı da bu değil midir?

Bugünkü Osmanlı maçına gelecek taraftarın hakkı değil midir bunu istemek?

çok mu şey istiyoruz acaba!

Düştüğümüz dönemde gözü görmeyen oyuncuları, Pinto’ları ve diğer adını sayamadıklarımızı…

Bunun yanında sancılı bir dönemde Erkan Zengin’i şampiyonluk vaadiyle yılda bilmem kaç paraya alıp, teknik direktörlere karşı "oymacı ustalığı" yaptıranların kulüpte ki hesapları hesap içinde hesaptır da!

Bu kulübün borcunu istemeyi neden kimse hesap etmez?

İşte bu yüzden şimdi ödeşme vakti.

Ve tam da zamanı…

Yok mu sorgulayanı?

***

Bakın hesaplar ortada…

Eskişehirspor her sezon zararda…

Merak etmeyin!

Bunca genç oyuncu oynamasına rağmen, bu sezon sonunun bilançosunu da göreceksiniz.

Yasak kalkarsa ne mi ne olacak?

Zihniyet değişmediği müddetçe, transferde bunların ayranı yine kabaracak, kirleri de çoğalacak.

Peki, kulübün şuan ki durumu onların içe dönük yönetim biçimine yönelmelerini sağlar mı?

Hiç zannetmiyorum.

Borçlanmak için yeni teknikler geliştiren yöneticilerle.

Ve kulüpte ki bu ihanet düzeniyle…

Borç yiğidin kamçısı falan değildir.

Kulübün mallarını kendi harcırahı gibi kullananların yiğitlikle de ilgisi yoktur, başkanlıkla da…

Artık kimse kusura bakmasın…

Bizim köklü bir zihniyet değişikliğine ihtiyacımız vardır.

Hele ki böylesine dibe vurduğumuz bir dönemde.

***

Gerçek Eskişehirspor taraftarları!

Eğer bir devrim yapmak istiyorsanız.

Yokluklara baş kaldığınız gibi bu düzeni yaratanlarla da savaşın!

Ve kulübü yaşatmak adına verdiğiniz mücadele kadar gönül verdiğiniz takımı bu noktalara getirenlerin cümlesinden bunun hesabının sorulmasını sağlayın…

çünkü bunu yaptıracak güç sizsiniz.

çünkü siz Eskişehirspor’un gerçek sahiplerisiniz.

Gerçek Eskişehirspor taraftarının gönlünde,  böyle başkanlardan medet ummak kadar çaresiz bir duruş olamaz.

****

Kulübü bu noktalara getirenler belliyken, bir kez başka kulübün ceza alması nedeniyle sırf Avrupa’ya götürdü diye, bazılarını vazgeçilmez mi yaptınız?

Biraz da kulübün neden buralara geldiğinin tahlilini yapın artık!

Ve bir sezon sonra Türkiye kupasında final oynayan Eskişehirspor’un neden Avrupa’ya gidemediğini de araştırın!

Ve küme düşmeye kadar giden bu yolun zemini hazırlayanları asla göz ardı etmeyin!

***

Bakmayın şuan ki sıralamaya, yasak açılmadığında kafasına kaçmayı koyanlara da…

Giden gider Eskişehirspor hepimizin.

Soysuzluk var olmaktansa haksızla savaşmayı tercih edenler için her zaman bir çıkış yolu vardır.

Ve inanın hiç biri bu takımın genç oyuncularla bu puanları alacağına inanmıyordu. Ya da inandırmak istemiyordu…

Şunu da unutmayın; kenetlenmiş camiasıyla Eskişehirspor'un hâlâ yaşama ve ligde kalma şansı vardır.

Kulübün geleceğini çalanlara inat, geleceği kurtarmak için mücadele edenlerle yan yana durmak daha anlamlı değil mi?

Bu gidişle her hafta başka bir hikayeyle kulübü ayakta tutmak adına verilen mücadele zaman aşımına uğrar ve bazı şeylerin de inandırıcılığı kalmaz.

önemli değerler de zedelendi mi kimsenin bundan sonra Eskişehirspor için tutunacak dalı da kalmaz. Kalmıyor da zaten. İşin içine girerek yaşayanlar görüyor…

Bu yüzden transfer yasağını açmak kadar kulübü bu noktalara getirenlerin hesap vermesini sağlamak öncelik olmalı.

çünkü görüldü ki bu işin başka çıkış yolu yok…