Anne ve çocuk nüfusu ülkemizin yaklaşık % 60’ını oluşturmaktadır.  Anne ve çocuk sağlığının halk sağlığı için oldukça önemli olduğunu söylemek mümkündür. Beslenme hem koruyucu sağlığa hem tedaviye temel teşkil ederken anne ve çocuk beslenmesinin bilimsel gerçeklerle ortaya konulması gelecek nesillere ve beslenme bilimlerine katkı sağlamaktadır.

Anne beslenmesi için önemli konulardan biri de emzirme beslenmesidir. Gebelikten sonra bebek doğumu ile hemen başlayan emzirme süreci genellikle 24 – 25 aya kadar devam etmektedir.  Emzirme sürecinde beslenme haricinde anne ve bebek için; stres, yeterli uyku, ruhsal durum gibi faktörler de çok önemlidir. Annenin bebeğini emzirmek istemesi, emzirme pozisyonları, göz teması kurması, doğru beslenmesi etkili olduğu gibi yapılan araştırmalar gösteriyor ki babaların emzirmeye destek vermesi bu süreci daha verimli hale getirmiştir.

Emzirme beslenmesi de her zaman bahsettiğimiz gibi kişiye özel bir beslenmedir. Annenin tıbbi durumu, yaşam tarzı, besin tercihleri, uyku zamanları, emzirme dönemleri, bebeğin tıbbi durumu gibi etkenlere göre kişiye özel diyetisyen tarafından hazırlanmaktadır.

1.Yeterli Su Tüketimi

Emzirme beslenmesinde çok büyük yeri olan husus; yeterli su tüketmektir. Anne bireye göre değişebilmekle beraber 3,5 – 4 – 4,5 litre su tüketimi civarında su tüketimi tavsiye edilir. çünkü mucize 1 litre anne sütünün oluşması için vücutta 500 litre kan dolaşımı olması gerekmektedir. Sıvı dolaşımını sağlamak için fazla miktarda su tüketilmelidir.

2.Yeterli Beslenmek

Anne bireyin yeterli ve dengeli beslenmesi emzirme beslenmesinin yapı taşlarıdır. Günlük alınması gereken enerji miktarına emzirme ile ilave edilecek enerji vardır. Yeterli ve dengeli beslenmek anne sütü miktarından ziyade anne sütü kalitesini etkileyen hususlardır. Vitamin, mineral, protein, yağ, karbonhidrat gibi besin gruplarının günlük beslenmede belirli düzeyde bulunması yeterli beslenmek demektir.

3. Dengeli Beslenmek

Yeterli beslenmenin günlük beslenmede öğünlere uygun dağılımı ise dengeli beslenmektir. Birçok emziren annede gözlemlediğim davranış, özellikle anne doğum izni veya ev hanımı olma sebebiyle evdeyse, öğle yemeklerinin atlanması ve kahvaltı – akşam yemeği arasında besin tüketimi yapmamaktır. Unutmayın ki bu davranışla sadece kendi beslenmenizi değil bebeğinizin beslenmesini de ikinci plana atıyorsunuz.

4. Ekmek Tüketmek

Son zamanlarda bilimsel olmayan söylemlerle birçok kişi ekmek tüketmekten korkar hale gelmiştir. Toplum olarak çok fazla ekmek tükettiğimiz bir gerçektir ancak ekmeği tamamen kesmek sağlıklı beslenmek için yanlıştır. Kültürümüzde önemli bir yeri olan ekmek yerine ekmek yerine geçen farklı besinler de tüketilebilir (örnek : bulgur, buğday vs.) . Ekmek yerine geçen besinlerin bireyin beslenmesinde belirli seviyede (kişiye göre tamamen değişir) bulunması yeterlidir.

5. Sebze ve Meyve Tüketimi

Sebze ve meyve tüketimi anne sütünün kalitesi için önemlidir. Vitamin ve mineral açısından zenginleşen anne sütü kalite kısmının %20’lik boyutunu oluşturur. Zenginleşen anne sütü bebekte bağışıklık başta olmak üzere büyüme ve gelişmesini olumlu etkiler.

6. Şeker Tüketimi

Ne yazık ki emzirme beslenmesinde toplum olarak doğru bilinen yanlışlardan biri de; fazla tatlı tüketmektir. Günlük beslenmede enerjinin en fazla %10’u basit şekerlerden gelebilir hatta bu oran Dünya Sağlık örgütü tarafından son yıllarda %5’e çekilmiştir. Fazla tüketilen şekerler (helva, baklava, çikolata, hoşaf vs.) anne sütünün kalitesini düşürdüğü gibi bebek için süt olmamakta annede fazla yağ olarak depolanmaktadır.

7. Kontrolsüz Ağırlık Kaybetmek

Diyetisyen tarafından anne bireye özel hazırlanan emzirme beslenmesi ile anne sütünün kalite ve miktarı artarken annede depolanan fazla yağlar azalmaktadır ancak bu özel ve önemli bir beslenmedir. Zaman zaman beslenme tedavisi kapsamında yer alan bu beslenmeyi anne birey diyetisyen ile birlikte değerlendirmelidir. Kendi başına ağırlık kaybetmeye çalışırken anne sütü miktarı ve kalitesini azaltan çok fazla anne bulunmaktadır. Lütfen dikkatli olunuz.

   
Sağlıcakla kalın.
Diyetisyen Sümeyye Eroğlu