BAKKAL AMCA, BAKKAL AMCA UNUN VAR MI?


Hatırlar mısınız?


Mahmut Tuncer’in o meşhur şarkısını?


“Bakkal Amca…”


Şarkının çıktığı yıllarda süpermarketler ortada yok tabi…


Herkes kendi mahallesinin “Bakkal amcasından” yapıyor alışverişini…


Hem tanıdık hem de veresiye imkanı tanıyor olmasından gerek…


Eee ne yapacak geçimini tek bir maaşla sağlayan halk?


Yetmeyince erteliyor bazı şeyleri…


O zamanlar kredi kartı da yok herkesin cebinde…


Mahallemin “Bakkal Amcası” kredi kartı gibi…


Üstüne üstlük faiz de almıyor.


Bundan büyük şans mı olur?


Tam bakkaldan çıkarken gördüğü bir çikolatayı da poşetine atıp “ Bunu da yazıver” diye çıkıp gidiyoruz dükkandan…


Bundan öte güven nasıl olur ki?


Üstelik zamane insanını harbiden anlamıyorum.


Yaşım da öyle çok değil üstelik.


Şimdiler de bakkal da denmiyor, yeni adı market, süpermarket…


Ama ben bakkal demeye devam edeceğim.


Daha sıcak geliyor, daha samimi…


Mavi kapılı o şirin dükkanlara en iyi giden isim bu…


Bu aralar ilgi görmüyor bizim şirin alanlar… 


Neden beğenmezler ki mahalle bakkalını?


Temel ihtiyaçlardan ötesi bulunmuyor zaten…


Şu süreçte bana da lazım olan o değil mi?


Üstelik çocukların dilinden de anlıyor sizin o beğenmediğiniz yerler…


Daha çok insanın halinden anlıyor ama…


Öyle lüks, çocukların birbiriyle kıyaslayacağı, yarışacağı oyuncakları dizmiyor yan yana…


Süpermarketten çıkarken başkasının elinde gördüğün o pahalı oyuncağı ben kendi çocuğuma alamadım diye içinde bir ukte de kalmıyor.


Genellikle kapı kenarına diziyorlar rengarenk, fiyatı pahalı olmayan şeker türü oyuncakları…


Bu aralar biraz da slime’lar moda…


Oyun hamuru tarzı bir şey…


Fiyatı da çok uygun zaten…


Bence harika düşünülmüş…


Çocuklar evirip çevirirken acayip stres atıyor.


Ben dahi oynuyorum.


O yüzden diyorum ki kardeşim sevin mahallenizdeki bakkalları…


Bakkal amcaları…


Bakkal teyzeleri…


Değer verin, katkı sunun…


Zor günlerinde yanında olun…


Onlar yıllar önce en zor günlerinizde yanınızdaydı.


Cebinizde paranız yokken şimdi beğenmediğiniz o bakkal amcalar, “Tamam aybaşı” verirsin diyerek gülümseyerek yollardı.


Unutmayın veresiye defterleri…


Unutmayın kardeşim…


Mahmut Tuncer’in şarkısında söylediği gibi söylüyorum bende:


“Bakkal amca, bakkal amca
Ne var?
Yağın var mı?
Var var!
Unun var mı?
Var var!
Şekerin var mı?
Var var!
Ne duruyorsun?
POŞET YAPSANA!


POŞET YAPSANA!”


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özge Zaim Arşivi