Geçtiğimiz hafta Kanal D ‘de yayınlanan Sadakatsiz Dizisinde intikam konusunu kaleme almıştım. Şimdi diyeceksiniz ki ‘iyi ki dizi yayınlanıyor. Sana da bol bol konu çıktı’ Vallahi ne yalan söyleyeyim ‘iyi ki’

Bazen ne yazacağımı günlerce düşünüyorum. Her şeyi köşeme aldığım için bazen konular tükeniyormuş gibi hissediyorum. Derken böyle güzel bir ilham kaynağı dizi çıkıyor, ya da birileri muhteşem fikirlerle ilham veriyor bende hemen yazmaya başlıyorum.

Bugünkü ilham kaynağım tanıdıklarım. Köşe yazılarımı okuyanlar artık benimle samimiyet kurmaya korkar oldu. Her olaylarında ilham alabildiğim ve köşeme taşıdığım için.. Her ne kadar çekinseler de ben ilham kaynaklarıma teşekkür ederek başlamak istiyorum köşe yazıma.

Yaşamımızda çevremizde, dizilerde çok sık rastladığımız yasak ilişkiler.

Yani öteki Kadınlar!

Aslına bakacak olursanız öteki kadın olmak ateşe yürümek gibidir. Başka bir hayata ait olduğunu bildiği bir adamla, belki de asla sahip olamayacağını bile bile aşk yaşamaktır. Kimi zaman susturmaktır tüm gerçeklikleri. Bir süreliğine unutmak! Oda bekârmış gibi düşünebilmek, hayaller kurmak. Başka bir hayatın gerçek kahramanı olduğunu unutarak, inadına hayaller kurmak. öteki kadın olmak, hayal aleminde yaşamayı da gerektirir aslında..

çoğu zaman erkekler tarafından eksik mutluluklarının tamamlayıcısı gibi seçilen ikinci kadınların da duyguları olduğu kimsenin aklına gelmez. Onlar, kısıtlı zamanlarda kırık aşkların tamircisi vazifesini görürler. Sürekli mutlu gözükmelerinin ötesinde tercih edildikleri için sevinmeleri mi, üzülmeleri mi gerektiğini bilemezler.

Peki ya gerçekler?

İstediğin zaman arayamamak, özgürce dolaşamamak, hep bir kısıtlama ve yasaklar nereye kadar? Bir süreliğine unutulan o tüm gerçekler geri geldiğinde, belki de kendine bile bunu yakıştıramayan; ah o öteki kadınlar.

Neden İkinci Kadın Olunur?

 Aslında bu bir seçim değildir. Hiçbir kadın sevdiği adamı paylaşmak istemez elbette. Fakat aşk sarhoşuyken o adamın evli ya da nişanlı olduğu veya bir sevgilisinin olduğu çok da fark edilen bir şey değildir.

Bu ilişkiden yara almadan kurtulmak bence hiç mümkün değildir ama zararın neresinden dönerseniz sizin kârınız olacaktır. Bir an önce bu aşk sarhoşluğundan çıkın.  çünkü eşine bu sadakatsizliği yapan bir adamla olan ilişkinizde gerçekten sadakat olacak mı bir düşünün derim. Bir kere ihanet eden hep eder benim gözümde. Karısına belki varsa çocuklarına bile ihanet edebilen bir adam size neden ihanet etmesin ki?

İstisnaları duymak istediğinizi de biliyorum ama bu tür ilişkilerdeki sonu açıklayayım ben size. Bütün erkekler düzen düşkünüdür. Ve hiçbir erkek çok büyük bir sorun olmadan düzenini bozmak istemez. Eğer ayrılma söz konusuysa da bu ikinci kadının yüzünden değildir. Eğer  "Keşke" demek istemiyorsanız üç kişilik aşk üçgeninin parçası olmamaya çalışın. Bu ilişkiye başlamışsanız, size ne kadar zor gelse de mantığınızı devreye sokarak bitirmeye çalışın derim ben.