Atatürk'e yurt dışından akademik fahri profesörlük ünvanı verildi

Atatürk'e yurt dışından akademik fahri profesörlük ünvanı verildi
Tüm dünyanın hayran olduğu, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ölümünün ardından bir ünvan daha verildi. Atatürk, yurt dışında profesörlük ünvanı aldı.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk sadece Türk halkı değil, dünyadan pek çok millet tanımak, keşfetmek, ilmi, sözleri ve ilkelerinden faydalanmak için çabalıyor.

Hem askeri dehası hem de siyasi ve toplumsal başarılarıyla dünyanın en çok sevdiği tarihi kişilik olarak gösteriliyor.

Sadece Türk Milleti değil, dünyadan pek çok millet tanımak ve keşfetmek için çalışmakta.

Onun değeri her geçen gün daha da çok anlaşılıyor.

Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken Atatürk'ün ünvanlarına bir yenisi daha eklendi.

Türk Gençliği olarak her seferinde bizi onurlandıran öncümüz Atamızın üstün vasıflarıyla anılmasının haklı gururunu yaşamaktayız.

Atatürk'ün bilim, sanat, siyaset, kültür ve edebiyat alanındaki öncülüğü ve "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkeleri bugün bile pek çok devleti ve devlet liderini, sanat camiasını ve eğitim dünyasını etkisi altına almaya devam ediyor.

Bu onun özel kişiliği, düşünce ve fikirlerinin ölümsüzlüğünün apaçık kanıtı olarak görülmektedir.

Mustafa Kemal Atatürk, pek çok savaşlar ve devrimler sığdırdığı 57 yıllık muhteşem hayatında ve ölümünden sonra pek çok lakapla anıldı.

Bunlar Anafartalar Kahramanı, Gazi, Ulu Önder, Türklerin Babası, Başkumandan, Cumhurbaşkanı ve Devrimci gibi isimlerdi.

Şimdi de vefatından sonra yeni bir unvana daha sahip oldu. Prof. Mustafa Kemal Atatürk…

ataya-profesorluk-odulu-005.png

ATATÜRK ..

Atatürk’e özgü “İnsan-Sevgisi”, her şeyden önce Türk milletinin moral yapısından güç alarak evrensel boyutlara ulaşmasıdır. Ulusunun gençliğine EY TÜRK GENÇLİĞİ diye hitabını Nutuk son sayfasında yer verirken .onlara emanet etmiştir.
Liderler hitaplarında “akıl” ve “ruh” evriminin dinamizmi içinde erişebildikleri moral aşamalarla orantılı olarak toplumların uygar yapılarına katkıda bulunmaktadır. Atatürk’ün üslup karakteri, kişiliğindeki özgüveni yansıtması ve bu karşılıklı denge, insanoğlunun moral gücünü, ileriye yönelik kesintisiz bir sevgi potansiyeli içinde yenileyip tazelemektedir.

Ulusuna halkına seslenişi hep naif yücelten bir dille hitabı onun nasıl asil ve mütevazı bir kişilik olduğunun apaçık göstergesidir . Atatürk’ün tüm inisiyatiflerine, engin bir şefkat ve özveriden beslenen insan sevgisinin egemen olduğu, açık seçik ortadadır. Ata’mızın, Cumhuriyetin kuruluşuyla ilgili olarak Millet Meclisinde göze almış olduğu amansız mücadeleyi, dış düşmanlar kadar iç düşmanlarla da girdiği mücadele bunların başarısızlığa uğratma yolunda olağanüstü çaba harcaması ve Ata’nın milletvekilliğini önleme yolunda, ortaya koydukları yasa tasarısıyla, cehaletten güç alan bencil davranışlarını açıkça ortaya koymuşlardı. Atatürk tek adam olmayı değil, Cumhuriyeti kurup demokrasiyi her şahsın önemli bir değer olup fikirlerini özgürce etik kurallarla uygulayabilmesini sağlamıştır. Atatürk’ün tüm inisiyatiflerine, engin bir şefkat ve özveriden beslenen insan sevgisinin egemen olduğu halkına verdiği bu önem ile arz edilmektedir.

Türk hitabet sanatının önemli bir eseri olan Nutuk, Atatürk'ün konuşma ve yazma sanatına olan hâkimiyetini gösterir. Okunmaya başlandığı sırada nezaketiyle bilinen büyük lider, Efendiler! diye söze başlar ve uzun sürecek olan konuşmasından dolayı bağışlanmasını diler.
Nutuk, kendisini hitabet sanatının doruğuna çıkaran dil ve üslûp mükemmelliği ile de örneklik ve öncülük edebilecek niteliktedir.

Nutuk sonu ise, "Türk istiklâli" ve "Türk Cumhuriyeti" kavramları üzerine kurulmuş bir metindir. “Ey Türk gençliği!” ile başlayıp “Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!” diye biter.

Atatürk'ün bilime verdiği önem Atatürk'ün genel felsefî düşüncesinin temelinde bilim ve akılcılık yatmaktadır. Tüm eserlerinde Nutuk başta olmak üzere titiz ve usta bir bilim adamının rasyonalizmi içinde kaleme alınmıştır. Eserlerinde olduğu gibi her konuya bilimsel bir yaklaşımla çalıştığı görülmektedir.

“Dünyada her şey için, yaşam için, başarı için en gerçek yol gösterici bilimdir fendir. Bilim ve fennin dışında yol gösterici aramak aymazlık, bilgisizlik, doğru yoldan çıkmışlıktır. Yalnız bilimin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki evrelerinin gelişimini anlamak ve ilerlemelerini izlemek koşuldur.”

"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, muvaffakiyet için, en hakikî mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalâlettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekamülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır." Bu sözlerdeki Fen kelimesi bugünkü anlamı itibariyle matematik, astronomi, fizik, kimya ve biyolojiyi kapsayan temel bilimler anlamına gelebilir. Ancak 20. yüzyılın başında dünyada ve Türkiye'de "teknoloji" kelimesinin pek kullanılmadığı ve hatta bilinmediği hususu dikkate alınırsa o gün ifade edilen geniş anlamlı bilim ve fen kelimelerinin aynı anlamda "teknoloji" kavramını da kapsadıkları görülecektir. Atatürk'ün 1936-1937 yıllarında yazdığı 44 sayfalık GEOMETRİ KİTABI sayesinde bugün geometri terimleri en kolay ve anlaşılır şekilde yazılıp okunmaktadır.

ataya-profesorluk-odulu-004.png

“Her şeye rağmen
muhakkak bir nûra doğru yürümekteyiz.
Bende bu imanı yaşatan kuvvet,
yalnız aziz memleket ve milletim hakkındaki
pâyansız muhabbetim değil, bugünün karanlıkları,
ahlâksızlıkları, şarlatanlıkları içinde
sırf vatan ve hakikat aşkıyla ziya serpmeğe
ve aramağa çalışan bir gençlik gördüğümdür…”

Mustafa Kemal

“ Demokrasi esasta kişiseldir; bu nitelik vatandaşın egemenliğe insan sıfatıyla katılmasıdır. ... Eninde sonunda demokrasi eşitliktir. ... Vicdan özgürlüğü mutlaktır ve ona karşı çıkılamaz; Kişinin doğal haklarının en önemlilerinden biri olarak tanınmalıdır. ... Şüphesiz düşüncelerin, inanışların başka başka olmasından yakınmamak lâzımdır. Çünkü bütün düşünce ve inanışlar bir noktada birleştiği takdirde, bu, hareketsizliğin görünümüdür. ... Gerçek özgürlükçüler, hoşgörünün genel bir huy olmasını isterler. Ama hatta iyi niyetle de olsa, bağnazlık hatalarına karşı dikkatli olmaktan vazgeçemezler. Çünkü iyi niyetle, hiçbir zaman, hiçbir şey onanılmamıştır...”

ataya-profesorluk-odulu-003.png

Amerikalı gazeteci Gladys Baker’ın, diktatör denilmesinden niçin hoşlanmadığı sorusuna verdiği yine naif bir cevapla, insanoğluna duyduğu sevgi ve saygıyı, nice devlet adamının erişemediği bir anlayışla dile getirmiş ve şöyle demiştir:

“Ben diktatör değilim. Benim kuvvetim olduğunu söylüyorlar. Evet, bu doğrudur. Benim isteyip de yapamayacağım hiçbir şey yoktur. Çünkü ben gücümü milletimden alırım. Bence diktatör, başkalarını kendi iradesine zorla tutsak edendir. Ben, kalpleri kırmak değil, kalpleri kazanarak hükmetmek isterim…”.

“Norveç atasözü” (“Çaresiz kaldığında Atatürk gibi düşün”) etrafında oluşan sanal cemaat, birinci tip (“göğüs kabartan” bilgi etrafında oluşmuş sanal cemaat) için ideal bir örnek teşkil ediyor.
Norveçliler Atatürk’ün kişilik özelliği ve dik duruşunu Atasözü yaparken” Çaresiz kaldığınızda ATATÜRK gibi, düşünün” o imkansızlıklar içinde çok büyük düşünerek uyguladı... Sadece inandı .

ataturk.png

Japonya'da 70 yıldır Atatürk'ün hayatı zorunlu ders olarak okutulmaktadır! Gençlerine onun ilmi bilime verdiği önem insani etik özellikleri örnek olarak gösterilirken Asya ülkeleri Kore ve Çin de ulu önderimize saygısını her seferinde paylaşmakta.

Avustralyalılar ise Çanakkale’de savaştığımız halde Önderimize hayranlıklarını hiç esirgemeden dile getirip üstün kişilik vasfını ,verdiği önemi vurguluyor.. Avustralyalılar Mustafa Kemal Paşa'yı Asil ,samimi üstün vasıfları olan insani yönü çok yüksek bir komutan' olarak tanımlıyor."
"Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır"

Savaşta bile etik kurallara uyan Mustafa Kemal ATATÜRK 1934 yılında bir kez daha Anzak annelerine hitap eden Atatürk, tüm dünyada zihinlere kazınan o sözleri söyler:
"Sizler, Mehmetçikler ile yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır."

“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar. Burada bir dost vatanın topraklarındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlâtlarını savaşa gönderen analar. Gözyaşlarınızı dindirin. Evlâtlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlâtlarımız olmuşlardır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk”

Atamızın bu sözleri, Avustralya hükümeti tarafından, bu felsefesine bir şükran ifadesi olarak, Avustralya’da geleneksel üslûpta inşa edilmiş bir Türk çeşmesi üstünde, İngilizceye çevrilmiş halde yer almaktadır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Çanakkale’de bizlerle savaşırken ölen düşman erlerine ve onların üzgün analarına yönelik kısa nutkun taşıdığı anlam ise, eşine rastlanmamış bir dünya görüşünü yansıttığıdır ve Atatürk , derin bir şefkat ve merhametle oluşan bu duyarlı davranışla, insanlık tarihine benzeri görülmemiş bir “Belge” armağan etmiştir.

ataya-profesorluk-odulu-002.png

Sadece Türklere değil dünyanın örnek aldığı neredeyse her ülkede heykeli dikilen Avrupa ,Asya ,Amerika, Afrika kıtalar arası üstün insani yönü, savaşırken bile etik kurallarla hareket etmesi ile dünya lideri olarak örnek gösterilen Ulu önderimiz Atatürk’ün bu unvanı alması için proje çalışmalarımızda yer verme kararımızla çalışmalarımızı yoğunlaştırdık.

İstanbul Tasarım Derneği Başkanı Warnborough İngiltere , İrlanda ve SSBM Geneva Swiss School of Business and Management Genava Üniversitelerinde Akademisyenlik yapan Dr. Semih Artün ‘ün girişimci kişiliğiyle bilinen yurt içi ve yurt dışı uygulanan ve uygulanması beklenen birçok milli ve yerli projesi bulunmaktadır.

Atatürkçülük kavramının ilkelerini benimseyerek ilim ve fikrini, dünya barışı görüşünü sentezlemek. olduğunu Atamızın çizdiği yolu gösterge olarak kullanabilme kabiliyeti hayata geçirebilme esas amaç olmalı. .İlkesini benimsemekte Akademisyen Proje ve operasyon yöneticisi olarak başarılı çalışmalara imza atmaktadır.

ataya-profesorluk-odulu-001.png

Warnborough İngiltere , İrlanda ve SSBM Geneva Swiss School of Business and
Management Genava Üniversitelerinde Uluslararası tez danışmanı ve akademisyeni olarak görev yapmaktayım.

Atatürk’e “BİLİM, EDEBİYAT VE SANAT DALINDA FAHRİ PROFESÖRLÜK” unvanı verilmiştir. İlim, Bilim Edebiyat ve Sanat dalında kurtuluş mücadelesi verirken dahi bu özelliklerini en naif şekilde ulusuna yansıtan teşvik eden, bilimi ilimi ve sanatın önemini her koşulda dile getiren ulu önder Atatürk’ün dünya lideri olduğunu, “YURTTA BARIŞ, DÜNYADA BARIŞ” ilkesiyle tüm dünyaya barış mesajını verdiğini , İlkeleri, devrimleri ile kişisel özelliklerini tanıttığım Ulu Önder Atatürk için Profesörlük Unvanı talep ettik.

Warnborough Üniversitesi konseyi Atatürk’ü çok yönlü inceleyerek bu unvanı alması gereken büyük bir dünya lideri olduğunu ve bu unvanı Atatürk’e vermenin onlar için ayrıca onur olduğunu belirttiler.

Sonuç olarak; Warnborough Üniversitesi tarafından Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e “BİLİM, EDEBİYAT VE SANAT DALINDA FAHRİ PROFESÖRLÜK” unvanı verilmiştir.

ataya-profesorluk-odulu.png

Özlemle anıyoruz ,açtığın yol kurduğun ilke ile izindeyiz ATAM
Sonsuz sevgi ve saygılarımla
Dr. Seda Özlem ÖZGÖZ
WARNBOROUGH COLLEGA İRELAND
ÜNİVERSTY AKADEMİSYEN

Etiketler :