Babalık davasında şok gelişme

Babalık davasında şok gelişme
Eskişehir’de, hayat sigortasından para almak için kendisini zehirleyerek öldürmeye çalıştığı iddiasıyla yargılanan eşinin 21 yıl önce dünyaya getirdiği çocuğun kendisinden olmadığı mahkeme kararıyla kesinleşen doktor...

Eskişehir'de, hayat sigortasından para almak için kendisini zehirleyerek öldürmeye çalıştığı iddiasıyla yargılanan eşinin 21 yıl önce dünyaya getirdiği çocuğun kendisinden olmadığı mahkeme kararıyla kesinleşen doktor İ. D, "Dava, benim haklım olduğumu, '20 yıl oğlum' diye bildiğim ve maaşımdan 900 YTL nafaka kesilen Y.D.'nin benim oğlum olmadığını ispatlamıştır" dedi.
Eskişehir 3. Aile Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü son duruşmasına, Zübeyde Hanım Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde görevli Uzman Doktor İ. D. (49) ile boşanma davası açtığı eşi A.D. (40) katılmadı. Hakim, her iki tarafın avukatlarının hazır bulunduğu duruşma sonunda, Adli Tıp Kurumu'nda yaptırılan DNA testi sonucuna dayanarak, İ. D. ile Y.D. (21) arasındaki soy bağının iptaline karar vererek, davayı kapattı.
Bunun üzerine Kızılcıklı Mahmut Pehlivan Caddesi üzerindeki muayenehanesinde açıklama yapan doktor İ. D., bugün sonuçlanan davanın kendisini haklı çıkardığını belirterek, "Oğlumdan aldığım kan örneği ile Ankara Üniversitesi Adli Tıp Kurumu'na babalık testi yaptırdım. Bu test sonucunda, Y.D.'nin benim oğlum olmadığını öğrendim. Bu korkunç gerçeği öğrendikten sonra eşimle görüşmeye gittim, beni neden öldürmek istediğini, bu kadar paraları niçin borç aldığını, Y.D.'nin oğlum olmadığını öğrendiğimi ifade ettim. O da 'Evet senin oğlun değil, onun babası bir adamıydı diye itirafta bulundu. Ben bu olayı yine sesizce kapatmaya çalıştım. Ancak, karşı taraf bunu kabul etmedikleri için dava açtım. Dava bugün sonuçlandı. Mahkeme kararı benim haklı olduğumu, 20 yıllık oğlum diye bildiğim Y.D.'nin benim oğlum olmadığını ispatladı" diye konuştu.
Eşinin kendisini sürekli yalancılıkla suçladığını ileri süren İ. D, şunları söyledi:
"Dolayısıyla bu dava onlara verilen güzel bir cevaptır. Şu anda oğlum olarak bildiğim Y.D.'ye 900 YTL maaşımdan nafaka kesilmektedir. Daha önce Ağır Ceza Mahkemesi'nde kendilerini Eskişehir'in tanınmış, saygın, zengin ailesi olarak tanıtan eşimin babası ve annesi, maalesef ki öksüz olan torunlarının okul masraflarını dahi bana yüklediler. Benim maaşımdan nafaka kesilmektedir. Y.D.'nin babası olarak ifade edilen bir işadamının, 2000 yılında vefat ettiğini öğrendim. Bundan 2 yıl sonra da eşimin Kütahya'dan bir kişiyle gönül ilişkisine girdiğini tesbit ettim. Bundan sonra Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava ile boşanma davamız devam edecektir."
Doktor İ. D., 12 Ağustos 2003 tarihinde greyfurt suyuna yüksek dozda uyuşturucu karıştırarak kendisini öldürmeye teşebbüs ettiğini iddia ettiği eşine bu yüzden boşanma davası açtığını, ilk etapta "beyin ödemi" olarak değerlendirdiği bahse konu olayı da, karısının 8 yıllık samimi bir arkadaşından öğrendiğini anlattı. Sonunda korkunç gerçekle yüzleştiğini ifade eden İ.D, "20 yıllık aynı yastığa baş koyduğunuz bir insanın bunu yapmasını kabul etmek çok zor. Korkunç bir şeydi. Aile ortamında beni öldürmek istediğini kabul etti, ancak neden beni öldürmek ettiğini bir türlü söylemedi. 2 çocuğum vardı.
Cumhuriyet Savcılığı'na onları düşünerek hemen başvuruda bulunamadım. Beni başka kadınlarla beraber olmak, çocuklarıma bakmamakla suçlayıp, kendisini şişman bulduğum gerekçesiyle boşanmak istediğimi söylüyordu. 15 yıldır kilolu bir bayandır, evlendiğimde 35 yaşındaydım ve kilosunu sorun etmedim. 50 yaşında eşimi kilosunu sorun edecek yapıda bir insan değilim.
Dolayısıyla Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundum. 1.5 yıl sonra iddiamı kabul eden savcılık eşim hakkımda beni öldürmeye teşebbüs ettiği iddiasıyla dava açtı. Bu arada bana iki ihbar geldi. Biri eşimin Kütahya'da video-müzik evi sahibi olan bir kişiyle gönül ilişkisi olduğu, diğeri oğlumun benden olmadığıydı.
Eşimin cep telefonunun ayrıntılı faturalarını incelediğimde, söz konusu kişiyle gönül bağı olduğu kesinlik kazandı. Bu hususu Cumhuriyet Savcılığı'na kayıt yaptırdım. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava dosyasında kayıtlıdır. Oğlumun benden olmadığını da yaptırdığım DNA testiyle öğrendim" dedi.
Doktor İrfan D, piyasaya olan borçlarını hayat sigortasından alacağı parayla ödemek için kendisini 3 yıl önce zehirleyerek öldürmek istediğini iddia ettiği eşi A.D.'ye geçen yıl boşanma teklifinde bulunmuş, olumsuz cevap alınca, bu sene savcılığa başvurmuştu.
Bunun üzerine 2 çocuk annesi A.D, doktor eşini kasten öldürmeye teşebbüs ettiği iddiasıyla Eskişehir Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuksuz yargılanırken, bu arada baba İ. D., 21 yaşındaki oğlunun kendi evladı olmadığını iddia ederek, Aile Mahkemesi'ne babalık testi için müracaat etmişti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.