“Doğaya saygı duymak geleceğe yatırımdır”
Sakarya, Bilecik, Manisa, Kahramanmaraş, Balıkesir, Gaziantep, Bolu, Antalya ve Muğla’da çıkan orman yangınlarına havadan ve karadan müdahale sürerken, Eskişehir’de vatandaşlar, yaşanan afetlere karşı hem bireysel hem kurumsal sorumlulukların altını çizdi. Vatandaşlar, sadece doğanın değil, toplumun geleceğinin de bu afetlerle birlikte tehdit altında olduğuna dikkat çekerek eğitimden denetime, toplumsal bilinçten kamusal yatırımlara kadar çok boyutlu bir mücadele gerektiğini vurguladı.
“TOPLUMA DAHA FAZLA BİLİNÇLENDİRİLİRSE GELECEĞİMİZİ GARANTİ ALTINA ALABİLİRİZ”
Doğaya sahip çıkmanın eğitiminin çocuk yaşta verilmesine vurgu yapan Selamı Küçük, “Bu tarz yangınlar olması ülke içim çok üzücü bütün halkımıza geçmiş olsun. Herkesin alabileceği önlemler elbette var. Mesela biz ateş yaktığımızda mutlaka söndürüyoruz söndüğüne emin olmadan da gitmiyoruz. Savaşlar depremler kadar önemli bir durum aslında, dengelerimiz bozuluyor doğamız yok oluyo. Soluduğumuz hava değişiyor. Hayvanlar ölüyor. İnsanlar bu konularda sırf bu yüzden daha titiz olmak zorunda. Piknik alanları kamp yerleri var insanlar buralara yönelmeli ormanlık arazilere girişler zaten yasak ama insanımız buna rağmen bu alanlara girmemeli ama bence bunları yapanlar da zaten bilinçli yapıyor. Bu daha acı verici. Devletimiz bu konuda önlemleri tabiî ki artırmalı ama bizde birbirimize sahip çıkmalıyız, sevmeliyiz ama bırakın birbirimizi sevmeyi belli ki doğaya yeterince sahip çıkamıyoruz, saygı duymuyoruz. Eğitim çocukken başlar, ilkokulda bu eğitimler verilmeli, kamu spotları artırılmalı, daha fazla yayın yapılmalı. Çocuklara bu eğitimler daha fazla verilirse topluma daha fazla aşılama yapılırsa bu konularda geleceğimizi garanti altına alabiliriz” dedi.
“YANGINLAR YAŞANMADAN ÖNLEM ALINMALI, BÜTÇE AYRILMALI”
Denetimlerin arıtılmasını, yangın tehlikelerine karşı bütçe ayrılmasını söyleyen Oya Osmanoğlu, “Deprem ne denli etki ediyorsa yangın da aynı tramvayı yaratıyor. İnsanlar maddi manevi kayıplara giriyor. Hayvanlar can veriyor. Topraklarımız hasar alıyor. Bu yangınların insan kaynaklı olma şüphesi bile insanlık adına çok üzücü. İnsanlar daha çok bilinçlendirilmeli. Piknik alanlarında güvenlik önlemleri artırılmalı kontrol altına tutulmalı. Gerekiyorsa devriyeler dolaştırılmalı. Orman bakanlığı hem bilinçlendirme hem de kontrolü çok daha sıkı tutmalı. Gezici ekiplerle kontrol sağlanmalı. Bu konuda bütçe açılmasına bizler razıyız. Çünkü ileride maddi manevi daha fazla kayıplar yaşıyoruz. Bu bütçeyi oluşturmak bu kadar zor olmamalı. Sosyal medyada zaten yeterince çaba sarf ediyoruz bu gibi olaylar için ama bir yere kadar. Biz ateş yaktığımızda zaten erken söndürüyoruz ve orada saatler geçirmiş oluyoruz. Bu yüzden emin olarak oradan ayrılıyoruz. Cam atıkları bırakmamaya çalışıyoruz. Çocukların yetiştirilme tarzı da bu olmalı bulduğunuz gibi bırakın denmeli bu şekilde eğitilmeli. Bu işi kasti yapan ayrı bir tehlike bilinçsiz yapan ayrı bir tehlike. İkisi de bir şeylerin en temelde eğitimin eksikliği yüzünden böyle” diye konuştu.
“YASAKLI ALANLARA GİRİLMEMESİ İÇİN CAYDIRICI CEZALAR VERİLMELİ”
Vatandaşların yasaklı ormanlık alanlara girmemesi gerektiğini dile getiren Mehmet Savaş bu konuda devletin caydırıcı cezalar vermesini söyledi. Savaş, “Hem vatandaş hem orman genel müdürlükleri ve tabiî ki bakanlığın alabileceği önlemler var. Öncelikle denetimler artırılmalı ormanlık alanlarda, bunun için yeni iş kolları bile açılabilir. Ama önemli görev vatandaşa düşüyor, girilmesi yasak olan alanlara kesinlikle girilmemeli. Yasak bölgelerde denetim artırılırsa caydırıcı bir tarafı olacağını düşünüyorum. Bilinçli de olsa yangın çıkarma teşebbüsüne giremezler bu sayede. Daha öncesinde ülkemizi etkisi altına alan büyük yangınalrın rant sağlamak adına olduğunu düşünüyorum, devlet en çok da bu konunun üzerine düşmeli şu anki yangınların bile bu sebepli olabileceği değerlendirilmeli” şeklinde konuştu.
“ÇÖPÜMÜZÜ ORMANA ATMAK İÇİN GİTMİYORUZ”
Ormanlık alanlarda vatandaşların alacağı önlemlerin felaketleri önlediğine değinen Gülşah Kalender, “Ormanlık alanalrda sigara içilmemeli kesinlikle. Pet şişe, cam şişe bırakılmamalı. Oraya çöp atmak için gitmiyoruz. Çöpümüzü yanımıza alalım. Bu gibi önlemlerle bile tehlikelerin önüne geçilebilir. Ülkemiz itfaiye teşkilatını daha koordineli kılmalı. Sivil toplum örgütleri daha koordineli ve hazır olmalı bu durumlarda. İnsanlar yangınla ilk yardımla ilgili bilinçlendirilmeli. Bi öğretmen olarak okullarda daha çok günlük hayatta karşımıza çıkabilecek durumlara yönelik çocuklara eğitim verilmeli” ifadelerini kullandı.
