Eskişehir Baro Başkanı Günaydın: Tedbir kararları erişilebilir olmalı

Eskişehir Baro Başkanı Günaydın: Tedbir kararları erişilebilir olmalı
 Muhabir
Anayasa Mahkemesi içtüzüğü değişti. Geçici Tedbir Kararlarında Kapsam Genişletildi. Yaşanan gelişme hakkında Eskişehir Baro Başkanı Barış Günaydın konuştu.

Eskişehir Baro Başkanı Barış Günaydın Anayasa Mahkemesi İç Tüzük Değişikliği hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Günaydın, “5 Ağustos 2025 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün 73. maddesinde yapılan son değişiklik ile, tedbir kararı verilmesi yalnızca yaşam ve maddi-manevi bütünlükle sınırlı olmaktan çıkarılmış, başvurucunun tüm temel haklarına yönelik ciddi tehlike hallerinde de uygulanabilir hale getirilmiştir. Bu düzenleme, bireysel başvuru yolunun etkinliğini artıran önemli bir adımdır. Öte yandan, Mahkeme’nin tedbir kararlarına erişimde ciddi bir eksiklik bulunmaktadır. Kararlar Bilgi Bankası’nda daha önce yayımlanan 89 tedbir kararına artık ulaşılamamaktadır. Oysa AYM İçtüzüğü’nün 81/4. maddesi, Bölüm kararlarının tümünün Mahkemenin internet sitesinde yayımlanmasını zorunlu kılmaktadır. Tedbir kararları da bu kapsamda olup, kamuya açık biçimde erişilebilir olmalıdır. Tedbir kararlarının şeffaf bir şekilde yayımlanması; Anayasa Mahkemesi uygulamasının görünür olmasını, benzer başvurularda öngörülebilirliği ve hukuki güvenliği sağlayacak, ayrıca gereksiz iş yükünü de azaltacaktır. Bu nedenle, özellikle ilkesel nitelikteki tedbir kararlarının ve hak özgürlük bazında sınıflandırılmış örneklerin yeniden yayınlanması büyük önem taşımaktadır. Bu yaklaşım, hem içtüzük değişikliğinin ruhuna uygun düşecek hem de bireysel başvuru yolunun temel hak ve özgürlüklerin korunmasındaki etkisini güçlendirecektir” diye konuştu.

“Emek Harcayan Kişilerin Zarar Görmesi Kabul Edilemez”

Sahte diploma soruşturması ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Günaydın, akademik emek harcayan kişilerin zarar görmesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti. Günaydın, “Gerçekten artık her gün neler olduğunu duymak zorunda kalıyoruz. Hele ki bu kadar emek veren, sınava girip ter döken ve şu anda üniversite tercihi yapacak olan öğrenciler açısından bu gelişmeleri duymak çok üzücü. Türkiye’de bazı şeylerin parayla satın alınabiliyor olması çok acı. Kamuoyuna yansıyan bilgiler doğrultusunda, bazı kamu görevlilerinin sistemlerine erişim sağlayarak sahte ruhsatlar, diplomalar ve hatta ehliyet gibi belgeler düzenlediği iddiaları gündeme geldi. Takip edebildiğim kadarıyla şu anda iki ayrı soruşturma yürütülüyor. Ancak henüz bu konularla ilgili herhangi bir iddianame düzenlenmiş değil. Özellikle basına yansıyan ve 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden meslektaşlarımızın isimlerinin bu belgelerde kullanıldığı iddiaları, başlı başına bir saygısızlık anlamına geliyor. Türkiye Barolar Birliği ile yaptığım görüşmelerde, ne bir avukatlık ruhsatı başvurusu ne de staj başvurusu açısından böyle bir durumun söz konusu olmadığını, yapılan incelemelerde tespit ettik. Ancak yine de süreci yakından takip ediyoruz. Sahte diplomalarla insanların haklarının gasp edilmesi, parayla belge düzenleyen bir çete yapısının oluşması ve bu durumdan akademik emek harcayan kişilerin zarar görmesi kabul edilemez” şeklinde konuştu.

Etiketler :