Eskişehir'de kentsel dönüşüme tepki!

Eskişehir'de kentsel dönüşüme tepki!
Kentsel dönüşümü hızlandıracak yasanın yürürlüğe girmesiyle beraber soru işaretleri arttı. Yasanın suistimale açık olduğu düşünülüyor.

Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı ve Yüksek Mühendis Fesih Bingöl, yeni yürürlüğe giren ve kamuoyunda sıkça tartışılan kentsel dönüşüm yasasıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bingöl, bu yasanın bir kentsel dönüşüm yasası olmadığının altını çizerek, “Yapılan işlem kentsel dönüşüm değil, bambaşka bir şey. Burada rezerv alanları ilan edilerek bir riskli yapıların dönüştürülmesi kanunu demek daha doğru olur” dedi.

“BU KANUN RANTI HIZLANDIRMAK DIŞINDA HİÇBİR İŞE HİZMET ETMEYECEK”

Kabul edilen yasanın rantı hızlandıracağını ifade eden Bingöl, “Öncelikle 2012 yılında yürürlüğe giren afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi adı altındaki kanun o zamanlar riskli yapıların dönüştürülmesine yönelik değildi. Aslında rant sağlamak için getirilmiş bir kanundu ama şimdi kabul edilen kanun bu rantı hızlandırmak dışında hiçbir işe hizmet etmeyecektir” diye konuştu.

“VATANDAŞIN MÜLKİYET HAKKI GASP EDİLEBİLİR”

Yasa ile ilgili olarak, “vatandaşın mülkiyet hakkını gasp etme arzusundan başka bir şey değildir” diyen Bingöl, şunları söyledi:

“Bir mühendis olarak ifade ediyorum, riskli yapıların mutlaka dönüştürülmesi gereklidir ama topyekun olarak bir alanı rezerv alanı olarak ilan edip buradaki mülkiyet sahibi insanların hakkını gasp etmek doğru değildir. Orada bir mülk yapılacaksa da ödeme anlamında üstesinden gelemeyen vatandaşların başka alanlara nakli söz konusu olabilir. Bu mülkiyet hakkını gasp etmektir, bunu kabul etmiyoruz.”

Yasanın suistimale açık tarafını örnekle aktaran Bingöl, şöyle konuştu:

“Örneğin; şehir merkezinde ada bazında bir yer var ve orada çok kıymetli binalar var. Kanun koyucu orayı rezerv alanı ilan edebilir Ettikten sonra buranın 90 gün içinde boşaltması lazım. Vatandaş eğer 90 gün içinde boşaltmazsa, kanun koyucu kolluk kuvvetleriyle orayı boşaltır ve o binaları yıkıp, arsaya dönüştürür. Hatta o yıkım maliyetlerini de tapu sahibine bedel olarak şerh eder. Oraya yeni bir yapı yapılacağı zaman da mülk sahibine bir teklifte bulunur. Vatandaşın yeni yapılacak mülkün bedelini ödeme imkanı yoksa, vatandaşa arsa değerinde daha uzak bir bölgede yer veriyor. Devlet burayı yapmak için bir kredi veriyor. Dolayısıyla vatandaş ödeyemezse bu alan devlete ve müteahhitlere kalır. Böylece kişinin mülkiyeti dolaylı olarak elden çıkarılmış olur.”

“VATANDAŞIN HAKLARI KORUNMALI”

Vatandaşın hakların korunmasının gerektiğinin altını çizen Bingöl, “Bu kanuna uygun bir yönetmelik çıkacak. Bu yönetmelikte vatandaşı asla mağdur etmeyecek bir şekilde tanzim edilmesi gerekir. Vatandaşın cebinden para çıkmayacak şekilde bir formül üretilmelidir. Yoksa vatandaş borçlandırılırsa o mülk vatandaşın elinden gider” şeklinde konuştu.

Etiketler :