Eskişehir‘i büyük çevresel tehlikeler bekliyor
Odunpazarı Kent Konseyi Başkanı İsmail Kumru, İklim Krizi ve Çevre Çalışma Grubu gönüllüleriyle birlikte TEMA Eskişehir İl Temsilciliğini ziyaret etti. Ziyarette, gündemde olan Eskişehir Orta Sakarya Havzası içinde yapılması planlanan altın ve gümüş madenleri ve açık ocak işletmesi projeleriyle ilgili bilgi alışverişinde bulunuldu.
Odunpazarı Kent Konseyi İklim Krizi ve Çevre Çalışma Grubu kolaylaştırıcısı Nezahat Telci, toplantı sonunda Eskişehir‘de yapılacak maden ocaklarıyla ilgili basın açıklaması gerçekleştirdi.
Yaptığı konuşmada, ÇED sürecinin sonlandırılmasına rağmen ocak ve tesislerle ilgili ruhsatın devam ediyor olmasına dikkat çeken Telci, “Daha önceden söylediğimiz gibi projelerin şimdilik buzdolabına kaldırıldığını, ancak tehlikenin geçmediğini biliyorken şimdi de 2 proje daha” dedi.
Telci, Eskişehir Sarıcakaya İlçesi Bilal Habeşi Mahallesi civarı sınırında 1598,62 hektarlık orman alanına, kalan kısmı mera alanına ve tarımsal niteliği korunacak alana isabet etmekte olan alanda, Altın ve Gümüş Madeni Açık Ocak İşletme yöntemi ile cevher çıkarılacağını, ve cevherin Sivrihisar İlçesi, Kaymaz mahallesinde bulunan tesislerine taşınarak zenginleştirme işlemi yapılacağını hatırlattı.
“TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN SORUNLAR YAŞAYACAĞIZ”
Bir diğer projenin ise, Eskişehir İli Tepebaşı İlçesi, Behçetiye Mahallesi sınırlarında projelendirilen Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü tarafından ÇED gereklidir kararı verilen ‘’Altın ve Gümüş Madeni Açık Ocak İşletmesi’’ projesi ve buradan çıkarılacak cevherin de Eskişehir İli, Sivrihisar ilçesi, Kaymaz mahallesinde bulunan tesislerine taşınarak zenginleştirme işleminin yapılacağını söyleyen Telci, şöyle devam etti:
“Kaymaz da 3. Siyanür havuzunun bölge kapasitesinden, neden çok daha büyük yapıldığı gerçeği iyice ortaya çıkıyor. Çığ gibi büyüyerek, uzun yıllar üretim yapılacağı anlaşılan bu tesisler için 4 üncü, 5. hatta 6. zehir atık barajları kaçınılmazdır. Ne yazık ki Eskişehir maden çöplüğü olacaktır. Suyumuz, havamız, toprağımız, tüm canlıların sağlığı, ekonomimiz, arkeolojik varlıklarımız zarar görecek, telafisi mümkün olmayan sorunlar yaşayacağız. Ülkemizin diğer illerindeki felaketleri yaşamak istemiyoruz ve bu nedenle mücadeleye devam diyoruz.”
