ESKİYİ YAŞATIP GENÇLERE GÖSTERİYORUM...

Odunpazarı'nda 204 yıllık tarihi bir bina düşünün. Ve bu binanın işletmeye dönüştürülerek halka açıldığını... Binanın her yanı tarih kokuyor. Arkada hafif tonda Türk Sanat Müziği çalarken siz keyifle kahvaltınızı yapıyorsunuz. Nurşen Çopur işletme sahibi... Eskiyi çok sevdiğini söyledi Nurşen Abla ve dekoru hazırlarken eskiye sadık kaldığını belirtti.
Odunpazarı'nda dükkân açma fikri nasıl ortaya çıktı?
Daha önce kendim evde yemek yapıyordum. Daha sonra yaptığım yemek, pasta ve tatlıları satıyordum. Bana dükkan açma teklifini ilk önce arkadaşlarım sundu. Daha sonra ise Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı istedi. Ben aslında İzmir'de böyle bir mekan açmak istiyordum. Ancak ısrarlar karşısında buraya açmaya karar verdim. Kocamın da burada olması buraya yönelmemi sağladı.
Yemeklerinizin hepsine kadın eli değiyor. Yemeklerinizi diğer mekanlardan ayıran ne?
Burada yaptığım yemeklerin hepsi özel. Hepsinin kendine has yörelerden getiriyorum. Örneğin tarhana çorbasını 3 çeşitte veriyoruz. Isırgan Tarhana Çorbası Düzce'den getirtirdim. Kızılcık ve normal tarhana Gediz'den geldi. Sonra erişteyi Akşehir'de köy yumurtası ve birinci sınıf un ile kesiliyor. Yaprağımı İzmir'den alıyorum. Meyve suyu ve ayranı hazır almıyorum. Burada kendim yapıyorum. Ayran da çeşitlerimiz var. Bütün vermiş olduğum ürünlerin hepsi çok özeldir. Tüm reçellerimi kendim yaparım. Kesinlikle hazır kullanmam. Kahvaltıda vermiş olduğum peynirler de çok kaliteli. Ucuz bir malzeme kesinlikle kullanmam. Yazın başından beri domates ve salatalığı bahçeden hormonsuz alıyorum.
Gıda güvencesi bayrağı asmışsınız dışarıya? Bunun anlamı nedir peki?
Bir danışmanlık firması var. Bu danışmanlık firması geliyor. Her hafta 3 veya 4 kez geliyorlar. Mutfakta ve işletmede incelemelerde bulunuyorlar. Neler yaptığıma dikkat ediyorlar. Birçok ayrıntıyı bize öğretiyorlar. Elemanlarımıza eğitim verdiler. Kontrollerde başarılı olursanız, bu belge için yurt dışına başvuruyorlar. Gelen müşterilerim bazen bu asılı belgeyi soruyor. Bende yediğiniz ürünlerin doğal olduğunu gösterdiği belge diyorum.
Müşterileriniz özellikle bir şeyi yemek için size geliyor mu?
Ben yemediğim bir şeyi kesinlikle müşterilerimin önüne koymuyorum. Bundan dolayı her hafta kahvaltıma gelen ve alışkanlık haline getirmiş müşterilerim var. Limon reçelimi yemek için gelen daima müşterilerim var. İncir reçeli yapmak gerçekten çok zordur. Bunu herkes yapmaz. Çünkü maliyeti fazla ve emek ister. Ancak ben bunu yapıyorum. Buraya gelen vatandaşlarda bunu katkısız bir şekilde tatma fırsatı buluyorlar.
Kasr-ı Nura gelenlerin ilk dikkatini ne çekiyor?
Buraya ilk gelen müşteriler binaya bayılıyorlar. Bu bina 204 senelik bir bina olarak tescillenmiştir. İçini eskiye sağdık kalarak düzenledim. Bir ayna var çok eski bir aynadır. Gene içeride bir çok eski ürünle dizayn yaptım. Bir mimarlık fakültesi son sınıf öğrencisi geldi. İçeriye baktıktan sonra hangi mimar ile çalıştığımı sordu. Bende kendimin yaptığını söyleyince çocuk şaşırdı. Ben seviyorum bu tür düzenlemelerle uğraşmayı. Beğendiğim bir işi yapmak, o işi yaparken de kaliteyi beraberinde getiriyor.
Bu işe girerken neler hissettiniz? Bir bayan için ticarete girmek riskli olmadı mı?
Ben yirmi senedir esnaflık yaptım. Daha öncede toka yaptım yemek yaptım sattım. Ben gözü karayım. Batarsam batarım. Ben bu işe başlarken hiç param yoktu. Bana arkadaşlarım telefon açtı. Sana güzel bir yer bulduk diye. Bende o aralar İzmir'deydim. Atladım geldim. Evin içine bakmadan evi tuttum. Daha sonra notere filan gittik sözleşme yaptık. Gelip evi açtım. Açtığım gibi hayal kırıklığı yaşadım. Evin içi çok kötüydü. Bundan dolayı usta tuttum. Bazı ustalar paramı da alarak iş yapmadan kaçtılar. Bazı ustalarla gecelere kadar çalıştık. Arabam ile getirdim, götürdüm. Açılış gününden bir önceye kadar geceye kadar çalıştım. Bunları yaparken de eşim ve oğlum bana çok destek oldu.
Bayanlara iş konusunda önerileriniz var mı?
Ben buraya geldiğimden bu yana kadar çevrede ki hanımları ateşlemeye çalışıyorum. Bu iş nasıl yapılır, nasıl başarılı olunur? Ama hiç talep gelmedi. Ben buraya bayan eleman alıyorum. Ancak bayan bulamıyorum. Hanımlar bu konuda cesaretli olmalılar. Hanımlar geliyor buraya mantıcı, yemekçi açacağız diyorlar. Burada herkes mantı açıyor. Onu açarsan yürümez tabi. Gelip buraya başka alanda bir yer açsalar çok daha iyi olur. Herkese destek için hazırım. Bayanlar evde TV karşısında dizi izlemeye alışmış. Onlar bir çalışmak istese ne güzel olur.
Odunpazarında esnaflık çok kazanç getiriyor mu?
Odunpazarında esnaf çok para kazanmaz. Ucu ucuna çevirir dükkânını. Benim arkamda eşim ve oğlum var. Buranın bir gideri var. Elektriği, doğalgazı ve yakıtı var. Ben bunları çevirmeye çalıyorum. Eşimden ve oğlumdan para almak istemiyorum.
Eleman alırken nelere dikkat edersiniz?
Eleman alırken, temiz olmalarına dikkat ederim. Bu güne kadar çıkan elemanlarım benim temizliğimden dolayı çıktı. Benim alacağım elemanım temiz ve güler yüzlü olmalı. Bende çok şey isteyince elaman sıkıntısı çekiyorum. Buraya gelen müşterilerimizin bir ev havası içinde yemeklerini yemeleri için erkek çalışan almıyoruz. Ancak çalışsak bayanda bulamıyoruz. Gelen bayan çok durmadan kaçıyor.
Kasr-ı Nur ismini koyma fikri nerden çıktı?
Buraya daha önce Burhan Sakallı bir isim koymuştu. İnternetten araştırdık bu ismi. Baktık ki aynı isimden diğer şehirlerde mevcut. Daha sonra eşim netten araştırırken bu ismi buldu. Bizde bu isimle başladık. İnternetten bakarak gelenler buranın durumunu göz önüne getiriyor. İsim çok güzel oldu. Akılda da kalıcı. Eşim Kasr-ı ismini buldu. Köşk anlamına geliyor. Sonuna da ismimim ilk üç ismi koyduk. Kasr-ı Nur oldu.