"Süreç şeffaf yürütülsün"
Eskişehir-Bilecik Tabip Odası, Eskişehir-Bilecik Diş Hekimleri Odası, Eskişehir-Bilecik Eczacı Odası Eskişehir- Bilecik Veteriner Hekimler Odası, Eskişehir Sağlık Ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası imzası ile deklarasyon yayınlandı.
Yayınlanandeklarasyondacoronavirüs ile ilgili olarak yürütülen çalışmalarda Valilik ve Sağlık Müdürlüğünün daha şeffaf ve daha bilgilendirici olması istenirken, coronavirus salgını ile mücadelede il koordinasyon kurulu oluşturulması gerektiği ifade edildi.
“ESKİŞEHİR HALKI MERAK EDİYOR”
Ortak açıklamayı okuyan Eskişehir- Bilecik Tabip Odası Başkanı Dr.Mehmet Akif Aladağ, kentte yetkili merciler süreci şeffaf yürütmediğini, konuya yönelik açıklama ve bilgilendirme yapılmadığını belirtti.
Eskişehir halkının çok fazla açıklamaya ihtiyacı olduğunu dile getiren Aladağ, “örneğin ilimizde yeni tip korona virüs vakası var mıdır? Hastanelerde karantinada kaç vaka vardır ve kaçı pozitiftir? Yoğun bakımlarımız hazırlıklı mıdır, yeterli sayıda yatak ve solunum cihazı var mıdır? öğrenci yurtları karantina merkezlerine dönüştürüldükleri söylenmektedir, bunlar hangi yurtlardır, kimler kalmaktadır, test sonucu pozitif vaka saptanmış mıdır? Hangi hastanede test var, yeterli test olanağı var mı, herkese yapılıyor mu? Hangi bulgular olursa hastaneye gitmeliyim, nereye gitmeliyim, acaba korona enfeksiyonuna benzer bulgular olursa Sağlık Müdürlüğünü arayabilir miyim, hangi numarayı arayacağım? gibi yüzlerce soru biz sağlıkçılara sorulmaktadır. Ancak bu soruların muhatabı ilimizin sağlık yöneticileridir ve bunlar devlet sırrı değildir. Televizyon ve basının karşısına geçip yapacakları açıklamalar halkın güvenini artıracak, daha tedbirli davranmaya itecek, bilim ve akıl dışı yöntemlerle korunmaya çalışmayacaklardır. Bu hastalıkla mücadelede çok önemlidir” dedi.
“YETERLİ DESTEK VERİLMİYOR”
Tüm sağlık kurumlarının özellikle birinci basamak olan aile sağlığı merkezleri (ASM) ve toplum sağlığı merkezleri (TSM) de dezenfeksiyon işlemlerine sağlık müdürlüğü tarafından yeterli desteğin verilmediğini de aktaran Aladağ, “Maskeler sınırlı sayıda verilirken, düzenli yapılması gereken dezenfeksiyon işlemleri çalışanların kendi inisiyatiflerine ve bütçelerine bırakılmıştır.1.basamak sağlık kuruluşlarının ihtiyaçları Sağlık Müdürlüğünce yeterince ve ivedi olarak karşılanmalıdır. Diş hekimi muayeneleri, eczaneler ve veteriner hekim muayenehanelerinde tamamı kendi çabalarına bırakılmış, dezenfeksiyon, koruyucu donanım kendileri tarafından temin edilmektedir” ifadelerini kullandı.
önerileri de sıralayan Aladağ, “Valilik tarafından düzenli olarak halkın bilgilendirilmesine yönelik çalışma yapılmalıdır. Yöneticilerin halkın güvenini kazanması ve halkın uyarılara değer vermesi yöneticilerin güvenilir olmasına bağlıdır. ülkede bakanlık tarafından yapılan açıklamalar vaka bazında istatistiki bilgileri içerdiğinden tehlike bize çok uzakmış gibi hava oluştuğundan kentimizde yaşayanların işin ciddiyetini anlaması açısından yetersizdir. Kente yönelik özel bilgilendirme kent halkı tarafından yakından izlenecek ve daha tedbirli olmaya teşvik edecektir. örneğin Valimizin çıkıp hastanelerde yeterli sayıda yatak ve solunum cihazı olmakla birlikte bilim insanlarının ve yetkili kurum temsilcilerinin uyarılarını dinleyin ve hastaneleri gereksiz meşgul etmeyin demesi bile çok önemlidir” ifadelerine yer verdi.
“DİĞER öNERİLER”
Aladağ diğer önerileri de şu başlıklar halinde sıraladı: “Sağlık hizmeti sunan tüm kurumlarda koruyucu tedbirler kamusal hizmet olarak düzenlenmelidir. İhtiyacı olan sağlık kurumu, muayenehane hekimi ve sağlık çalışanına koruyucu donanım sağlanmasında, dezenfektan temini ve düzenli dezenfeksiyon işleminin yapılmasında Valilik, Sağlık müdürlüğü, belediyeler ve özel şirketler aracılığı ile bir organizasyon yapılması gereklidir. Cumhurbaşkanlığı tarafından yayınlanan hangi kamu personelinin izinli sayılacağına dair genelge sağlık çalışanları içinde geçerli olmalıdır. Coronavirus salgını ile mücadele il koordinasyon kurulu oluşturulmalıdır, salgının ekonomik yıkımı ciddi boyutlara ulaşabileceğinden; -evden çıkmaması söylenen ama geçimini günlük kazancı ile sağlayan kişilere yönelik gıda, barınma, ısınma, hijyenini sağlayabileceği şartların gözetilmesi, eczane, muayenehane işleten hekim, diş hekimi, veteriner hekimlerin önemli oranda gelir kayıplarına uğrayacağı için vergi, SGK prim ödemesi, yanında çalışan personelin SGK prim ödemesi gibi zorunlu ödemelerin ötelenmesi için çalışma yapılması, hükümete önerilerde bulunulması -organize sanayi bölgesinde çalışan işçilerin bir kısmına(gebe, kronik hastalığı olan, yaşlı vb) fırsattan istifade ücretsiz izinler zorunlu kılındığına dair şikayetler gelmektedir. Bu tür fırsatçılığa izin verilmemesi, bu şartlarda salgının önlenmeyeceğinin ancak daha fazla hasta insan yaratacağının işverenlere ciddiyetle anlatılması gereklidir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.