Kolay değil tam 7 haftadır bekliyorduk 3 puan almayı.
Ligin ilk yarısında teknik patron Skibbe ile özellikle son haftalarda 1-0'da olsa alışmıştık 3 puan sevinci yaşamaya.
Ancak ligin ikinci yarısında göreve gelen deneyimli teknik direktör Ersun Yanal ile Eskişehirspor futbol olarak hemen hemen tüm maçlarda tam not alırken, sonuç yönünden ise sınıfta kalmıştı.
Önceki akşam Manisa'daki maç hem Eskişehirspor hem de ev sahibi Manisaspor için çok önemliydi. (br)Daha ilk dakika dolmadan Ivesa'nın rakibe ikramı ile kalesinde gol gören Şimşekler maçtan erken kopmadı.
Ağır sahaya rağmen iki kez yenik duruma düşen Eskişehirspor'da en önemli faktör kulübede Yanal, saha içinde ise futbolcuların maçı bırakmamasıydı.
Orta alanda Tello takımı çok iyi yönlendirdi. Hürriyet adeta sahada basmadık yer bırakmadı. Veysel attığı golle hem takımı ateşledi, hemde 90 dakika boyunca 3 puan için çabaladı.
Devre arasında kafası en karışık futbolcu olan Alper ise artık eski günlerine dönmeli. Çünkü Eskişehirspor'un Alper'e, Alper'in de Eskişehirspor'a ihtiyacı var. Genç oyuncu prim yapacaksa yeniden siyah-kırmızılı forma ile yapacak. Bu nedenle artık Alper'in kafasını dağıtarak takıma motive olması gerekli.
Manisa gibi zorlu deplasmanda sahneye çıkan sürpriz golcü Diego iki mükemmel kafa vuruşu ile Kırmızı Şimşeklere hayat veren 3 puan kazandırdı.
Yanal hoca ile son 6 maçta sadece 2 puan alan Eskişehirspor'da hem teknik heyet, hem de futbolcular üzerindeki baskı da Manisa galibiyeti ile ortadan kalktı.
Gerçekten de son maçlarda oynadığı futbolun karşılığını alamayan Şimşekler bu hasrete de son verdi.
Artık Manisa maçına unutmak gerek.
Çünkü Eskişehirspor'un önünde 2 gün sonra çok önemli maçlar var.
Manisa gibi Pazartesi günkü rakip İstanbul Büyükşehir'de Eskişehirspor'un play-off savaşında en büyük rakiplerinden.
Rakipleri ile oynayacağı için Eskişehirspor 3 değil bana göre 6 puanlık maça çıkacak.
Kırmızı Şimşeklerin güçlü rakibi Belediye'yi yenerek 3 puan alması gerekli.
Alınacak 3 puanla biraz olsan tepkili olan taraftar da rahatlayacak.
O zaman tek hedef var o da İstanbul Büyükşehir'i yenerek seri galibiyetlere başlamak.
