Bence, futboldan uzak geçen yaz günlerinin en güzel tarafı, kitap okumaya sıklıkla zaman ayırabilmek …Zira her koşulda ve her nerede olursanız olun okumak kadar güzel bir aktivite yok gibi geliyor bana… Kitap okumak için illa ki yaz günlerini beklemek gerekmiyor elbette…Ama dedim ya! insan “futbolsuz” kalınca ilk sarıldığı şey kitap oluyor haliyle…
Futbolsuz bir spor yazısına bu girişi niçin yaptığıma gelince; sizlerle okuduğum son kitabın hikayesini paylaşayım istedim. Kitabın adı “ GODOT’U BEKLERKEN..”Yazarı,20.yüzyılın önde gelen yazar, oyun yazarı, eleştirmen ve şairlerinden biri olan İrlandalı Samuel B. Beckett(D.1906.ö.1989)
Konusu biraz karışık; “İki avare adam olan Vladamir ve Estragon, bir kır yolunun kenarındaki ağacın dibinde Godot'yu bekler. Yemek yiyerek, şakalaşarak, geçmişi hatırlayarak vakit öldürürler. Godot’yu beklerken konuşur ve tartışırlar .çok geçmeden bir sicime bağlı kölesini sürükleyen bir adam yanlarından geçer. Sonra Godot' nun gecikeceğini ama sonraki gün geleceğini adamlara söyleyen bir çocuk ortaya çıkar. Vladamir ve Estragon, sonraki akşam geri gelirler ve köle sahibi ile tekrar karşılaşırlar; adam bu kez sebebi açıklanamayacak şekilde kördür, onları bir önceki gün gördüğüne dair hafızasında bir şey yoktur. Sonra önceki gün gördükleri aynı çocuk gelir ve Godot'nun gelmeyeceğini belirtir. Köle sahibi gibi çocuk da Vladamir ve Estragon'u önceden görmemiş gibidir.”
Kitap aslında beklerken hiçbir şey yapmayan, kurtuluş için hiç bir imkânları olmayan insanların, kendilerini kurtaracağına inandıkları Godot’yu beklerken içine düştükleri çaresizliği anlatıyor.. Gelmeyeceğini bildikleri halde Godot'u beklemek bu insanların yapabileceği, tek şeydir. Zira buna inanmak onları hayata bağlamaktadır.
Kitabımızın futbolla ,daha doğrusu Es-Es ile olan bağlantısına geçmeden önce kitaba dair ufak bir zeka testi yapalım şimdi de.. Nasıl mı.? Gayet basit; kitabın iki kahramanı Vladamir ve Estragon'un yerine Es-Es Taraftarını koyup soralım:
Sizce, Aşağıdakilerden hangisi bu sezon için Eskişehirspor taraftarının beklediği GODOT olabilir?
a) Takıma dönmeleri dört gözle beklenen Sisokko-Milinkowiç-Emre Güral.
b) Geçen sene şapkadan tavşan çıkararak takımı ligde tutan Fuat çapa.
c) Alt yapımızdan çıkması için gece-gündüz dua ettiğimiz yeni Cemaliler-Mehmet özcanlar.
d) Artık altı ayda bir yapılmaya başlanan Es-Es Kongrelerinde kurtarıcı olarak ortaya çıkmasını beklediğimiz( istediğimiz) Yeni Yönetimler…
Samuel Becket eserinde var olmak isteyen ama hiçlik sarmalında çaresiz kalan insanları anlatmış ve onların kurtuluşunun asla gelmeyecek olan “Godot”‘a bağlı olduğunu belirtmiş.. Peki ya Eskişehirspor?.. Sakın kulübün özellikle son birkaç senedir beklediği ama bir türlü gelmeyen godotu ‘ u “PARA “ olmasın.?
Şayet öyleyse vay halimize; YANDI GüLüM KETEN HELVA…
