
spor -9- N. Mesut KÜKRER (GENİŞ AÇI)
ES-ES 'in Rakibi : REHAVET
Arada bir yürüyerek dolaşıyorum Eskişehir’i… Yedilerden- Hamam Yoluna; Adalardan- Doktorlara uzanan yolculuğum sırasında, şehrimin tertemiz havasını çekiyorum ciğerlerime; olabildiğince. Reşadiye’ de kuşlara yem atıp , Motor Sanatın önünden eve uzanırken, Eski Stadyumun önüne geldiğimde ise, anılar canlanıyor gözümde. İspanyol devi Sevilla’ yı , Feneri, Cim-Bomu, Kartalı ve daha nicelerini çimlerine gömdüğümüz ama şimdilerde sanki terkedilmiş bir sevgili gibi boynu bükülen o muhteşem mabede; “ATATüRK“ stadına gururla bakıyorum her seferinde…
Havayı güzel bulunca, Samsun maçının ertesinde yine dolaştım şehrimi…Bu kez oturdum da üstelik…Yeni hizmete açılan ve yavaş yavaş cazibe merkezi haline gelen Hamam Yolunun kanepelerinde giderdim yorgunluğumu. Oyun parkında oynayan çocuklar.. Oturma banklarında oturup, yılların yorgunluğu atmaya çalışan yaşlılar ve trafiğe kapalı caddede sağa sola koşuşturan insanlar…
Otururken de kulak verdim çevreme; insanlar neler konuşuyor diyerek. Merak işte; Eskişehir’de Pazartesi günleri Es-Es ‘den başka ne konuşulabilir ki…
İşte yanı başımdaki bankta oturanlardan yansıyanlar;
- Kardeşim bu takım(Es-Es’ i kastediyor) kesinlikle düşmez. Baksana Samsun’a beş attık. bu hafta da Antep’ e beş atarız.. Adamlar nasıl olsa ligden düştüler.
- Haklısın valla. Ligden düşmüş takımı da yenemezlerse, Gaziantep’ den Eskişehir’e hiç gelmesinler..
- öyle deme üstadım; top yuvarlak bir kere.. Belli olmaz ,işi sıkı tutmak lazım. Gazetede okudum; Yılmaz Vural : “havaya girmek yok.” diyordu..
- Sen hiç endişe etme cancağızım. Yılmaz Hocamız işini bilir. Futbolcuları karşısına alıp, Haydi aslanlar göreyim sizi dedimiydi tamamdır bu iş..
Böyle uzayıp gidiyordu sohbetler…Parkta, kahvede, dolmuşta, tramvayda ve elbette iş yerlerinde… Eskişehirli için, Samsun galibiyeti ile lig bitmiş gibiydi adeta.
Eve dönüp Gaziantep maçının ön analizini yazmak için klavyenin başına oturduğumda; İlimizin yetiştirdiği en büyük değerlerden biri olan halk ozanı Yunus Emre’nin dizeleri* (ufak rötuşlarla ) kendiliğinden dökülüverdi satırlara;
Gelin Temkinli Olalım.. İşi Sıkı Tutalım.. Oynayalım -Yenelim... MAç OYNANMADAN KAZANILMAZ…
* Yunus Emre’nin Şiirinin orijinal hali: Gelin Tanış Olalım/ İşi Kolay Kılalım/ Sevelim--Sevilelim/ Dünya Kimseye Kalmaz.