
spor -9- N. Mesut KÜKRER (GENİŞ AÇI)
GAZOZUNA MAÇ ve MESLEĞE SAYGI....
Türkçemizde insanların, devam eden ama kafalarında bitirdikleri işler için söyledikleri pek çok deyim vardır. örneğin: “ elini- eteğini çekmek” ; “ununu eleyip, eleğini asmak “ gibi…Bazen de, işlerin iyi gitmediğini ve artık sonlanması gerektiğini anlatmak için “harç bitti yapı paydos” deyimi yetişir imdada… Kitleleri peşinen sürükleyen futbol oyununun yazılı olmayan jargonunda , bu ve benzeri deyimlere denk düşen ve dillere pelesenk olan sözcük “Gazozuna Maç” tır. Bir başka ifade ile sahaya çıkmanın zorunlu olduğu ama -özellikle hedefi olmayan( kalmayan) takım için- oynamanın eziyete dönüştüğü maçlara takılan isimdir “Gazozuna maç” sözcüğü…
Böylesine maçlarda; ligde hedefi kalmayan takımı çalıştıran teknik sorumlunun oyuncularını maça motive etmesi; taktiksel anlamda düşündüklerini sahaya yansıtması oldukça zordur elbette…Sahaya çıkan Futbolcu da maç boyunca :” aman bir sakatlık olmasın” ile” maç bir an önce bitse de kendimi duşun altına atsam “ arasındaki düşünce döngüsünün içine sıkışıp kalır maç boyunca…Taraftara gelince, Onlar, maç “ gazozuna” da olsa gönül verdiği takımının kazanmasını isterler sadece…
2018-2019 Futbol sezonunda Es-Es’ in evinde son kez oynayacağı Adana maçına giderken (yukarıda değinmeye çalıştığım futbol jargonunu ve gerçekleri bilmeme rağmen) yol boyunca düşüncem; “stresten uzak, izleyenlere keyif verebilecek bir futbol seyretmek” üzerine yoğunlaşmıştı. Zira, maç her iki takım için de “ gazozuna” oynanacak hale gelmişti. Ekmeğini bu meslekten kazanan futbolcu kardeşlerimin karşılıklı olarak birbirlerini fazla üzmeden transfer ayının yaklaştığı şu günlerde hünerlerini sahaya yansıtmak isteyeceklerini; Maçta hakemlere pek iş düşmeyeceği için, hakem hatalarının en aza indirgeneceğini; Fuat Hocanın da egosundan kurtularak sahaya futbol oynamaya can atan “GENçLERİ ” süreceğini düşünmüştüm ama- üzülerek belirtmem gerekirse-fena yanılmışım . NEDEN Mİ?.. İşte Nedenleri;
1- TFF işi iyice hafife alarak maça alt liglerde bile maç yönetebilecek kapasitede olmayan bir hakemi atamıştı..
2- İyi niyetinden şüphe etmediğim ama kapasitesinin yetersizliği ilk 10 -15 dakika içinde ortaya çıkan bu hakem kardeşimiz çaldığı saçma-sapan düdüklerle maçı resmen katletti .
3- Adanalı futbolcular ve Adana yedek kulübesi - hiç gereği yokken- maçı germek için her türlü pisliği yaptı( Maçın 3-0 olmasından sonra Adana kulübesinden birilerinin VİP Tribününe dönüp alay eder gibi gülmesi son derece çirkindi)
4- Teknik sorumlumuz Fuat çapa, bir kez daha ”Egosuna yenik düşerek” maça gençlerle çıkma cesareti ( ! ) gösteremedi.
5- Sahaya çıka on birimiz bu meslekten ekmek yediklerini unutup “bitse de gitsek” vurdumduymazlığı ile mücadele ettiler.
Yazıyı, maçın skoruna takılı kalmadığım halde stres içinde bir hafta sonu geçirmeme neden olan ve yukarıda sıraladığım gerekçelerin merkezinde bulunan kişi ve kurumlara,-( Başta TFF ve Hakem olmak üzere-- atıf yapıp , ( biraz da değiştirerek) başlığa uygun bir cümle ile bitirelim: YAPTIĞIN İŞE (Mesleğe) SAYGI DUY Kİ, SAYGI GöRESİN..*
(*)Cümlenin söyleniş biçimi genellikle *Kendine saygı duyulmasını istiyorsan, karşındakine saygı göstermelisin. şeklindedir.
ZORUNLU AçIKLAMA; Yukarıdaki yazı sadece Es-Es-Adana maçı baz alınarak yazılmış olup, lig boyunca ( 32 maç) sahada ter döken ve giydikleri formanın hakkını vererek Es-Es ‘ i Ligde tutan tüm oyuncularımıza ve teknik ekibimize “Şükranlarımı Sunarım..; (GENİŞ AçI KöŞE YAZARI : N M. KüKRER)
MOLA…
Değerli Okurlarım,
önümüzdeki günlerde tatilimi geçirmek üzere il dışına çıkacağım .Bu nedenle, lig başlayana kadar haftalık yazılarıma (Ufukta gözüken ve uzaktan izlemek zorunda kalacağım ESKİŞEHİRSPOR GENEL KURULU ile ilgili olanlar hariç) ara verip, yaz aylarında Türk sporunun sorunlarına ilişkin görüş ve düşüncelerimi arada bir yazacağım. Yeniden buluşmak dileğiyle.. İZNİNİZLE…