Erdoğan partililerine “Bize ömer’ler lazım” diyor. “Bu ömer’leri bulduğumuzda, şu andaki konumumuzdan daha ileri bir konuma geçeceğiz. Hiç endişeniz olmasın.” diyor…
Erdoğan açıkça “ömer niteliğinden uzaklaştık” demek istiyor.
Dahası…
“Kanaat önderleri bulun… Kaliteli adamlar bulun” demek istiyor…
Diğer taraftan aynı Erdoğan…
Davaya hizmet etmiş, küstürülmüş, köşesine çekilmiş eski isimlerin gönüllerinin alınması talimatı veriyor…
Peki kime diyor bunu?
Başta mevcut il başkanlarına…
Kendilerini zaten ömer ve Ayşe olarak gören, yenilerine gerek olmadığını düşünen, kendi pozisyonlarını kaybetmemek için kapıları sonuna kadar kapatan insanlara…
Eskilerden kurtulmasına sevinen, yeni isimlerin gelmesine engel olan, zaten bu işin buraya gelmesinde en büyük pay sahibi olmuş insanlara söylüyor…
-“Bize yeni ömerler Ayşeler bulun”, “Küskünlerimizin gönlünü alın” diyor…
Talimatı alanlar sizce bulurlar mı yeni ömerleri, yeni Ayşeleri?
Hiç sanmıyoruz.
Küskünlerin gönlünü alırlar mı peki?
Göstermelik, samimiyetsiz ve laf olsun diye sadece denerler…
O yüzden…
AK Parti’de, Erdoğan’ın bu talimatı asla yerine gelmez.
çünkü getirmezler!
Zira…
Başarısız olan insanlar, başkasının başarılı olmasını, sırf kendi başarısızlıkları ortaya çıkacağı için istemez…
Sonuç olarak…
Erdoğan “AK parti’ye yeni ömerler-Ayşeler bulun” diyor…
“Kanaat önderleri, profili yüksek insanları bulup getrin” diyor
Hatta.
“Küskünlerin gönlünün alın” diyor…
Kime diyor?
Aslına bakarsanız, böyle bir istekte bulunmak zorunda kalmasına neden olanların alayına diyor…
.....
Güldük gülmesine de…
Yeni vergiler yolda…
Mesela…
Dijital ortamda sunulan her türlü reklam hizmetlerinden elde edilen hasılat vergi kapsamına alınacak. Dijital hizmet sağlayıcı mükellef olacak. Dijital hizmet vergisi oranı yüzde 7.5. Cumhurbaşkanı bu oranı yüzde 1’e indirebilecek ya da iki katına çıkarabilecek.
Dahası…
Otel, tatil köyü, pansiyon, kamping gibi tesislerdeki hizmetlerden ‘konaklama vergisi’ alınacak. Mükellef hizmeti veren olacak. Vergi ise konaklayandan alınacak.
Görüldüğü üzere hükümet yeni kaynaklar yaratmada sınır tanımıyor.
Geçenlerde bu köşede “Akıl vergisi de gelir mi?” diye bir espri yapmıştık.
Dün sosyal medyada epey güldüğümüz bir paylaşıma şahit olduk.
Paylaşım şöyleydi:
-“yakında kıçımıza sayaç takıp ne kadar metan gazı saldığımıza göre çevre koruma Vergisi alacaklar”
Biz güldük gülmesine de, valla bu gidişle espri gerçek olur diye de endişelenmedik değil hani!
.....
Keşke; önce açılış töreni yapılsaydı!
Geçen yıl Kasım ayında hizmete sunulan Eskişehir Şehir Hastanesi’nin 1’inci yıldönümü kutladı geçtiğimiz günlerde.
Pasta kesildi, Hastanenin bir yıllık süreçte 2 milyon hastayı muayene ettiği söylendi.
Bunun yanı sıra…
Yine bir yılda 60 bin yatan hasta tedavisi ve yaklaşık 44 bin ameliyat ile yaklaşık 6 bin doğum gerçekleştirildiği ifade edildi.
Dahası…
Sağlıkta Kalite Standartları (SKS) değerlendirmesinde, Eskişehir Şehir Hastanesi’nin 100 tam puan üzerinden 99, 21 puan alarak Türkiye’nin en iyi hastaneleri arasına da girdiği bilgisi verildi.
Tüm bu rakamlar Şehir hastanesinin verimliliği ve hizmeti açısından önemli…
Dolayısıyla da, Şehir Hastanesi bu yüzden 1’nci yıldönümü kutlamasını hak ediyor.
Merak ettiğimiz…
Birinci yılının kutlanılmasını hak eden Şehir Hastanesi, Açılış törenini hak etmiyor muydu?
Zira…
Bildiğim kadarıyla söz konusu hastane için herhangi bir açılış töreni falan yapılmadı.
Hâlbuki bu bir yıllık süre içinde;
Cumhurbaşkanı Eskişehir’de Modern Müze’nin açılışını yaptı.
Bakan Varank Vehbi Koç Kongre Merkezinin, Süleyman Soylu “Açık kapı” projesinin, Binali Yıldırım Cami açılışı için Eskişehir’e geldi.
Hatta.
Sağlık bakanı bizzat Ambulans teslim töreni için geldi Şehir Hastanesine…
Birinin de aklına “hazır geliyorlar. Şu Şehir Hastanesinin de açılışını yaptıralım” demek gelmedi mi?
Mutlaka gelmiştir ve teklif de edilmiştir.
Demek ki kabul görmedi. Açılış töreni istenmedi…
Sonuçta…
Şehir Hastanesi’nin, açılış töreni yapılmadan yaş günü kutlandı…
Keşke bu denli önem verilen Şehir Hastanesi’ne açılış töreni de yapılsaydı…
Not- Sağlık Bakanlığı’nın, Şehir Hastaneleri kendi projesi olduğu için bu hastaneleri sürekli başarılı ve gösterişli gösterme gibi bir politikası var. Bu politika haliyle kamuoyunda “diğer hastaneleri değersizleştirme” olarak algılanıyor.
Bilindiği üzere Yunus Emre Devlet Hastanesi de yeni bir hastane. Bakalım aynı yaş günü muhabbeti bu hastane için de yapılacak mı?
Yapılırsa mesele yok.
Yapılmaz ve görmezden gelinir ise, Sağlık Bakanlığının “diğer hastaneleri değersizleştirme” politikasının olduğuna ben de inanacağım artık…
.....
Yok mu bu atları
kurtaracak birileri?
Fotoğraf dün çekilmiş.
Tramvay güzergahında atık kağıt toplayan kadınlar At arabasıyla gidiyor.
Atların hala şehir merkezinde yük taşıma işinde kullanılıyor olması akıl alır gibi değil.
Birileri çıkıp artık bu işe bir son vermeli.
Şehir merkezinde, asfalt yol üzerinde atları yük taşımaktan kurtarmalı.
Zira…
Eskişehir’e bu tür görüntüler hiç mi hiç yakışmıyor.
Atların çektiği çile de cabası…
