Süper ligde zorlu maraton oynanan maçlarla başlarken, ilk hafta her yıl olduğu gibi sürpriz sonuçlar da çıktı.
Eskişehirspor için rakip Beşiktaş bana göre ilk haftadaki en zor takımdı.
Rakibin formda ve yıldız oyunculardan kurulu olması, Es-Es'in hazırlık maçındaki performansı maç öncesi düşündürücü faktördü.
Ancak iş sahaya geldiğinde durum farklı oldu.
Sahada aslanlar gibi mücadele eden takım Eskişehirspor olurken, saman alevi gibi yıldızlar topluluğu olan Beşiktaş'lı oyuncalar maç boyunca hiçbir varlık gösteremedi. Tabi ki bu oyuncuların varlık gösterememesinde Eskişehirspor'lu oyuncuların da etkisi büyüktü. Beşiktaş'dan bir çok para alan futbolcular yüreğini ortaya koyan Eskişehirspor'lu oyuncular karşısında rezilleri oynadı.
Maçta da Para mı?, Ruh mu ? sorusunun cevabı da Ruh olarak ortaya çıktı.
Eskişehirspor'un Beşiktaş'ı yenmesi yaygın medya da geniş yer buldu.
Bütün ulusal gazeteler Beşiktaş'ın rezilliğinden bahsederken, Eskişehirspor'un Skibbe ile bambaşka bir sayfa açacağını da belirtti.
Benim en dikkatimi çeken köşe yazısı ise iyi Beşiktaşlılığı ile bilinen Faik Gürses'in yazısıydı.
"Öp Es-Es'in elini" başlıklı yazı da Beşiktaş'lı oyuncuları ve teknik adamı yerden yere vuran Gürses, Eskişehirspor'lu oyuncuları için de övgü dolu sözlerle bahsetti. Sadece bu sezon değil daha önceki yıllarda da evinde Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor gibi havalı ve şampiyonluk adayı takımları devirerek destan yazan Kırmızı Şimşekler 2011-2012 sezonunu da Beşiktaş'ı yenerek yine destanla başladı ve Ulusal gazetelerde gündeme oturdu.
"Daha güçlüler değil, daha çok inananlar kazanır" derler bu sözlerde Eskişehirspor Beşiktaş maçında aynen çıktı. Belki Beşiktaş her yönü ile güçlü idi. Ancak sahada inanan bir Eskişehirspor olunca sonuç da Es-Es lehine döndü. Artık Beşiktaş maçına fazla takılıp kalmamak gerek. Sadece bir maçtı ve 3 puanla kapandı. İnanan ve mücadeleci eden Eskişehirspor'dan bundan sonraki haftalarda da aynı mücüdele ve 3 puanları bekliyoruz.