Geçtiğimiz Cumartesi öğle saatlerinde Halk Çarşı'sı yanındaki kapalı pazara (Cumartesi pazarı)'na giden gazete çalışanımız başından geçenleri aktardı ve yetkililerden soruna çözüm getirilmesini istedi. Bizde olayı aynen aktarıyoruz :
"Cumartesi günü kapalı pazara bir işim için uğramak zorunda kaldım. Kapalı pazarın Ziyapaşa tarafındaki boş ve park etmenin yasak olmadığı bir sokak başına aracımı park ettim. Aracımdan inerken ağaca iliştirilmiş bir tabela gördüm. 24 Araçlık Mini taksi arabalarına aittir diye. Bunu görünce işim kısa süreceği için esnafa mani olmasın diye cama kartımı bıraktım. Esnaftan biride abi işin uzunmu sürecek dedi. Bende hemen geleceğim dedim, o zaman sorun yok dedi. 10 Dakikalık bir sürede işimi bitirip geldiğimde adamın biri azarlar bir ses tonuyla "Aracınızı niye buraya çektiniz. Fotoğraflarını çektirdim. Size ceza yazdıracağım" diye söylene söylene gitti. Eşimle ben tedirgin oldum. Acaba dedim taksi duraklarına Fahri trafik müfettişliği verildide benimmi haberim olmadı dedim. Sonra durağın araçları burada park halinde değil Ziyapaşa caddesindeler, eğer Ziyapaşada duracaklarsa burayı niye işgal ediyorlar, burada duracaklarsa orayı niye işgal ediyorlar.
Ben neysede bu sokakta oturan vatandaşların araçlarınadamı ceza kestirecekler. Sonra bunlara 24 araçlık park yeri verilirmi (Eğer varsa). Sağlı sollu park etseler sokak almaz. O zaman sokağa kapatsınlar Mini taksiye ait bu sokak desinler vatandaşda girmesin. Yetkililerden ricam böyle yer tahsisi veriliyorsa resmi bir tabela ile vatandaş uyarılmalı. Belediyenin veya İl Trafik Komisyonunun şu şu kararıyla şu firmaya şu kadar araç tahsis edilmiştir başkası park edemez diye. Vatandaş bilmeli resmi bir kurumdan izin alındığını. Yoksa her önüne gelen sokak başına bir tabela çakar işin önü alınmaz."