
AKTÜEL
TARİHTE AÇIKLANAMAYAN OLAYLAR
İskenderiye
Kütüphanesi
MÖ 3. yy başlarında kurulmuş antik dünyanın en büyük kütüphanesi. 150 bin cilt el yazmasıyla o dönemlerin en büyük derlemesine sahipti. Aynı zamanda yayınevi işlevi görür, Mısır'a giren her kitap önce buraya getirilir, bir kopyası çıkarılır, sahibine verilir; asıl nüsha kütüphanede tutulurmuş. Yurt dışına gönderilen memurlar, buldukları kitapları satın alıp, getirirlermiş. Böylece, o zamana kadar birçok bilime ait dağınık halde ve kaybolmaya yüz tutmuş eser emin bir yerde toplanmış. Varlığını 4. yy'a kadar sürdürdüğü bilinen kütüphanenin Hıristiyan fanatikler tarafından yakıldığı yönünde genel bir kanı var. Müslümanlarca yok edildiği hikayesini Alfred J. Butler, Victor Chauvin, Paul Casanova ve Eugenio Griffin gibi pek çok bilim insanı kabul etmiyor. Sezar'ın İskenderiye'yi kuşattığı sırada yok edildiği görüşü de çeşitli tarihi eserlerde yer alıyor. Bu kuşatmada sadece bir bölümünün zarar görmüş olabileceği de düşünülüyor. Yakılan kütüphanenin bulunduğu alanda 2002'de yenisi yapılmış. Fakat eskisinin taşıdığı kültürel miras ve bunun insanlığa olan hizmeti hiçbir şeyle mukayese edilemez. Ne gibi bilgiler taşıyordu, ne tür gizemler saklıydı içinde; hiçbir zaman bilemeyeceğiz.
Tunguska Olayı
Sibirya, 30 Haziran 1908 günü sabah yaklaşık 7:45'te Tunguska Irmağı yakınlarında oluşan 10-15 bin tonluk dinamit patlamasına eşdeğer büyük bir gök patlamasıyla sarsıldı. Kesin olmayan verilere göre patlamanın nedeninin, bir kuyruklu yıldız parçasının ya da meteorun yere çarpması olduğu sanılıyor. Cismin atmosfere yaklaşık 100 bin km/sa hızla girdiği ve ağırlığının 100 bin ile 1 milyon ton arasında olduğu varsayılıyor. Ama emin olunamıyor. Olayı uzaktan gözleyenler önce bir ateş topu gördüklerini ve ardından yer sarsıntısıyla birlikte, güçlü sıcak rüzgarların oluştuğunu söylemişler. Patlamanın alevleri yaklaşık 800 km uzaktan görülmüş. Cisim atmosferde buharlaştığından çevreye çeşitli gazlar yayılmış ve geceleri gökyüzünün parlak bir renk almasına neden olmuş.
Phoenix Işıkları
UFO'cu olanlar ve olmayanların birbirine karşıt kanıtlar sunarak didiştikleri 13 Mart 1997'de üç saat boyunca Las Vegas'tan Phoenix'e kadar gözlemlenmiş olay. Yerel hava kuvvetleri üsleri ve haber merkezleri, gökyüzünde ilerleyen dairesel turuncu ışıklar rapor eden binlerce kişi tarafından telefon yağmuruna tutuldukları için santraller kilitlenmiş. Gözlemi yapan tanıkların söyledikleri arasında pek çok ortak nokta var: Cisim son derece büyük; "V" şekilli, üzerinde pek çok parlak ışık var ve karanlığın içinde sessizce ilerlemiş. Paulden'den Prescott Valley'e doğru ilerleyen cisim burada bulunan halkın tam üzerinden geçmiş, dolayısıyla çok net bir biçimde gözlemlenebilmişti. UFO'nun bir sonraki durağı Dewey olmuş; aynı zamanda Chino Valley, Tempe ve Glendale'den de gözlemlenmiş. İşin can alıcı kısmı CNN bu olayı canlı bağlantıyla ekranlara yansıtmış. Görüntülenen cisim radarlara da yansımamış. Kısa süre içerisinde Arizona valisi Fife Symington bir basın toplantısı yaparak bunun UFO ile ilgisi olmayan bir doğa olayı olduğunu belirtmiş hatta uzaylı kıyafeti giymiş bir kişiyi yanına alarak dalga geçmiş. Bir süre sonra işinden ayrılan aynı vali; cismin dünya dışı bir yerden gelme ihtimalinin yüksek olduğunu fakat valilik görevi sırasında böyle bir açıklamada bulunamadığını, konuyla ilgili bir belgeselde dile getirmiş. Gel de çık işin içinden...