“Hekimler sözleşme feshi ile tehdit ediliyor”

“Hekimler sözleşme feshi ile tehdit ediliyor”
Eskişehir-Bilecik Tabip Odası, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin geri çekilmesi için düzenledikleri eylemin son gününde Sağlık Bakanlığı’na karşı sert çıktı.

Bilecik Aile Hekimleri Derneği, Birlik ve Dayanışma Sendikası Eskişehir Temsilciliği, Eskişehir-Bilecik Tabip Odası, Genel Sağlık-İş Sendikası Eskişehir ve Bilecik Temsilcilikleri, Hekim Birliği Sendikası Eskişehir Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Eskişehir Şubesi tarafından düzenlenen eylemin son günü, Bilecik Aile Hekimleri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Bülent Karalar’ın açıklamalarıyla sona erdi. Karalar, Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin geri çekilmesi talebiyle yapılan eylemdeki durumu ve hükümetin tutumunu sert bir şekilde eleştirdi.

Karalar, yönetmeliğin aile sağlığı merkezlerinde görev yapan sağlık çalışanları için uygulanmasının mümkün olmadığını belirterek, bu durumu önceden Bakanlık yetkililerine ilettiklerini ancak yanıt alamadıklarını söyledi. Karalar, “Kasım ayının ilk haftasında bu Eziyet Yönetmeliği’nin geri çekilmesi için üç günlük iş bırakma eylemi yaptık. Umudumuz Bakanlık yetkililerinin bu uyarıları dikkate alarak halkın sağlığı ve bizlerin çalışma koşullarını iyileştirmek için yönetmeliği geri çekmesi ve gerekli düzenlemeleri yapmasıydı. Maalesef Bakanlık bunu yapmak yerine hekimlerle hastaları karşı karşıya getiren, rapor gibi bazı hizmetleri ücretli yapan, halk sağlığını tehdit eden bilim dışı uygulamalara kapı açan, halkın cebinden daha çok para çıkmasına neden olacak maddeler içeren yeni bir torba kanun teklifini Meclis’e sundu” diye belirtti.

Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmeliğin halk sağlığını, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını etkilediğini vurgulayan Karalar, “Görevi halkımıza bilimsel tedaviler uygulamak olan aile hekimlerine, halkı tedavi etmene gerek yok, yönetmeliğe uy yeter, deniliyor. Hekimin tedavi bağımsızlığına müdahale ederek, uygun gördüğü ilaçları reçete etmesini engelliyor. Entegre sağlık merkezlerinde her gün mesai yapan aile hekimlerini ayda en az 5 nöbet tutmaya zorluyor. Kronik hastalık takibini önemsiyoruz diyerek, kime hizmet ettiği bilinmeyen Hastalık Yönetim Platformu’na veri girilmesini şart koşup, kabul etmeyenleri sözleşme feshi ile tehdit ediliyor” ifadeleriyle dile getirdi.

“HALKIN CEBİNDEN DAHA ÇOK ALMAK İSTİYORLAR”

Aile hekimlerine bilimsel verilerle desteklenmeyen uygulamalarla ilgili mesai dışı paralı işler yapılmasının öngörüldüğünü belirten Karalar, “Hacamat, sülük tedavisi gibi uygulamaları mesai dışında paralı olarak yapabilirsin, diyorlar. Oysa hastaların bu yöntemlere kamu eliyle yönlendirilmeleri, toplum sağlığına ve sosyal devlet ilkesine ve devletin sağlık hakkını koruma yükümlülüğüne de aykırıdır. Bakanlık halkın sağlığını önemsiyorsa birinci basamakta bu tür uygulamaların değil, aşı gibi bilimsel koruyucu tıp uygulamalarının yaygınlaştırılmasını sağlamalıdır. Yine aynı yasa taslağı ile aile hekimliğinde ücretsiz olarak verilen raporları ücretli hale getiriyorlar. Bu yasa teklifi ile ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında muayene katılım payı artırılmakta halk cebinden daha fazla ödeme yapmaya zorlanmaktadır” şeklinde konuştu.

Karalar, açıklamasının devamında Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, “Bu kadar kanun teklifi ve yönetmelikler içinde neden yenidoğanların ticari çeteler elinde ölmesini engelleyecek düzenlemeler, SGK’nın özel hastanelerden hizmet almasını durduran düzenlemeler yapmıyorsunuz? Neden deprem bölgesinde gebelerin, küçük çocukların kötü beslenmeleri nedeniyle gelişme geriliğini önleyecek düzenlemeler yapmıyorsunuz? Neden 21. yüzyılda bebeklerin boğmacadan öldüğü bu ülkede aşılamayı geliştirecek düzenlemeler yapmıyorsunuz? Neden sağlıkta şiddeti önleyecek düzenlemeler yapmıyorsunuz?” sorularını yöneltti.

“AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDE ÇALIŞAN HERKESİN HAKKI”

“Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hiç kimsenin iş güvencesi olmadan, taşeron usulü, kadrosuz çalıştırılmasını kabul etmiyoruz” ifadeleriyle konuşan Karalar, “Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmelidir, aile hekimleri işveren olmamalıdır. Aile sağlığı çalışanlarına ödenecek ücret aile hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilmelidir. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetleri bizim asıl işimizdir, bunu bırakıp bize dayatılan birçok angarya işle uğraşmak istemiyoruz. Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu doğduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının sağlıkları ve can güvenliği sağlanmalıdır” diyerek iş bırakma eyleminin son gününde talepleri yineledi.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.