Eskişehir ADD Bakan Tekin'e laiklik üzerinden yüklendi

Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şube Başkanı Cihan Taşar, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in 1940'lı yıllar ve Türkiye'nin laik yapısına dair yaptığı açıklamalarına tepki gösterdi.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in laiklik konusundaki açıklamaları gündemde tartışma yaratırken, konuyla ilgili bir tepki de Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Eskişehir Şubesi’nden geldi. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Eskişehir Şubesi Başkanı Cihan Taşar, Milli Eğitim Bakanı Tekin'in gündemdeki açıklamalarını eleştirerek, yapılan açıklamaların Türkiye Cumhuriyeti'nin tarihine ve laiklik ilkesine yönelik saldırı olduğunu dile getirdi.

“LAİK CUMHURİYET HEDEF ALINIYOR”

Bakan Tekin’in, 1940'lı yıllar ve Türkiye'nin laik yapısına dair yaptığı açıklamalarına tepki gösteren Taşar, söz konusu dönemi ve Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı’na girmemek için izlediği diplomatik stratejiyi hatırlattı. Taşar, "Türkiye, savaşa girmemek için büyük çaba göstermiştir. İkinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü, diplomasiyi ustalıkla kullanarak ülkeyi savaşın dışında tutmayı başarmıştır. Ancak savaş ihtimaline karşı, askeri hazırlıklar ve lojistik düzenlemeler yapılması zorunlu hale gelmiştir. O dönem, bazı camilerin askeri lojistik merkezi olarak kullanılması bu hazırlıkların bir parçasıdır. Ancak, bu durum sürekli “camiler ahıra çevrildi” gibi propagandalarla çarpıtılmaktadır. Bu asılsız iddialara karşı tarihçiler gerekli yanıtları defalarca verdi. Ancak maalesef, gerçek tarih yerine, kendi ideolojik söylemlerini destekleyen sözde tarihçilerle halkı yanıltmaya çalışıyorlar. Bu saldırıların amacı Laik Cumhuriyet’i hedef almaktır” diyerek tepki gösterdi.

"LAİKLİK, TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN TEMEL TAŞIDIR"

Taşar, "Laiklik, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel taşlarından biridir. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in en büyük özelliklerinden biri laik bir devlet yapısına sahip olmasıdır. Bu durum, İslam dünyasında eşsiz bir örnek teşkil eder. Laiklik, insanların inanç ve ibadet özgürlüğünü güvence altına almıştır. Bugün camilerde ezan okunabiliyorsa, bu Atatürk ve silah arkadaşlarının mücadelesi sayesindedir" dedi. Batı Trakya ve Bulgaristan’daki soydaşlarımızın inanç özgürlüğünden mahrum bırakıldığını hatırlatan Taşar, bu hakların Atatürk ve ulusal kurtuluş mücadelesi sayesinde kazanıldığını söyledi.

Taşar, Bakan Tekin’in açıklamalarının yalnızca tarihsel gerçeklere yönelik bir yanlışlık olmadığını, aynı zamanda eğitim sistemindeki yanlış politikaların bir yansıması olduğunu ifade ederek, “Bir Milli Eğitim Bakanı’nın, tarihi gerçeklere bu kadar uzak bir açıklama yapması büyük bir gaf ve utançtır. Kendisinin Cumhuriyet tarihini daha iyi öğrenmesini öneriyoruz. Bu konuda çok değerli yazarlar ve kaynaklar mevcut, eğer isterse kendisine tavsiyelerde bulunabiliriz” şeklinde konuştu.

“MEB, TARİKAT VE CEMAATLERLE İŞ BİRLİĞİ İÇİNDELER”

"Eğitim sistemimizde yaşananlar da bu zihniyetin bir sonucudur. Atatürk müfredattan çıkarıldı, bilimsel düşünce yerine dogmatik yaklaşımlar öne çıkarıldı. Maarif modeli gibi uygulamalarla, sorgulayıcı bireyler yerine, körü körüne bağlanan nesiller yetiştirilmek isteniyor. Milli Eğitim Bakanlığı, tarikat ve cemaatlerle iş birliği yaparak eğitim kaynaklarını onlara aktarmakta. Bunun sonucunda Türkiye, matematik, fen bilimleri ve okuma yazma gibi temel alanlarda dünya sıralamasında gerilere düştü” diyen Taşar, eğitimdeki ideolojik müdahalelerin Türkiye'nin bilimsel gelişimini engellediğini belirtti.

Son 20 yılda Milli Eğitim Bakanlığı’nın 8 kez değişmesinin, eğitim politikalarında sürekli bir belirsizlik yarattığını söyleyen Taşar, "Bu kadar sık değişim, politik müdahalelerin ve ideolojik dayatmaların sonucudur. Oysa eğitim politikalarının süreklilik içinde ve ortak akılla belirlenmesi gerekir. Çocuklarımız bizim geleceğimizdir; onları siyasi hesaplara kurban etmemek, onların gelişimini desteklemek zorundayız. Milli Eğitim Bakanlığı’nın başında, eğitim politikalarını bilen, vizyoner ve Cumhuriyet değerlerine bağlı bir kişi olmalıdır. Bu makam, günübirlik politik hesapların üzerinde tutulmalıdır. Bugünkü durum, velilerimizi ve öğrencilerimizi büyük bir şaşkınlığa sürüklemiştir. Bu yanlış politikaların bir an önce sona ermesini diliyoruz” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi

Eğitim Haberleri