Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Yücel’in Anayasa Mahkemesi ile ilgili konuları işlediği dersinde öğrencilere o dönemin konusu olan ‘HDP’nin kapatılma davası’ sorusunu yöneltmesi üzerine üniversite yönetimi tarafından idari ve ceza davaları açıldı. Davaların sonucunda hakkını aramak isteyen Yücel, mahkemeye iptal davası açtı. Davayı kazan Yücel, fakülteye dönmesine rağmen tez danışmanlıkları ve verdiği dersler elinden alındı. Konu üzerine Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), üniversitelerde yaşanan yıldırma politikaları üzerine konuştu.
“ANADOLU ÜNİVERSİTESİ’NDEKİ UYGULAMALAR HAK İHLALLERİ İÇERİYOR”
“Anayasasız, öngörülemeyen, insan hakları ihlallerin çok yaygınlaştığı bir süreçle karşı karşıyayız” diyen Nejla Kurul, “Mahkeme kararları üniversitelerde hayata geçirilmiyor. Geçirilmiş gibi gözükse de başka bazı yıldırma ve mobbing yöntemleriyle cezalandırıyorlar. Anadolu Üniversitesi’ndeki uygulamalar hak ihlalleri içeriyor ve üniversitenin evrensel kimliğine yaraşmayacak pek çok uygulanmanın yapıldığı bir üniversite haline geldi” ifadelerini kullandı.
“ÜNİVERSİTELERDE HUKUK DIŞI UYGULAMALAR HAKİM”
Dünya üniversitelerinin akademik özgürlükler için mücadele verdiğini ifade eden Kurul, Türkiye’de bu durumun iktidar tarafından engellendiğini söyledi. Kurul, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’yi ilerletmesi gereken, tarihi motoru ileriye doğru sarması gereken üniversiteler siyasi iktidar tarafından o motorun geriye doğru sardırıldığı bir sürece doğru ilerliyor. Üniversiteler ciddi bir niteliksizleşme ve özgürlük kaybı yaşıyor. Üniversitelerde hukuk dışı uygulamalar ve yoğun bir yıldırma politikaları hakim durumda.”
“ÜNİVERSİTELERDE BİR MEZARLIK SESSİZLİĞİ YAŞANIYOR”
Yücel’in yaşadığı sorunun muhalif akademisyenlerin yaşadıkları güçlükleri ortaya çıkardığını belirten Kurul, “Özelikle darbe girişiminin ardından hukuk fakülteleri büyük bir sessizliğe büründü. Şu anda üniversitelerde bir mezarlık sessizliği yaşanıyor. Doç. Dr. Bülent Yücel’in yaşadığı durum tüm muhalif akademisyenlerin yaşadıkları güçlükleri ortaya çıkarıyor” diyerek üniversitelerin ilkelerinden uzaklaşıp farklı düşünen öğretim üyelerinin ‘nasıl sesini kısabiliriz?’ noktasına geldiğini aktardı.
“NE YASAL NE DE MEŞRU BİR UYGULAMA”
Bülent Yücel’in iptal davasının ardından fakülteye döndükten sonra yaşadıklarını anlatan Kurul, ”Öğretim üyesi fakültede görevine başlıyor fakat bu kez yıldırma politikalarıyla karşı karşıya kalıyor. Tez danışmanlıkları elinden alınıyor, verdiği dersler elinden alınıyor. Bir yandan maaşını alsa dahi bir yandan öğretim üyesi olarak emeğini değersizleştiriliyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bu ne yasal ne de meşru bir uygulama” şeklinde konuştu.
“ENGELLEYEMEYECEKSİNİZ”
Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve siyasal iktidarı uyaran Kurul, “Türkiye toplumunun demokratik, özgürlükçü bir toplum olmasını engelleyemeyeceksiniz. HDP’nin kapatılmasına yönelik bir soru sormak bile bir sorun haline geldiyse birileri için Türkiye’ye yönetiminin ne denli sağ, otoriter bir yönetim içine gördüğünün açık bir göstergesidir. Doç. Dr. Bülent Yücel’in haklarını savunmak için her türlü hukuki yolu ve kamu yolu aydınlatma işlevlerini yerine getireceğiz” sözlerini kullandı.