Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Tebliğler Dergisi’nde yayımlanan yeni kararlar, eğitim camiasında geniş yankı uyandırdı.
Yapılan düzenlemeye göre, özellikle Fen Liseleri ve Proje Okullarının 12. sınıflarında Beden Eğitimi dersi tamamen kaldırıldı. Anadolu Liselerinde ise 12. sınıftaki Beden Eğitimi dersi seçmeli hale getirildi. Yapılan düzenleme ile ilgili Eğitim İş Şube Başkanı Fadime Arslan, değerlendirmelerde bulundu. Arslan, “Çocuklarımız okulda sadece akademik bilgi edinmez aynı zamanda sporla, sanatla, müzikle tanışarak kendilerini keşfeder ve geliştirir. Beden eğitimi, görsel sanatlar ve müzik dersleri; çocukların estetik, işitsel, sportif, sosyal ve duygusal gelişimi için vazgeçilmezdir. Bu derslerin eğitim programlarından kaldırılması ya da geri plana itilmesi, çocuklarımızın çok yönlü gelişimine vurulan ciddi bir darbedir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, 2025 yılı itibariyle fen liseleri ve proje okullarında 12. sınıflarda beden eğitimi dersini tamamen kaldırması; Anadolu liselerinde ise bu dersi seçmeli hale getirmesi pedagojik bakımdan büyük bir hatadır.Bu kararla yalnızca öğrencilerin fiziksel ve ruhsal sağlığı göz ardı edilmemekte, aynı zamanda binlerce beden eğitimi öğretmeninin mesleki güvencesi de tehlikeye atılmaktadır. Beden eğitimi dersi; öğrencilerin bedenlerini tanımalarını ve formda kalmalarını sağlamanın ötesinde, işbirliği yapmayı öğrenmelerini, özgüven kazanmalarını, stresle başa çıkabilmelerini ve kendi güçlü-zayıf yönlerini fark etmelerini destekleyen çok boyutlu bir öğrenme alanıdır” diye konuştu.
“Öğrencilerin Çok Yönlü Gelişimi Esas Alınmalı”
Sınav baskısının en yoğun yaşandığı 12. sınıfta, öğrencilerin fiziksel etkinliklerle rahatlaması ve zihinsel dengelerini koruyabilmesi hayati bir gereklilik olduğunu aktaran Arslan, AK Parti iktidarı döneminde estetik ve sosyal gelişimi destekleyen derslerin sistemli bir şekilde arka plana itildiğini ders saatlerinin azaltıldığını norm kadrolar daraltıldığını kaydetti. Arslan, “Bugün beden eğitimi hedef alınarak sürdürülen bu yaklaşım, hem öğrencilerin hem öğretmenlerin geleceğini tehdit etmektedir. On binlerce beden eğitimi öğretmeni norm kadro fazlası haline gelme riskiyle karşı karşıya kalmış; birçok öğretmen ek ders gelirinden mahrum edilmiş, mesleki güvencesi zedelenmiştir. Çocukları yalnızca sınavlara hazırlayan, sanatı, sporu ve sosyal gelişimi dışlayan bir eğitim anlayışı; bireysel ve toplumsal açıdan ciddi sonuçlar doğuracaktır. Estetikten yoksun, bedensel gelişimi ihmal edilmiş, sosyal becerileri zayıf bireylerin yetişmesi; uzun vadede şiddetin ve toplumsal çözülmenin artmasına yol açacaktır. Eğitim-İş olarak bir kez daha uyarıyoruz. Eğitim sadece akademik başarıdan ibaret değildir. Öğrencilerin çok yönlü gelişimi esas alınmalı; beden eğitimi dersi tüm okul türlerinde yeniden zorunlu hale getirilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı’nı bu büyük pedagojik ve toplumsal hatadan bir an önce dönmeye; eğitim kararlarında bilimsel verilerle, çocuklarımızın üstün yararıyla ve öğretmenlerin haklarıyla hareket etmeye davet ediyoruz” şeklinde konuştu.
Kaynak: Haber Merkezi