Eskişehir’de konut üretimin daha fazla yapılabilmesi için ve deprem riski olan binaların yenilenmesi için TOKİ’ye sağlanan imkanların özel sektöre de sağlaması gerektiğini savunan Eskişehir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Gazi Çelik, konut üretimin daha hızlı yapılacağını belirtti.
Çelik, “TOKİ'lere sağlanan imkanların özel sektörü de tanınmasını istiyorum. Bunu örneklerle de canlandırmıştım. Bugün 5 tane, 10 tane müteahhit, 50 tane müteahhit bir araya girip bir şirket kurup yani sermaye işlerini birleştirip TOKİ'lere sağlanan imkanlarla daha hızlı bir şekilde deprem yönetmenine göre insanların yaşayabilecekleri konutları daha çabuk üretilebileceğini düşünüyorum. TOKİ'ye sağlanan imkanlar işte arsanın ücretsiz olması, altyapı parasının olmaması buna benzer imkanlarında özel sektöre tanınırsa daha rahatlıkla daha hızlı bir şekilde üretimli olacağını ve insanların deprem yönetmenindeki üretilen binalarda daha çabuk kavuşacaklarını düşünüyorum. Çünkü çok güçlü müteahhitlerimiz var. Baktığımızda yurtdışında da büyük inşaatların yapan müteahhitlerimiz var yani Türk vatandaşı olarak. Niye bizim şehrimizde bu imkanlar sağlanırsa, ülkemizde sağlanırsa burada da hizmet etmesinler diye düşünüyorum. Bir de şu var, İstanbul'da biliyorsunuz, deprem yönetmenliklerine uygun bir şekilde dönüşen evlerde yarısını devlet karşılıyor. Bunun bizim şehrimizde de, diğer şehirlerde de karşılanmasından yanayım. Böyle bir ayrıcalık olmaması gerektiğini düşünüyorum. Neticede insana herkes aynı ülkede yaşıyor, herkes vergisini veriyor, herkes aynı şartlarda olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
“Yatırım İçin Karlı Bir Dönem”
Emlak ve gayrimenkul piyasasında durağan bir sürecin yaşandığını söyleyen Çelik, durağan dönemlerin yatırım anlamında karlı süreçler de olabileceğini aktardı. Çelik, “Şu anda durağan bir dönem yaşıyoruz. Gayrimenkulde durağan bir dönemde yatırım yapmak en karlı zamandır. Çünkü herkesin aldığı bir zaman gayrimenkul hiçbir zaman ucuz olmaz. Ama alışverişin durağan olduğu bir zamanda da gayrimenkule yatırım yapmak en karlı bir dönemdir diye düşünüyorum. Şu anda banka kredi faiz oranlarına baktığımıza, bize göre, sektörümüze göre yüksek olduğunu görüyoruz. 2 milyon lira çektiğinizde 10 yıl gibi bir zamanda 7 milyon lira gibi bir geri dönüşü var. Bundan dolayı da taleplerin az olduğunu, insanların ödemekte güçlük çektiklerini, asgari ücretleri ve dar gelirlerin artık bu krediyi kullanamayacaklarını düşünüyoruz, çekemeyeceklerini düşünüyoruz. Zaten rakam 2 milyon liranın üzerine çıktığı zaman bankalarında para, krediyi veremediklerini görüyoruz. Bir ailede iki çalışanın maaşı 150 bin liraya ulaşıyorsa bu aileler kredi çekebiliyor. Ellerinde birikim varsa, arabaları varsa, bunun üstüne kredi kullanarak, 3 ila 5 milyon lira arasında alışverişlerin yapıldığını görüyoruz. Talebin az olduğu dönemde yatırım yapmak karlı olacaktır” şeklinde konuştu.