Anadolu Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Kulübü tarafından düzenlenen “Dil ve Konuşma Terapistleri Zirvesi” Öğrenci Merkezi Yunus Emre Salonunda gerçekleştirildi. Etkinliğe Anadolu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi (SBF) Dekan Yardımcısı ve Dil Konuşma Terapisi (DKT) Bölüm Başkanı Prof. Dr. Elçin Tadıhan Özkan, Kulüp Danışmanı Arş. Gör. Sacide Ebrar Geçay, Dil ve Konuşma Terapisi Kulübü Başkanı Muhammet Çakar, Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Konrot, YDS Akademi Dil Kursu Menajeri Mesut Köroğlu, farklı üniversitelerden öğretim üyeleri ile öğrenciler katılım gösterdi.
Kulüp Danışmanı Arş. Gör. Sacide Ebrar Geçay etkinliğin açılış konuşmasında şunları söyledi: “Dil ve Konuşma Terapisi Kulübü olarak henüz çok yeni bir kulüp olmamıza rağmen birçok bilimsel ve sosyal etkinliğe birlikte imza attık. Bu etkinlikte buluşmanın heyecanını da hep birlikte yaşıyoruz.”
Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Anadolu Üniversitesi Dil ve Konuşma Terapisi Kulübü Başkanı Muhammet Çakar ise, “Dil ve konuşma insanın en temel iletişim aracıdır. Ancak biliyoruz ki bu süreç herkes için aynı kolaylıkla işlemez. Kimi zaman doğuştan gelen, kimi zaman ise sonradan edinilen zorluklar, bireylerin seslerini duyurmasının önüne geçebilir. Bu amaçla kulübümüz yalnızca akademik bilgiyi paylaşmakla kalmıyor, toplumda farkındalık yaratarak ihtiyacı olan bireylere umut olmak için çabalıyor.” dedi.
Programın açılış konuşmalarının ardından SBF Dekan Yardımcısı ve Dil Konuşma Terapisi DKT Bölüm Başkanı Prof. Dr. Elçin Tadıhan Özkan, pediatrik ses bozuklukları vakalarının nasıl yönetildiğine dair bilgilendirmelerde bulunarak şunları söyledi: “Pediatrik ses bozuklukları üzerine yapılan araştırmalar oldukça sınırlıdır. Bu durum farklı yaş grupları ve popülasyonlarda gerçekleştirilen çalışmalar nedeniyle geniş bir değişkenlik göstermektedir. Nedenleri yetişkinlerden çok farklı olmamakla birlikte, doğuştan gelen yapısal bozukluklar çocuklarda daha sık görülebilir. Pediatrik ses bozukluklarının erken tanı ve müdahale gerektirdiği unutulmamalıdır. Çocuğun farkındalık düzeyi dikkate alınarak yaşına uygun terapi yöntemleri uygulanmalı ve aile ile iş birliği içinde çalışılmalıdır.”
Akıcılık bozuklukları hakkında öğrencilere bilgi veren Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Konrot, “Akıcılık bozukluğu literatürde çok geniş bir alanı temsil ediyor. Akıcılık bozukluğu; aşırı gerilim, konuşmadan kaçınma, mücadele davranışları ve ikincil davranışların da eşlik edebileceği atipik hız, ritim ve akıcısızlıklarla kelimelerin ve cümlelerin tekrarı, ses uzatmaları, konuşma akışındaki bir kesintidir. Bugün sizlere akıcılık bozuklukları şemsiyesi altında kekemelik dediğimiz olgudan söz edeceğiz. Kekemelik bir akıcılık bozukluğudur ama akıcılık bozukluğu kekemelik değildir. Dolayısıyla bu iki konuyu ayırt etmemiz, vakaları da bu şekilde değerlendirmemiz gerekiyor.”
Etkinliğin ikinci oturumunda ise Bakırçay Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Toğram, Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Numan Demir, Atlas Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Serkan Bengisu öğrencilerle bir araya gelerek konuşmalarını gerçekleştirdi.
Etkinlik konuşmacılara kulüp üyeleri tarafından plaket takdimi ile sona erdi.
Kaynak: Haber Merkezi