Eskişehir Çevre Derneği (ESÇEVDER) 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle dernek binasında açıklamalarda bulundu.
Dernek adına basın açıklamasını ESÇEVDER Sekteri Özgür Özlem Öngel yaptı. Suyun tüm canlıların yaşamı için en temel gereksinim olduğunun altını çizen Öngel, suyun tarım, sanayi ve enerji üretimi gibi birçok alanda da hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.
Öngel, “Ancak, başta kapitalizmin kâr odaklı endüstriyel üretim düzeni olmak üzere dünya nüfusunun hızla artması, iklim değişikliği, kirlilik ve bilinçsiz tüketim gibi faktörler, su kaynakları üzerinde büyük bir baskı oluşturmaktadır. Son örnek olarak Eskişehir’in tatlı su güvenliğini tehdit etmektedir. Henüz Erzincan-İliç’te gerçekleştirilen katliamın acısı yüreklerimizde tazeliğini yitirmemişken Kaymaz’daki siyanürlü altın madenciliği için yılda bir milyon tonun üzerinde tatlı su kullanılamaz hale gelmektedir. Alpugut-Atalan’da hayata geçirilmek istenen bir diğer siyanürlü madeni projesi ile de tüm Sakarya nehri tatlı su açısından kullanılamaz hale gelecek, Sakarya havzasında doğal yaşam ve tarım yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Dünya genelinde milyonlarca insan, temiz suya erişim sıkıntısı çekmektedir. Bu durum, özellikle gelişmekte olan ülkelerde sağlık sorunlarına, açlığa ve sosyal huzursuzluğa yol açmaktadır. Küresel ısınma, yağış düzenlerini değiştirerek kuraklık ve sel gibi aşırı hava olaylarının sıklığını ve şiddetini artırmaktadır. Bu durum, su kaynaklarının sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Sanayi atıkları, tarım ilaçları ve evsel atıklar, su kaynaklarını kirleterek kullanılamaz hale getirmektedir. Bu durum, hem insan sağlığını hem de ekosistemleri olumsuz etkilemektedir. Su kaynaklarının özellikle tarım ve sanayi sektörlerinde bilinçsizce tüketilmesi, su kıtlığını derinleştirmektedir” ifadelerini kullandı.
“HEPİMİZİN SORUMLULUĞUDUR”
Suyun verimli kullanılması için neler yapılması gerektiğine dikkat çeken Öngel, Dünya Su Günü’nün su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı için harekete geçme çağrısı olduğunu kaydetti. Öngel, “Bireyler, kurumlar ve hükümetler olarak hepimizin yapabileceği birçok şey bulunmaktadır. Planlı endüstriyel üretim, endüstriyel üretimde su tüketiminin temel insan ihtiyaçlarının karşılanması için zorunlu olan dışında sınırlandırılması ve mümkün olduğunda engellenmesi için planlı ekonomi politikaları uygulanabilir. Bilinçli tüketim, Su tasarrufu sağlayan teknolojilerin kullanımı, su sızıntılarının önlenmesi ve suyun verimli kullanılması gibi basit önlemlerle önemli katkılar sağlayabiliriz. Ağaçlandırma: Ormanlar, su döngüsünde önemli bir rol oynar. Ağaç dikerek ve ormanları koruyarak su kaynaklarının yenilenmesine katkıda bulunabiliriz. Dünya Su Günü’nde, suyun değerini ve önemini bir kez daha hatırlayarak, gelecek nesillere temiz ve yeterli su kaynakları bırakmak için hep birlikte harekete geçmeliyiz. Unutmayalım ki, su hayattır ve hayatımıza sahip çıkmak hepimizin sorumluluğundadır ” diye konuştu.
Kaynak: Haber Merkezi