‘’Gerçek emek ve alınteri sahibi kazandırılmalı’’

Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Levent Özbunar, “Tarımsal araştırmalar alanında araştırma kuruluşları mesleğinde en nitelikli olan kalifiye personelle ve yeterli maddi destekle canlandırılmalıdır" dedi.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi düzenlediği basın toplantısında, 14 Mayıs’ta yapılacak seçim öncesinde siyasetçilerden beklentilerini dile getirdi.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi Yönetim Kurulu adına konuşma yapan Başkan Levent Özbunar, “Halk için halkla beraber çalışabilecek milletvekilleri istiyoruz. Atatürk’ün ülkemizin kurulduğu yıllarda nasıl tarıma ve Ziraat Mühendislerine önem verdiğini biliyoruz. Ülkemizin 2. Yüzyılında da mesleğimize, ülke tarımına gereken önemin verilmesini bekliyoruz” dedi.

“KÜÇÜK ÇİFTÇİ GÜÇLENDİRİLMELİDİR”

Siyasetçilerden beklentilerini sıralayan Özbunar, “Çiftçinin serbest piyasa ekonomisinin acımasız koşullarına mahkûm edilmesi önlenmelidir. Kooperatif ve birlikler şeklinde üreticinin örgütlenmesi desteklenmeli. 21. Yüzyılda üretim planlaması tarımın “olmazsa olmazıdır.” Planlama her durumda çiftçi gelir adaletini garantiye alarak hayata geçirilmelidir. Gıda gibi stratejik önemi, olan; savaş hali ve olağanüstü durumlarda temini mümkün olmayan şeylerin üzerinde kumar oynanmamalıdır. TCZB’nin sadece tarımsal amaçlı kredi vermeli ve TKK iş birliği ile özellikle küçük çiftçi güçlendirilmelidir. Dünyanın ve ülkenin bu doğal servetini bu kadar sorumsuzca katletmek insafla, vicdanla ve bilimle bağdaşmamaktadır” şeklinde konuştu.

“EMEK VE ALIN TERİ SAHİBİ KAZANDIRILMALI”

Türkiye ihtiyacı olan her ürünü dışa bağımlı olmadan üretebilmek için girdi-çıktı fiyatları arasındaki dengeyi yıllar itibariyle ve istikrarlı bir şekilde korumak zorunda olduğunu ifade eden Özbunar, “Tarımsal araştırmalar alanında araştırma kuruluşları mesleğinde en nitelikli olan kalifiye personelle ve yeterli maddi destekle canlandırılmalıdır. Tarım dahil hiçbir alanda “kayıt dışı ekonomiye” göz yumulmamalıdır. Tüketicinin ödediği bedelin çok küçük bir bölümü (yüzde 10-50’si) üreticinin eline geçebilmektedir. Bu mekanizma kooperatifler vasıtasıyla tersine çevrilerek gerçek emek ve alın teri sahibi kazandırılmalıdır” ifadelerini kullandı.

“MESLEĞİMİZİ İTİBARSIZLAŞTIRAMAZSINIZ”

Türkiye tarımını içinde bulunduğu açmazdan kurtarmak için: Üniversitelerin ilgili bölümleri, ilgili meslek odaları, birlik, kooperatif ve tarımsal sanayi temsilcileri bir araya gelerek yeni ve sağlıklı bir yolu birlikte çizmeleri gerektiğini savunan Özbunar, “Zirai İlaç Bayiliği sınavı ve sınavın adı üstünde Zirai olsa da Ziraat dışında farklı mesleklere mensup kişilerin de bu sınava girmesi legal hale getirildi. Lisans döneminde pek çok sınava giren meslektaşlarımız, aynı kefede imiş gibi, diğer meslek dallarındakiler ile aynı sınavda yarıştırılıyor. Geçmiş yıllarda, kamuda hizmet veren Hekim ve Hakimler ile aynı ücretleri alan Ziraat Mühendisleri; geldiğimiz noktada adı geçen mesleklerin sadece 1/3 oranında maaş ile çalışmak zorunda bırakılmaktadır. Bizlerin mesleki alanlarda proje hazırlaması, zirai ilaçlama yapılması gibi pek çok konuda ne oda üyesi olma şartı ne de Ziraat Mühendisi imza yetkisi aranmaktadır. Mesleğimizin itibarsızlaştırılmaya çalışılmasına karşıyız” diye belirtti.

“MÜHENDİSLERE VERİLEN ÖNEM TARIMIN İLERİYE GİTMESİNİN ÖN KOŞULUDUR”

Küçük ölçekli tarım işletmelerinin korunması ve desteklenmesi esastır diyen Özbunar, “Tarım işletmelerinin büyütülmesinin, küçük işletmelerden sağlanması ve planlanması önemlidir. Pek çok kurum ve kuruluşta Ziraat Mühendisi alımı yapılmamaktadır. Üstüne üstlük; tarım ile ilgili kadrolara farklı meslek dallarından personel alımı yapıldığı da görülmektedir. Türkiye; kendi kendine yeter tarım ülkesi olması durumundan her geçen gün hızla uzaklaştırılmaktadır. Ziraat Mühendisliği mesleği itibarsızlaştırılmaktadır. Ziraat Mühendislerine gereken önemin verilmesi tarımın ileriye gitmesinde ön koşuldur” dedi.

Güncel Haberleri