DSİ 3. Bölge Müdürlüğü binası önünde bir araya gelen Eskişehir Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası, 2024-2025 yıllarını kapsayan toplu iş sözleşmesindeki (TİS) giyim yardımı konusunda yetkili sendika Memur-Sen’i ve DSİ Genel Müdürlüğünü eleştirerek açıklamalarda bulundu. ESM İl Temsilciliği adına açıklama yapan DSİ 3. Bölge Müdürlüğü İş Yeri Temsilcisi Doğukan Aktürk, koruyucu giyim yardımıyla ilgili hakların hala teslim edilmemesinin kamu emekçilerinin haklarına ve iş sağlığına zarar verdiğini belirtti.
MEMUR-SEN EŞİTLİK İLKESİNDEN UZAKLAŞTI
Doğukan Aktürk, yıllardır DSİ ve diğer Kamu İktisadi Teşebbüslerinde (KİT) koruyucu giyim yardımının çek ya da giyim kartı gibi yollarla sağlandığını, ancak bunun yasal altyapısının eksik olduğunu vurguladı. Aktürk, “KESK’e bağlı sendikalar olarak her fırsatta bu yardımın tüm memurları kapsayacak şekilde düzenlenmesini dile getirdik. Ancak, toplu sözleşmede giyim yardımının usul ve esaslarını belirleme yetkisi yetkili sendika ile ilgili kurumlara verilmiş olmasına rağmen, Memur-Sen bu sorunu çözme zahmetine bile girmemiştir” diyerek Memur-Sen’in sadece kendi üyelerine bu yardımı sağlamayı talep etmesinin ise eşitlik ilkesine aykırı olduğunu söyledi.
TASARRUF TEDBİRLERİ GEREKÇE GÖSTERİLDİ
Aktürk, geçen yıl Hazine ve Maliye Bakanlığının tasarruf tedbirlerini gerekçe göstererek çek ve giyim kartı gibi yollarla yapılan koruyucu giyim yardımını iptal ettiğini belirtti. TİS hükümleri gereğince yardımın başka bir yöntemle sağlanması gerektiğini hatırlatan Aktürk, “Yaklaşık bir yıl geçmesine rağmen koruyucu giyim yardımı hakkımız hâlâ verilmedi. DSİ Genel Müdürlüğü, Sendika Genel Merkezimizin yaptığı tüm görüşme taleplerini reddetmiş ve komisyon toplantılarını sürekli erteleyerek kamu emekçilerinin yasal hakkını teslim etmemiştir. Bu durum iş sağlığı ve güvenliğini tehlikeye atmaktadır” dedi.
“KEMER SIKMA POLİTİKALARININ BİR SONUCU”
Koruyucu giyim yardımı hakkının gasp edilmesini Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek eliyle uygulanan kemer sıkma politikalarının bir sonucu olarak nitelendiren Aktürk, “Milyonlar yoksulluğa, kamu emekçileri ve emeklileri ise yüzde 11,54 gibi komik bir zam oranıyla sefalet zammına terk ediliyor. Krizin yükü emekçilerin sırtına yıkılıyor. Bu tasarruf politikaları, lüks makam araçlarına, bürokratların yüksek maaşlarına ya da affedilen vergilere uğramazken, her fırsatta emekçinin cebine göz dikilmektedir. Aldıkları dolgun maaşlarla gündeme gelen yetkili sendika susup izlemekte, sıkıştığında ise göstermelik eylemlerle konuyu geçiştirmektedir. Buradan yetkili sendikaya da sesleniyoruz: Sorumlusu olduğunuz bu tablo karşısında kafayı kuma gömmeyin, idarenin bu ertelem oyunlarının bir parçası olmayın!” ifadelerini kullandı. Aktürk, “Bizler, onurlu kamu emekçileri olarak yardımlara muhtaç bırakılmayı hakaret olarak görüyoruz. Mücadelemiz, insanca yaşayabileceğimiz bir ücret düzeni içindir. Gelir dağılımındaki adaletsizliklere, vergilerin emekçilerin sırtına yıkılmasına, emeklilikte sefalet ücretlerine karşı alanlarda ve sokaklarda mücadelemizi sürdüreceğiz” diyerek sonlandırdı.
Kaynak: Haber Merkezi