Tüketiciler için sağlıklı iletişim sağlamak ve kişisel verilerinin izinle kullanılması en temel haklardan birisi olduğunu aktaran Gültekin Güllü, “Tüketici velinimet ve toplumun öznesidir. Tüketicilere rızası olmaksızın mesaj gönderilemez. Hizmet sağlayıcılarım mesaj gönderebilmek için hizmet alıcıdan yani tüketicilerden onay alması gerekir. Ancak, devam eden abonelik, üyelik durumu, tahsilat, borç hatırlatma, satın alma tahsilatı gibi durumlara ilişkin bilgilendirme içeren iletiler için onay alınmasına gerek yoktur” şeklinde konuştu.
“YASAL DÜZENLEMELER YAPILMALI”
Tüketicinin, kendilerini 0850 ile başlayan numaralara yine cevap verme veya mesaj gönderme hakkı olması gerektiğine dikkat çeken Güllü, “Bu aramalara verilen cevaplar veya cevap niteliğindeki mesajlar, savunma için belge niteliğinde olacağı, arama ücreti veya kullanılacak kontörün ilgili kurumca karşılanacağı hükme bağlanmalıdır. Tüketiciler, dolandırıcılık amaçlı gelen aramalara karşı, özellikle ödül kazandınız, ücret ödemeniz var gibi mesajlara çok dikkatli olmalıdır. Bu maksatla gönderilen mesajlar ile tüketicilerin kişisel verileri elde edilerek, kötü niyetle kullanılmaktadır. GSM operatörlerine, bu tür mesajları önleyici şekilde çalışmalar, yazılımlar yapmasını sağlayacak şekilde sorumluluk yüklenmelidir.
Tüketiciler, başta GSM operatörleri olmak üzere bazı şirketlerin müşteri hizmetlerini aradıklarında, uzun süre bekletilmekte, ısrarla dijital operatöre yönlendirilmekte ve mağdur edilmektedir. Bu durumun düzeltilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar gerekli düzenlemeleri ve çalışmaları yapması gerekir. Tüketiciler, izni olmadan toplu mesaj sistemlerine dahil edilmemelidir. Tüketiciler, reklam, tanıtım ve bilgilendirme amacıyla kendilerine gönderilen toplu mesaj sistemlerinden, tek taraflı, bir tıkla istedikleri zaman çıkabilmelidir. Yukarıda belirtilen konularda yasal düzenlemeler yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.