10 ay sonra ki seçimlerin tahminini yapalım mı?

Son günlerde hep aynı soru sorulur oldu.Kimi görsek, kiminle sohbet etsek aynı soruyu yöneltiyor.Soru şu;-"Büyükşehir bu defa ne olur?"10 ay sonrasının tahminini istiyorlar açıkçası…İstedikleri tek bir cevap var…-"Büyükerşen...

Son günlerde hep aynı soru sorulur oldu.
Kimi görsek, kiminle sohbet etsek aynı soruyu yöneltiyor.
Soru şu;
-"Büyükşehir bu defa ne olur?"
10 ay sonrasının tahminini istiyorlar açıkçası...
İstedikleri tek bir cevap var...
-"Büyükerşen mi kazanacak? Yoksa Ak Parti mi?"
Sıkılıyoruz aslında aynı soruyu sormalarından.
Ama adam cevap bekliyor enikonu.
Her ne kadar "Yahu, daha Büyükerşen aday olmaya kesin karar vermemiş, öte yandan Ak parti Büyükşehir'e hangi adayla çıkacağını kararlaştırmamışken, ben bu soruya nasıl cevap vereyim?" desek de inanmıyor...
-"O'nu bir geç...Sen soruya cevap ver: Büyükerşen mi kazanacak? Yoksa Ak parti mi?" diye aynı soruyu bir daha soruyor.
Gazeteciliği, gelecekten haber veren medyummuş gibi görenlerin bu tür sorularından sıkılıyoruz ama, açıkçası bir şeyler söylemeden de edemiyoruz.
Aslında bu soruyu soranlara da, bu soruyu sormak isteyenlere de verdiğimiz ve verebileceğimiz tek bir cevap var.
-"Bunun mukayesesini kendi kafanızda yapın kardeşim" diyoruz genellikle.
Öyle ya...
Herkesin kendine göre bir terazisi muhakkak vardır.
Büyükerşen'in, son seçimden bu yana neyi yapıp neyi yapmadığını koyun bir kefeye...
Diğer kefeye de, Ak partinin Eskişehir için son seçimden bu yana ne yapıp yapmadığını yerleştirin, merak ettiğiniz sorunun cevabı çıksın ortaya.
Terazinizin hangi kefesi ağır basıyorsa, merak ettiğiniz tablo da karşınıza gelecektir.
Bu, bu kadar basit bir durum tespitidir.
Geçen 5 yılda Büyükerşen oylarını muhafaza edemeyecek veya düşürecek neler yaptı bir bakın...
Eğer bulabiliyorsanız, Büyükerşen'in yeniden seçilme şansı azalıyor demektir...
Bulamıyorsanız Büyükerşen'in, seçimin yeniden favorisi olduğunu söylemeye zaten gerek yok.
Aynı durum Ak parti için de geçerli.
Son mahalli seçimlerden bu yana Ak parti, hükümet marifetiyle Eskişehir'e ne yaptı?
Varsa yaptıkları bir şeyler, Büyükşehir'i kazanma iddiası da ciddi şekilde var demektir...
Ama yapılan hiçbir şey bulamıyorsanız, o halde Ak partinin Büyükşehir'i kazanma iddiasının da zayıfladığını görmeniz zor olmayacaktır.
Netice itibarıyla...
10 ay sonrasının ne olacağını şimdiden görmek elbette mümkün değil.
Ama şu bir gerçek ki, insanlar seçim geldiğinde ve sandığa giderken kimin ne yapıp yapmadığına bakıyor.
Hatta...
Yapılanları birbiriyle kıyaslıyor.
O nedenle...
Siz en iyisi "Bu seçimde Büyükşehir ne olur?" diye sormak yerine, kendi terazinizi devreye sokun...
Ve kendi kendinize şu soruları sorun;
-"Büyükerşen, Eskişehir'de oylarını düşürecek ne yaptı?", "Ak parti, Eskişehir'de oylarını arttıracak ne yaptı?"
Bu iki soruya kafanızda bulacağınız cevaplar, seçimin nasıl sonuçlanabileceği konusunda kendi kendinize bir fikir mutlaka verecektir.
Sonuç olarak...
Büyükerşen'e seçimi kaybettirecek, Ak partiye de seçimi kazandırabilecek mantıklı gerekçeler bulamadığınız müddetçe, inanın tablo pek de değişmeyecektir...
......


Bu binalar vatandaşın olsaydı var ya...
-Eski Otogar 10 yıldır yapılmıyor.
-Eski Kılıçoğlu sineması 5 yıldır yıkılamıyor.
-Eski Tepebaşı belediyesi binası 2 yıldır yapılamıyor.
-Anadolu Üniversitesinin ilk kuruluş yeri olan eski İşkur binası yıkıldı, bir yıldır yapılamıyor.
-Kütahya yolu üzerinde ki Kültür Merkezi binası, yıllardır bir türlü yapılamıyor.
-Bir yıl önce boşaltılan eski Özgüven binası hala yıkılamıyor.
Örnekleri daha da arttırmak mümkün.
Uzun sözün kısası...
Şehir merkezinde ne eskiyen binalar yıkılabiliyor, ne de yapılması gereken binalar yapılabiliyor.
Hepsi kötü durumda hepsi mezbele vaziyette.
Bazıları yasal olarak yıkılıp yapılamıyor, bazıları ise hatır gönül ilişkilerinden ötürü yaptırılamıyor.
Adı geçen binalar kamuya veya zenginlere ait olmayıp, vatandaşa ait olsaydı var ya...
Ne taş taş üzerinde kalır, ne de o vatandaşın başı beladan kurtulurdu.
.......

Bu şehirde heyecan
tabii ki olmaz...
-Mesleğe ilk başladığımız yıllarda Bayat Pazarının olduğu yerden Petrol çıkmıştı...
Yanlış duymadınız. Devletin Enerji Bakanı gelip "Eskişehir artık petrol zengini" diye açıklama yapmıştı.
Herkes heyecanlandı bu haber karşısında.
Sonunda, çıkan petrolün, yakında ki bir depodan sızdığı ortaya çıktı iyi mi?
Heyecanlandığımızla kaldık...
-Eskişehir'e Türkiye'nin en modern Kültür Merkezi binasının temelini attılar.
Herkes heyecanlandı...
Temeli atılan bina 30 yıldır bitmeyerek, yeni bir dünya rekoruna doğru yol alıyor.
-"Eskişehir Demiryolu Merkezi olacak" dediler.
Acayip heyecanlandık. Üniversiteler kurulacaktı, Eskişehir Türkiye'nin demiryolu üssü olacaktı.
Olmadı tabii...
-Türkiye'nin her yerine uçak seferleri başlatılacaktı.
Eskişehir, Havacılık üssü olacaktı.
Acayip heyecanlandık.
Havaalanı uluslar arası standartlara getirilince "Galiba olacak" demeye başlamıştık ki, hevesimiz kursağımızda kaldı.
Bırakın merkez olmayı, var olan uçak seferlerimiz bile kaldırıldı.
-Eskişehir'e Otomotiv sektörü gelecekti...
Bedava verilen yeri beğendiler.
Heyecanımız tavan yaptı.
Gelin görün ki, vaz geçtiler...
Çünkü peşlerinden koşan olmadı.
-Eskişehir ilk Türk uçağını yapan kent olacaktı.
Savunma bakanı bizzat Eskişehir'de açıkladı.
Heyecanımızı bir görmeliydiniz...
Bir daha kendisinden de ilk Türk uçağından da haber alınamadı.
-"Demiryolu yer altına alınacak" dediklerinde heyecandan bayılmak üzereydik.
Önce, ilk açıkladıkları yer altında ki mesafeyi budadılar, ardından inşaatı ödenek yokluğu nedeniyle bitiremediler.
İnşaat 6 yıldır devam ediyor.
Hâlbuki bir yılda bitireceklerdi.
-Yeni stadyum yapılması gündeme geldiğinde devletin valisi çıkıp;
-"Merak etmeyin. Yeni stadyum Eskişehirlilerin de isteği üzerine mevcut yerine yapılacak" dedi.
Çok ama çok heyecanlandık...
Ama ne gezer. Sazova'da yeni stadyum inşaatı başlattılar.
Mevcut Stadyumu da TOKİ ye verdiler.
-"Uçak işi olmadı, Havaalanını da uluslar arası standarda getirdik. Madem Eskişehir'i kargo merkezi yapalım" dediler.
Heyecanlandık tabii ki...
Gelinen noktada ne arayan var ne de soran...
-"yürüyüşünüz değişecek" dediler, heyecanlındık ama hala aynı yürüyoruz.
-"Uçacaksınız" dediler, yine heyecanlandık ama, uçmadığımız gibi uçağımız gitti.
-"Türk dünyası Kültür Başkenti bu şehir için nimet" dediler, bir açılış törenini ancak hatırlayabiliyoruz...
Tüm bunları niye mi yazdık?
Eskişehir'in yeni Valisi Güngör Azim Tuna, Türk dünyası Kültür başkenti projesi ile ilgili olarak yaptığı ilk tespitte "Eskişehir'de heyecan yok" demiş...
Son derece yerinde ve doğru bir tespit...
Ama görüyorsunuz işte Sayın vali, öteden beri yaşadıklarıyla Eskişehirlilerde heyecan falan bırakmadılar.
Bu şehri yıllardır hayallerle avutup, vaatlerle kandırıp sürekli hayal kırıklığı yaşattılar...
O yüzden...
Bu şehirde yaşayanlara "Heyecanı yok" diye kızmayın...
Çünkü...
Asıl kızılması gerekenler, var olan heyecanı her defasında yok edenlerdir...

Haberleri